Bilindiği gibi, 70 yılın en sıcak günlerini yaşıyoruz. Kış mevsiminde yeterli yağmur ve kar yağışı olmaması nedeniyle barajlar istenen doluluk oranlarına ulaşamadı. Yer altı suları da ya kurudu ya da ciddi oranda azaldı.
Bunun yanında, altyapının çok eski olması nedeniyle depremden önce şebekeye verilen suyun %60’ı boşa gidiyordu. Depremden sonra ise bu oran %80’e çıktı. Yani, su şebekesine verilen suyun %80’i boşa gidiyor, yalnızca %20’si değerlendiriliyor. Bu nedenle, merkezde kanalizasyon ve su şebekesi tamamen yenileniyor. Şu anda yaklaşık 160 cadde ve sokakta bu çalışmalar sürüyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’in yaptığı basın toplantısında, kanalizasyon ve su şebekesinin 2026 yılına kadar tamamen yenileneceğini açıkladı. Ayrıca, 20 gün içinde Mezellet Barajı’ndan gelen suyla mevcut su ihtiyacının büyük ölçüde giderileceğini ifade etti.
Bu eksikliğin tamamını Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel’e yüklemek hiç de adil değil. Fırat Görgel sadece 15 ay önce seçildi ve deprem nedeniyle büyük bir enkaz devraldı. Gecesini gündüzüne katarak çalıştığını görüyoruz. Bilindiği gibi, Kahramanmaraş depremden en çok etkilenen illerin başında geliyor. Ancak bu şehir yeniden toparlanıyor ve ayağa kalkıyor.
Muhalefet milletvekillerinin “Kahramanmaraş susuz” diyerek bu konuyu Meclis’e taşımaları da yerinde bir davranış değil. Bir yandan şehri ayağa kaldırmaya çalışırken, diğer yandan mevsimsel kuraklık, yer altı hatlarının eski olması gibi unsurlar bu sıkıntıyı daha da artırıyor. Ama durmaksızın Görgel’i eleştirmek ne kadar doğru, bilemiyorum.
Elbette eleştiri olmazsa olmazımızdır. Ancak biraz da insaf demek gerekiyor. Belediye başkanı kim olursa olsun, işleri hiç kolay değil. Hele ki Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunuzda, tüm ilçeler sizin sorumluluğunuzdadır.
Eleştiri her yurttaşın hakkıdır, ama şu anda zamanı değil. Koşan atı ürkütürseniz, tüm emekler boşa çıkar.
Bir yerel gazete olarak eleştiri yapmak hem hakkımız hem de görevimiz. Ancak bu eleştirinin zamanlaması da çok önemlidir. Günümüzde hem seçilmişler hem de atanmışlar arasında güçlü bir birliktelik var. Bu birlikteliği bozmaya kimsenin hakkı yoktur, olmamalıdır da.
Başta Vali Mükerrem Ünlüer ve Büyükşehir Belediye Başkanı Fırat Görgel arasında güçlü bir çalışma azmi var. Bunu gören diğer seçilmiş ve atanmış kişiler de örnek alıyor.
Genellikle bir toplumun ortak kültürel değerleri, yaşam biçimi ve çağdaşlık anlayışı, toplumun büyük çoğunluğunda benzerlik gösterir. Ortak akıldan, doğrudan ve güzellikten uzak davranış biçimleri ise toplumun kenarında kalan marjinal ve küçük gruplara aittir.
Bundan daha güzel ne olabilir? Sürekli eleştiriyoruz. Zaten ilimiz insanı eleştirmeyi çok sever. Ama o gün bugün değil!