MESDER Kahramanmaraş Edebiyat ve Sanat Derneği ve KSÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi işbirliğiyle 08 Mart 2025 Cumartesi günü Mesder söyleşi salonunda düzenlendi.
MESDER Kahramanmaraş Edebiyat ve Sanat Derneği ve KSÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi işbirliğiyle 08 Mart 2025 Cumartesi günü Mesder söyleşi salonunda düzenlenen “Mesder Akademi/Edebiyat Sohbetleri-10” programında, KSÜ nsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü akademisyenlerinden Dr. Öğr. Üyesi Kadirhan ÖZDEMİR’in “Kahramanmaraş’ta Sözlü Kültürden Yazılı Edebiyata: Gelenek, Kimlik ve Bellek” konulu konuşmaları gerçekleşti.
KSÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yakup POYRAZ’ın açılış konuşmaları ve Mesder başkanı Ali AVGIN’ın takdim konuşmaları ardından program konuğu Dr. Öğr. Üyesi Kadirhan ÖZDEMİR konuşmasında: somut olmayan kültürel değerlerimize sahip çıkmamız gerekliliği hususuna dikkat çekerek sözlerine şöyle devam ettirdi:
KAHRAMANMARAŞ’IN KÜLTÜREL DİNAMİKLERİ SSÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMAYA KATKI SAĞLAYACAKTIR
“Kahramanmaraş, zengin sözlü kültürü, geleneksel anlatı formları ve yerel ritüelleriyle kültürel kimliğini oluşturan önemli unsurlara sahiptir. Bölgedeki bu kültürel miras, sadece yerel hafızanın sürekliliğini sağlamakla kalmamakta; aynı zamanda edebiyat ve sanat alanlarında üretkenliğe de zemin hazırlamaktadır. Bu bağlamda, UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi, yerel geleneklerin, anlatıların ve ritüellerin korunması, belgelenmesi ve gelecek nesillere aktarılması açısından uluslararası düzeyde büyük önem taşımaktadır. Konuşmamda hem Kahramanmaraş’ın kültürel dinamikleri hem de UNESCO’nun kültür sözleşmelerinin bölgesel yansımaları ele alınarak, somut olmayan kültürel mirasın korunmasının önemi, edebiyata yansımaları ve sürdürülebilir kalkınmaya katkıları tartışılacaktır.”
SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRASIN ÖNEMİ
Somut olmayan kültürel miras, toplumların tarihsel süreç içerisinde sözlü anlatımlar, doğa ve evrenle ilgili bilgi ve uygulamalar, el sanatları geleneği, gösteri sanatları ve toplumsal uygulamalar aracılığıyla oluşturdukları kolektif hafızanın en önemli bileşenlerinden biridir.
Bu miras, bir toplumun kimliğini, değer sistemini ve yaşam biçimini yansıtan dinamik unsurları içerir. UNESCO’nun 2003 yılında kabul ettiği Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi, kültürel mirasın yalnızca fiziksel nesnelerle sınırlı olmadığını, aynı zamanda toplumların yaşadığı deneyimlerin, geleneklerin ve sözlü anlatıların da korunması gerektiğini ortaya koymaktadır.
Söz konusu sözleşme kapsamında, yerel gelenekler ve ritüeller; el sanatları, folklorik anlatılar, toplumsal kutlamalar ve hatta gösteri sanatları etrafında şekillenen kültürel kodlar da korunma altına alınmaktadır. Bu yaklaşım, kültürel çeşitliliğin sürdürülebilir kalkınmanın temel unsuru olduğunu vurgular. Somut olmayan kültürel miras hem bireysel hem de toplumsal hafızayı oluşturan, geçmişle bugünü birbirine bağlayan bir köprü işlevi görmektedir.
KAHRAMANMARAŞ’IN KÜLTÜREL DİNAMİKLERİ
Kahramanmaraş, uzun yıllara dayanan sözlü kültür geleneğiyle öne çıkmakta ve bu geleneksel yapılar, bölgenin edebiyat ve sanat hayatına da yansımaktadır. Yerel halkın kuşaktan kuşağa aktardığı destanlar, masallar, türkü ve halk hikâyeleri, bölge edebiyatının temellerini oluştururken, kültürel kimliğin inşasında da önemli rol oynamaktadır. Kahramanmaraş’ta, yerel anlatıların yazıya geçirilmesi ve modern edebî üretimle sentezlenmesi, hem yerel hafızanın sürekliliğini hem de evrensel edebî değerlerin ortaya çıkmasını sağlamaktadır.
