Yerel seçimlere az bir gün kaldı. Kahramanmaraş’ı kim yönetecek? Sorusu oldukça zor bir sorudur.

Mülki amir olarak elbette Devletin Valisi ön plandadır. Tüm kamu kurum ve kuruluşlar Vali Mükerrer Ünlüer’e bağlıdır. Ancak icraat, yatırım konusuna gelince tüm sorumluluk Büyükşehir Belediye başkanına ait. HZ. Ömer’in ünlü bir sözü vardır.” Fırat’ın kenarında yayılan koyunu kurt kaparsa, ben sorumluyum“ sözü devamlı dillendirilir. Kahramanmaraş’ın 11 ilçesi bir milyonun üzerinde nüfusu ve yüzlerce mahallesi var. Bu sorumluk Asayiş olarak Valiliğin kontrolündedir. Diğer sorumlukların hepsi Büyükşehir Belediyesindedir.
6 Şubat’ta deprem oldu. Bu depremden bir yılı aşkın süre geçti. Kırsal ve bazı merkez mahallelerin büyük kısmı yerle bir oldu. Devlet kırsal mahallerde köy evi yapıyor. Ama depremin zararı çok büyük olduğu için bunların yapılması zaman alacaktır. Belediyeler kamu kurumdur. Hangi partiden seçilmişse o partinin görüş doğrultusunda hizmet sunmak söz konusudur.  Çünkü Belediyeler siyasi partiler arka bahçeleridir. İyi hizmet veren bir Belediye Başkanın hem genel hem de yerel seçimlerde Partinin şansını artıracak, liderinin de elini güçlendirecektir.  Belediye Başkanından halk memnun olmadığı takdirde, Hatay örneği” Lütfi Savaş” .  Halkın desteği eğer düşük çıkarsa o başkan tekrar seçilmiyor. Bunu örneklerini yerel seçim öncesinde gördük.  Araştırma şirketleri ülkemizde son derece gelişmiş özel şirketlerdir. Seçimlerden önce hangi partinin hangi başkanın ne kadar halkın desteğini alıp almayacağı belli oluyor. Siyasi parti liderlerinin bu kadar hırçınlaşması da bundandır.
Ak Parti: Büyükşehir Belediye başkanı adayı 31 Martta yapılacak yerel seçimlerde ipi göğüsleyen Başkan olacaktır. Projelerle icraatları birbiriyle örtüşmesi lazım. Bunun takibini hem yazılı basın hem de sosyal medya yapacaktır. Genel seçimler ve yerel seçimler bir türlü sandıkta hesap verme sürecidir.
“Ben yaptım oldu” sözü de doğru bir yaklaşım değildir. Sonuçlarını yaşayarak görüyoruz. Yüzde yüz tekrar aday gösterilir diye bakılan Başkanların bir çırpıda üzerinin çizildiğini tanık olduk.
Büyük ihtimalle 1 Nisan sabahı Kahramanmaraş, Büyükşehir Belediye başkanı Fırat Görgel’i Başkan olarak göreceğiz. Görgel ’in işi de oldukça zor. Çünkü ağır bir şekilde yaşanan depremin yaraları sarılmış değil. Bazı kenar mahalleler öyle duruyor. İlin hafızası olan Trabzon caddesinde hala yıkımlar devam ediyor. Depremde evleri işyerleri yıkılan vatandaşlar Konteynerlerde yaşam savaşı veriyor. Konteyner ve işyerlerinde büyük bir  yaşam mücadelesi var. Bunların hepsi Büyükşehir Belediyesi başkanının performansına bağlı. Büyükşehir Belediye başkanı Hayrettin Güngör önce korona virüs, 6 Şubat’ta asrın felaketi olarak nitelenen büyük depremle yüzleşti. Bunların üstesinden gelmek  ve  yönetmek oldukça zor bir işti!.
Son olarak: Yerel yazılı basın ve sosyal medya bir kentin belleği gibidirler. Eski öyküleri yeniden bulup çıkarır ve siyasetçilerin vaatlerini tutup tutmadıklarını sorgular. Yazılı basın ve sosyal medyada açıklamalarıyla tarihi,  bellekleri de yeniden canlandırır. Ama günümüzdeki perspektiften, tarihçilerin yansıtmış oldukları biçiminde değil. Dolayısıyla yerel medyanın bakışı önemlidir. Medya ve aynı zamanda da kamuoyunu yaratır. Çünkü yalnızca söyleyecek sözü olanlar demokrasinin yaşaması için çabalıyor demektir.
1 Nisan sabahında bazı Başkanlar tarih olacak, bazı Başkanlarda işin başına geçecektir. Demokrasinin gereği halkın seçme ve seçilme yeteneği kazançlı çıkmasıdır.