Kahramanmaraş her döneme tarihi tanıklık yapmıştır. Osmanlı İmparatorluğu döneminden kalan Tarihi, doğa güzelliklerin bir kısmı yıkılsa da günümüze ulaşan tarihi yapılar korunmuştur. Şimdi olduğu gibi o tarihte de dini inancı ağır basan bir toplum olarak kalmıştır. Şimdide dinine bağlı sağlam aile yapısını korumaktadır.

Tarihten gelen yapısı gereği devletine bağlıdır. Devletinden bir şey istemez. Devlet buraya yatırım yapmak isterse de yok demez. Geçtiğimiz Cumartesi günü Sarayaltı- Kanlıdere-Kale bağlantı köprüsünün temeli atıldı. Şehir merkezinin trafik yükünü rahatlatacak önemli bir proje. Bu projenin yapımını üstlenen Büyükşehir belediye başkanı Hayrettin Güngör’de 89 günde tamamlanması için müteahhit firmadan söz aldı. Tarihi Kanlıdere köprüsü’de restore edilerek yayaya hizmet verecek…  

15 gün öncede Tevfik Kadıoğlu alt geçit için düğmeye basıldı. Büyükşehir Belediye başkanı Hayrettin Güngör toplum içerisinde müteahhidi çağırarak alt geçidin 90 günde tamamlanacağı sözünü aldı. Elbette bu alt geçit ’in 90 günde bitmesi çok sevindiricidir. Arsan kavşağı ve alt geçinin 2017 yılında temeli atılmıştı! Şimdi trafik akışını sağlıyor. Ama yan bağlantı yolarının bazı işlerinin yapımı devam ediyor. Biri 5 yılda tamamlanmak üzere. Tevfik Kadıoğlu alt geçidi ve bağlantı yollarının 90 günde bitirme sözü verilmesi elbette olumlu bir gelişmedir.

Önsen İmran Kılıç Köprüsü de bitmek üzere. Bu köprüde uzun sürdü. Herhalde biraz zor olmasından kaynaklanmış olabilir.

İstenirse 5 yılda tamamlanamayan Arsan kavşağı… Eş değerde olan Tevfik Kadıoğlu ve Sarayaltı-Kanlıdere-Kale alt geçit ve bağlantı yollarının 90 gün gibi kısa zamanda tamamlanması oldukça sevindiricidir.

İstenirse oluyormuş... 

Kahramanmaraş halkının yıkım işine pek sıcak bakmadığını biliyoruz. Ama durmadan yıkmak ağır geliyor.

Yıkmadan yapmak hepimizi mutlu ediyor. Örneğin: Özel idare iş merkezi, Ardından Vilayet konağı, ardından, Adliye binaları, ardından 12 Şubat Stadı, Hanefi Mahçiçek  Stadı… Bunun yanında: Fatih İlkokulu, SSK hastanesi gibi çok sayıda binalar yıkıldı ve yıllar geçmesine rağmen yerleri boş duruyor.

Bu yıkım işlerine halkın pek olumlu bakmadığından bahsettik. ‘Bunların yıkılacağına güçlendirme yapılamazmıydı?’ Diyenler ağırlıkta.

Eski hal yıkıldı Kültür Park yapıldı, Şimdi kültür parkta yıkılacak yerine Vilayet konağı yapılacak. Emniyet müdürlüğü yıkıldı. Alt kısmı otopark, üst kısmı bir işe yaramıyor. İşi gücü olmayan insanların durak yeri oldu.

Gelişmiş ülkelerin gelişmişliğinden bahsederiz. Onlar yıkmadan yana değil. Eski yapıları korumaktalar. Çünkü eski binaları tarihin bir parçası olarak görürler. Bizde o olgu maalesef yok. Eskiyi yık yeniyi yap. Onun için tarihi varlığımız yok olup gidiyor.

Bu konuda Dulkadiroğlu ilçe Belediye başkanı Necati Okay’ı takdir ediyorum... Eski konakları bir bir restore ederek tarihimize mal ediyor.

Örneğin: Bahtiyar Yokuşu ayrı bir kültürü barındırıyor. Mutfak Müzesi gibi çok sayıda tarihi konağı restore ediyor ve ekonomiye kazandırıyor.

Bunlar günümüz ve geleceğimiz için bacasız fabrika olarak tanımlanırlar. Tarihi şehirler ve tarihi varlıklar, ülkelere turizm sayesinde gelir sağlıyor. İnsanlar günümüzle birlikte geçmişi de yaşamak istiyorlar. Bunu yaşamak ve yaşatmak için tarihimize sahip çıkmak hepimizin görevi olmalıdır. 

Bizden sonra gelen torunlarımıza neyi bırakacağız? Onlar atalarının bu ülke için nasıl mücadele ettiklerinin en güzel kanıtı. Bırakılacak olan tarihi ve doğal varlıklarımızdır.