Bunun yanı sıra, şehirde düzenlenen edebiyat sohbetleri, yaratıcı yazarlık ataölyeleri, tematik turlar, kitap festivalleri ve interaktif sergiler, kültürel mirasın korunmasına yönelik yerel çabaların somut örneklerini teşkil etmektedir. Bu tür etkinlikler, hem bölgenin kültürel zenginliğini gözler önüne sermekte hem de yerel halkın kültürel bilincini pekiştirerek, uluslararası arenada Kahramanmaraş’ın “edebiyat şehri” olarak tanınmasına imkân sağlamaktadır.
UNESCO’NUN SOMUT OLMAYAN KÜLTÜREL MİRAS SÖZLEŞMESİ VE UYGULAMA SÜRECİ
1945 yılında kurulan UNESCO, eğitim, bilim ve kültür alanlarında uluslararası işbirliğini teşvik eden temel kuruluşlardan biridir. UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi, kültürel mirasın korunması ve yaşatılması konusunda evrensel standartlar belirler. Sözleşme, geleneksel kültür unsurlarının yalnızca korunması değil, aynı zamanda bu unsurların toplumsal yaşamın bir parçası olarak aktif şekilde sürdürülmesi gerektiğini savunur.
Türkiye, 2006 yılında bu sözleşmeye taraf olarak, kültürel mirasın korunması konusundaki uluslararası sorumluluğunu üstlenmiştir. Ülkemizin, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları ve akademik çevreler aracılığıyla somut olmayan kültürel mirası belgeler, envanterler ve çeşitli projelerle yaşatmaya yönelik çabaları, sözleşmenin amaçları doğrultusunda değerlendirilebilir. Örneğin, Kahramanmaraş’ın ulusal envanterde somut olmayan kültürel mirası arasında, el sanatları, halk hikâyeleri, geleneksel sporlar ve halk mutfağı unsurları yer almaktadır. Bu unsurların korunması, bölgenin kültürel kimliğinin ve edebî mirasının sürdürülebilirliğini temin etmektedir.
GELENEK, KİMLİK VE BELLEK AKTARIM SÜRECİ
Kültürel bellek, bireylerin ve toplumların geçmişle olan ilişkisini yansıtan, sürekli olarak yeniden üretilen ve yorumlanan bir olgudur. Geleneksel anlatılar, mitler ve destanlar, bireysel ve toplumsal hafızanın yapı taşlarını oluşturur. Kahramanmaraş örneğinde, sözlü kültürden yazılı edebiyata geçiş süreci, toplumsal belleğin sürekliliğini sağlarken, aynı zamanda yerel kimliğin inşasında belirleyici rol oynar.
Bu süreçte, kültürel bellek sadece geçmişin korunmasıyla sınırlı kalmayıp, modern edebî üretim ve dijital teknolojilerin entegrasyonu yoluyla da yeniden yorumlanmaktadır. Geleneksel kültürel kodlar, modern edebiyatta ve sanatta kendine yer bularak, toplumsal hafızanın güncellenmesine olanak tanır. Bu bağlamda, kültürel mirasın aktarılması ve yaşatılması, yerel kimliğin ve ulusal kültür bilincinin güçlendirilmesi açısından hayati öneme sahiptir.
