Gönüller sultanı Mevlana Hazretleri'nin hizmetçisine: Bu günevimizde yiyip içecek birşey var mı?" diye sorup, hizmetçisinin de"Hayır hiç birşey yok" diye cevap vermesi üzerine sevince garkolupellerini Yüce Dergah'a açarak:

"Allahım, sana şükürler olsun ki, evimiz bugünPeygamber evine benziyor" diye Muhammed Mustafa'nın(sav) yolunun tozuolduğunu gösterdiğini,

Eşsiz Misafirperverlik

Osmanlı askeri teşkilatını Avrupa'ya tanıtmış olmakla meşhurComte , Türk toplumunun misafirperverliği ile alakalı olarak :

"Türkler hiçbir din farkı gözetmeksizin bütünyabancılara karşı son derece misafirperverdirler. Ana yollar civarındakiköylerde oturanlardan hali vakti yerinde olanlar öyleden evvel ve akşamüstügezintiye çıkıp yolcu bulmaya çalışırlar. Eğer bulacak olurlarsa evlerine davetederler ve hatta çok defa misafirin hangi evde ağırlanacağını tayin ederkenkavgaya bile tutuşurlar." dediğini (30)

Sözünün Eri Olmak

Mehmet Akif Ersoy'un sözünün eri bir insan olduğunu ve sözverdiği şeyi yerine getirmek için ölümden başka hiçbir şeyin onuengellemediğini...

İstanbul Vaniköy'de oturan bir ahbabı ile öyleden bir saatönce buluşmak için sözleştiklerinde, o gün yağmurlu, fırtınalı bir gün olup hertarafı sel bastığı halde Mehmet Akif' in binbir zorlukla sırılsıklam vaziyettesöz verdiği yere vaktinde geldiğini, fakat arkadaşının gelmemesi üzerine çekipgittiğini... Ertesi gün. özür dilemek için gelen arkadaşını dinlemeyip:"Bir söz ya ölüm veya ona yakın bir felaketle yerine getirilmezse mazurgörülebilir" diyerek tam altı ay o arkadaşıyla konuşmadığını.. Biliyormuydunuz.?

.. Medine Muhafızı

Osmanlı'nın edeple taçlaşmış iman anlayışının gereği olanHazreti Peygamberi'nin(sav) şehrini bir valinin adının altına sokamayacağısaygı ve edebi ile, oraya göndereceği idareciyi `Vali " yerine"Medine Muhafızı " diye isimlendirme hassasiyetini gösterdiğini .

 

Gözyaşı Medeniyeti       

İslam'ın ilk dönem zahidlerininen belirgin niteliklerini Allah korkusunun tesiri ile çok ağlamaları, çok mahzunolmaları ve dünyaya hiç değer vermemeleri olduğunu.

Bunlardan Veysel Karani'nin Allah'tan korktuğu ve utandığıiçin başını hiç semaya kaldırmayıp, daima çenesi göğsün de bitişik gezdiğini...

"Ümmetin Rahibi" diyetanınan Amir bin Abdullah ın çok ağlayıp geceleri ayakları şişecek kadar ibadetettiğini..

"Dünyayı üç talakla boşadım, ricat yok" diyen veruhbanlar gibi ibadet ettiği için "Gulam" adını alan Utbe bin Eban'ınçok ağlayan bir zahid olduğunu...

Zühdüne sevgi ve aşk hakim olanRabiatü'l Adeviyye nin secde de başını koyduğu yeri çamur edecek kadargözyaşlarını ceyhun ettiğini... (50)

Haram Yemeyen Ordu

Osmanlı ordusunun, İslam'ı tekbir bayrak altında toplamak gayesiyle Mısır seferine giderken Gebzeyakınlarındaki bağlık-bahçelik bir arazide mola verdiğinde Yavuz Sultan -Selim'in bütün askerlerin heybelerini arattığını ve hiçbirinde meyve cinsindenbirşey çıkmaması üzerine ellerini Ulu Dergah kaldırıp :

"Allahım, sonsuz şükürler olsun. Bana haram yemeyen birordu lutfettin. Eğer askerimin içinde tek bir kişi sahibinden izinsiz bir meyveyeseydi ve ben bunu haber alsaydım Mısır seferinden vazgeçerdim'.' diyerekRabbine sonsuz hamd ü senalarda bulunduğunu. ... (51)

Ne Sen Baki Ne Ben Baki

Kanuni Sultan Süleyman' ın, bir meseleden dolayı döneminşairi Baki'yi,

``Baki bed - Nef-yi ebed Bursa yared" diyerek Bursa'ya sürgüne gönderdiğini ve Baki'nin de buna karşılık:

"Öldünse ey Baki Değildir cihan mülkü Süleyman'a bakiBuna çarkı felek derler Ne sen baki, ne ben baki" diyerek şairane bir şekildecevap verdiğini .