Dinimizde en güzel davranışlardan biri de hayır işlemektir.Hayır işlemek,insanların yüzünü güldüren ,onların mutlu olmasını sağlayan bir şeyler yapmaktır.Başkalarını mutlu ederken, kendimizi düşünmekten vazgeçer,içimizde hissettiğimiz duyguları,korkularımızı ,evhamlarımızı ,huzursuzluklarımızı unuturuz.O zaman mümkün  olduğunca her gün bir hayır yapmaya çalışmalıdır.Bunu mutlaka maddi yardım şeklinde düşünmemek lazım.Bir dostun,bir akrabanın ziyareti, bunalımdaki bir arkadaşın tesellisi, bakıma muhtaç birisinin işine yardım etmek gibi çeşitli vesilelerle hayır işlenebilir.Bu gibi sebepler, insanın günlük yaşamında mutlaka karşısına çıkar.

Ruhsal bozukluklar genelde hayatın manasızlığı ve boşluğundan ileri gelir. Bu boşluğu doldurmanın en güzel yolu,  bir şeylerle meşgul olmaktır. Boş oturmak insanı yorar ve karamsarlığa düşürür. Devamlı kendini , ulaşamadıklarını,başkalarındaki güzelliklerin kendinde olmadığını düşündürür.

Başkalarına iyilik yapmak bir görev değildir, ama duyduğumuz sevinç, bizim ruh sağlığımızı ve mutluluğumuzu etkiler.Böylece kendimize de iyilik yapmış oluruz.

İnsan ilişkilerinde , samimiyet de çok önemlidir.Her insan kendisiyle özel ilgilenilmesinden,işi ile ilgili güzel söz söylenmesinden hoşlanır.Günlük yaşamda karşılaştığımız insanlarla münasebetlerimizde, gülümseyerek yaptığımız bir iltifat veya ilgi alanıyla ilgili bir soru, onunla olan ilişkiyi olumlu yönde etkiler.O kişiye o gün için yeni bir gayret ve memnunluk verir.Yapabileceğimiz küçük küçük iltifatlar,insan ilişkilerimizi zenginleştirir.Bir Çin atasözü vardır.”Size güller sunan elde, daima biraz rayiha kalır.”

Eğer hayattan zevk almak istiyorsak, yalnız kendimiz için değil , başkalarının da zevk almasına yardımcı olmalı, bunun için zamanı iyi kullanarak geç kalmamalıyız.Geçen her dakika bir daha geri dönmüyor çünkü.

İnsanları sevelim , anlaşamadıklarımız varsa da onlar için düşüncelerimizi yormayalım.Bunun onlardan ziyade bize zararı dokunur.Bazen ilişkilerimizde nankörlükle karşılaşırız. Eğer yaptıklarımızın karşılığını beklemez ,vermek zevkini tatmak için yaptığımızı düşünürsek,bu davranışlar bizi incitmez.

Unutmayalım ki mutlu olmanın yolu teşekkür beklemek yerine ,vermek zevkini tatmaktır.