“Gerçek arkadaşı olmamak, yalnızlığın en kötüsüdür!”

İnsan, dostlarıyla güçlüdür, onlar olduğu zaman çevresinde hayat daha güzeldir…Ancak günümüzde gerçek dost bulmak oldukça zor!

Dost kara günde belli olur derler ya, bence çok haklı bir söz. Çünkü düşmeye gör, dost zannettiklerin etrafından birbir ayrılır ve yalnız kalırsın orta yerde. Aslında bu tipler dost değillerdir, dost gibi görünenlerdir…

Dostlar sadece insana gerek değil, milletler arası da dostlarınız olması gerek. Mesela kendimi bildim bileli, Pakistan bizim hep dostumuz olmuştur. İyi günde de, kötü günde de bizi yalnız bırakmamışlardır.

Biliyorsunuz geçen hafta içinde Cumhurbaşkanımız bu ülkeyi ziyaret etti. O ziyareti sırasında

Allâme İkbal olarak tanınan Pakistan münevveri Muhammed İkbal’den bahsetti ve bir hikaye paylaştı.  

“Bir gün Muhammed İkbal kürsüye gelir. Gözleri dolu doludur. Birkaç gün önce gördüğü rüyanın mahcubiyeti içerisindedir. Yaralı bir aslan edasıyla mikrofona yaklaşır ve halka hitaben, tarihe damga vuracak o meşhur şiirini okur ve der ki:

“Dedi Hz. Muhammed (A.S.)

Cihan bahçesinden bana bir koku gibi yaklaştın

Söyle bana ne gibi bir hediye getirdin?

Dedim: Ya Muhammed (A.S.) dünyada yok rahatlık

Bütün özlemlerimden umudu kestim artık

Varlık bahçesinde binlerce gül lale var

Ama ne renk, ne koku...

Hepsi de vefasızdır

Yalnız bir şey getirdim kutlanmıştır tekbirlerle

Bir şişe kan ki eşi yoktur namusudur, vicdanıdır

Buyurun, bu Çanakkale şehidinin kanı..” der.

Evet gerçek dostlar, özellikle de Allah dostları, kanıyla, canıyla dostlarına ikram da bulunur, yürekten severler kısacası. Bu ülke insanlarına minnettarız. Ve onları yanımızda görmekten de, gurur duyuyoruz..

DOSTLARINIZI İYİ SEÇİN

Arkadaşlıklar konusunda seçici olmamız gerekiyor. Ancak bu, arkadaşlarımızı belirli bir yaş grubundan veya eğitim düzeyinden insanlarla sınırlamak anlamına gelmemeli. Farklı yaşlardan, kültürlerden ve milletlerden insanlara ilgi göstermek yaşamımızı zenginleştirebilir…

Yapabilirseniz kadir-kıymet bilen insanlarla birlikte olmak gerekiyor. İşin doğrusu hayatım boyunca çok güzel arkadaşlıklarımız olan insanlar oldu. Özellikle hacı ve askerlik arkadaşlarımla bir oldum, çünkü aynı değerler üzerinden hareket ediyorduk.

Ancak sizinle aynı yaşta olan ve aynı şeylerden zevk alan insanlarla arkadaş olmak da her gün sadece en sevdiğiniz renkte giysiler giymeye benzer. O rengi ne kadar severseniz sevin, bir gün gelir bıkarsınız..

Sonra, arkadaşınızın elinden tutmanız gerekiyor. Dolayısı ile hep dindar insanlarla birlikte olmak yetmez, yapabiliyorsanaz, yanlış yola sapmış insanlarla da arkadaşlık kurmak gerekiyor. Ama bunu yaparken de dikkatli olmak zorundasınız, yoksa sizinde ayağınız kayabilir.

Nitekim Efendimiz şöyle buyurmuşlardır: “Müslümanın en büyük üç düşmanı vardır: Şeytan, nefis ve kötü arkadaş. Kötü arkadaş, şeytandan ve nefisten daha zararlıdır. Bunun için kişi kiminle arkadaşlık etmesi gerektiğini iyi bilmeli. Buhari’den nakledilen bir hadiste: “Kötü arkadaş, demirci körüğü gibidir. Üflenince, ateş kıvılcımları seni yakmazsa da, kokusu seni rahatsız eder!” buyrulur.

Toparlayacak olursak, her insan iyi arkadaşlar edinmek durumundadır, devletler için de aynı şey geçerli. Ancak, günümüzde gerçek dost bulmak da oldukça zorlaştı.

Neden mi? Çok sebebi var ama galiba birinci sebep, değerlerimizden uzaklaşmış olmamıştır, diyor. Saygılar sunuyorum.