MODERNLEŞME, KÜRESELLEŞME VE YEREL MKİRASIN KORUNMASI
Küreselleşme ve modernleşme süreçleri, yerel kültürlerin ve geleneklerin tahrip olmasına ya da tek tipleşmesine yol açabilmektedir. Bu durum, kültürel çeşitliliğin azalmasına ve yerel kimliğin zayıflamasına neden olur. UNESCO’nun SOKÜMSözleşmesi, bu tür risklere karşı yerel geleneklerin korunmasını ve yaşatılmasını teşvik eden uluslararası bir mekanizma olarak öne çıkar.Kahramanmaraş gibi kültürel zenginliği yüksek bölgelerde, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarının, somut olmayan kültürel mirası dijitalleştirme, müze ve envanter çalışmaları, kültür turizmi projeleri gibi çeşitli yöntemlerle koruma altına almaları gerekmektedir. Bu çalışmalar, hem yerel halkın kültürel bilincini artıracak hem de uluslararası düzeyde kültürel çeşitliliğin tanınmasına katkı sağlayacaktır. Özellikle Yaratıcı Şehirler Ağı’na edebiyat şehri olmak için başvuran ve UNESCO Türkiye Millî Komisyonu’ndan geçen ve Paris’e giden dosyanın onaylanması durumunda şehrin yaratıcı kültür endüstrilerinden sıklıkla istifade etmesi ve hem ulusal hem uluslararası iş birlikleriyle çeşitli edebî etkinlikler düzenlemesi gerekecektir.
EĞİTİM VE KÜLTÜREL MİRASIN GELECEĞE AKTARILMASI
Kültürel mirasın sürdürülebilirliği, eğitim sistemine entegre edilen kültürel unsurlar sayesinde mümkün olmaktadır. Okullar, üniversiteler ve halk eğitim merkezleri aracılığıyla, geleneksel kültür unsurlarının, tarihsel anlatıların ve yerel ritüellerin yeni nesillere aktarılması, kültürel bilincin güçlendirilmesine yardımcı olur. Kahramanmaraş’ta bu amaçla düzenlenen seminerler, atölye çalışmaları ve interaktif sergiler hem yerel kültürün hem de edebiyatın canlı tutulmasına önemli katkılar sağlamaktadır.Günümüz dijital çağında, kültürel mirasın korunması ve aktarılması, dijital arşivler, mobil uygulamalar ve sanal müzeler gibi yenilikçi yöntemlerle desteklenmelidir. Bu sayede, geleneksel kültür unsurları daha geniş kitlelere ulaşarak, uluslararası arenada da tanınabilir ve yaşatılabilir.Kahramanmaraş, zengin sözlü kültürü ve geleneksel anlatı formlarıyla somut olmayan kültürel mirasın korunması noktasında önemli bir potansiyele sahiptir. UNESCO’nun SOKÜM Sözleşmesi çerçevesinde, yerel geleneklerin, ritüellerin ve toplumsal uygulamaların korunması hem bölgesel hem de uluslararası düzeyde kültürel kimliğin sürdürülebilirliğine katkı sağlayacaktır.Bu kapsamda, kültürel mirasın korunması yalnızca geçmişin belgelenmesiyle sınırlı kalmayıp, modern edebî üretim, dijital teknolojilerin entegrasyonu ve eğitim yoluyla gelecek nesillere aktarılması gerekmektedir. Kahramanmaraş’ın edebiyat ve kültür sahasındaki dinamik yapısı, yerel yönetimler, sivil toplum ve akademik çevrelerin iş birliğiyle desteklenirse, bölgenin kültürel kimliği uluslararası arenada daha görünür ve etkili bir biçimde temsil edilebilir.
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ NEDENİYLE PROGRAMA KATILANLARA KARANFİL TAKDİM EDİLDİ
Program sonunda Mesder başkanı Ali Avgın program konuğu Kadirhan ÖZDEMİR’e Mesder’in yayımladığı “Deprem Hikâyeleri” ve “Deprem Şiirleri” kitaplarını, şair yazar Yasin MORTAŞ ve Tayyip ATMACA hazırlanmasına katkı verdikleri “Afşinli Şairler Antolojisi” kitaplarını takdim ettiler.
Program sonrasında KSÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yakup POYRAZ “Dünya Kadınlar Günü” olması münasebetiyle programa izleyici olarak katılan özellikle kadın şair yazarlara ve diğer katılımcılara karanfil takdim ettiler.
Bu vesile ile “Mesder/Akademi Edebiyat Sohbetleri - 10” programını gerçekleştiren Kahramanmaraş Edebiyat Sanat Derneği (Mesder) ve KSÜ İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanlığına çok teşekkür ediyoruz.
Selam ve sevgilerle.