Ülkemiz Vergi ya da harcırah ödemeden neden kaçar anlamış değilim.

İnsan malını mülkünü değerinin altında neden gösterir.

Zengin olmak için mi?

Zengin olunca ne olacak huzur mu?

Nerede o günler, zenginde Camii’de aynı safta zengin fak ayrımsız, vadesi dolduğu zamanda toprakla buluşurken de aynı zengini fakiri farksız.

Hani derler ya öbür dünyaya ne götürür zenginler, götürseydi Sabancılar götürürdü.

Kahramanmaraş’ta 2 önemli ve değerli isimlerini kayıp etti.

Onlarda gittiği yere bir şey götüremedi.

İyilikler ve yaptığı hayırlardan başka…

Onlara da bu vesile ile Allah’tan rahmet dileyelim.

Genele baktığımızda maalesef zenginler zengin olayım derken Hastalıktan gözü açılmıyor, Hep bana, hep bana derken ya hasta olup gidiyor ya da Ailevi sorunlarla boğuşuyor.

Özellikle 2-3 evlilik yaparak huzuru kaçıyor.

Para hırsı göz boyayınca etrafı unutuyor, etrafına da zarar veriyor.

Kar ettiğini zannediyor, Gerek iş yerinde gerek sosyal hayatında kul hakkı yiyor lakin kayıp edende kendi oluyor.

Ufak kayıpları kendine dev yapıp zararı nereden çıkartırım telaşı ile yaşıyor.

Sonrada malını mülkünü Devletten kaçırıp vergi ödememek için 40 takla atıyor.

Evrakta az gösterip yol almaya çalışıyor.

2-3 gün önce Gazetemizde alan bir haberde okudum.

Emlakçıların daha doğrusu kurnazların yaptığını…

‘Millet İşi Tamamen Sahtekarlığa döktü’ başlığı altındaki haber dikkatimi çekti.

Son zamanlarda sıklıkla yapılan Tapuda düşük bedel gösterip az harç ödenerek mülk alanları tehlike beklediği öne sürülüyor bir şirket yetkilisi…

Haklıdır da…

Emlak Sektöründeki sahteciliğin sonu çok acı olur.

Haberde; “Satın alınan gayrimenkul de düşük tapu harcı ödemek için gerçek bedel yerine Belediye rayiç bedeli üzerinden tapu harcı ödeyenlerin gayrimenkullerine, gayrimenkulü satanın alacaklısı tarafın dan 2 sene içerisinde satış yapıp yapmadığını öğrenmek için pasif (Satılmış) taşınmaz mal sorgusu yaptırması durumunda çok düşük bedelle yapılan bu satış hileli yani mal kaçırma olarak gösterip o bedeli yeni mülk sahibine ödemek sureti ile gayrimenkule el koyabilmektedir.

Bu tarz duruma düşmemek için gerçek değer üzerinden işlemlerin tamamlanması lazım, yoksa ortalıktaki sahtekarlar, Evi mülk sahibinden emlakçı gibi alıp satıyor sonra geçmişten bir evrak düzenleyerek sattığı adamın elinden uygun fiyata başkası kanalıyla geri alıyor” ifadeleri kullanmış.

Tabi bu kul hakkı değil mi?

Nasıl vicdanı rahat bir şekilde o mülkte oturacak.

Resmen Haram yemek bu, kul hakkı yemek bu…

Bir yandan da düşünüyorum bilmeden işliyorlar günahı diye…

Bilseler yaparlar mı?

Belki de bile bile lades diyorlardır.

Allah’ım ıslah etsin onları o, hiçbir vatandaşı da sahtecilik mağduriyetine üşürmesin.

Kalın Sağlıcakla…