Alp Er Tunga Destanı

Yaratılış destanından sonra bilinen ilk büyük ve milli Türk destanıdır.

Bu destan hakkında elimizde kesin bilgiler yoktur.

M.Ö. VII. yüzyılda yaşamış bir kahraman ve çok sevilen bir Saka hükümdarıdır.

Orta Asya’daki bütün Türk boylarını birleştirmiş, Anadolu, Suriye ve Mısır’ı fethetmiştir.

Hayatı savaşlarla geçmiştir.

İranlı Medlerin hükümdarı Keyhüsrev’in davetinde hile ile öldürülür.

Orhun Yazıtları’nda Dokuz Oğuzlar arasında Er Tunga adına yapılan yuğ törenlerinden bahsedilir.

Divan-ı Lugati’t Türk’te bu mevzu bahsedilir.

Şu Destanı:

M.Ö. 330-327 yıllarındaki olaylarla bağlantılıdır.

Bu tarihte Makedonyalı İskender, İran ve Türkistan’ı işgal eder.

Bu dönemde hükümdarın adı Şu idi.

Bu destanda Türklerin İskender ile mücadeleleri ve geri çekilmeleri anlatılır.

Hun Devri Destanları:

Hun- Oğuz Destanı:

M.Ö.209-174 tarihlerinde hükümdarlık yapmış olan Hun hükümdarı  Mete’nin hayatı etrafında şekillenir.

Bütün Türk destanlarında olduğu gibi bu destanın da ilk şekli günümüze ulaşmamıştır. 

Attila Destanı:

V. asırda Avrupa topraklarında devlet kuran Batı Hunlarının hükümdarı  Attila’nın fetihleri anlatılır.

Rusya’dan Fransa’ya kadar bütün Avrupa’yı almış ve Roma’ya kadar uzanmıştır.

Tuna boylarında evlendiği gece çok içki içtiğinden burun kanamasından ölmüştür. 

Göktür Destanları:

Bozkurt Destanı:

Göktürk çağını konu alır.

Büyük Türk destanının bir parçasıdır.

Türk soyu anlatılır (Lin ülkesi, 10 yaşında çocuk ve kurt).

 Ergenekon Destanı: 

Moğol ilinde Oğuz Han soyundan İl Han’ın  hükümdarlığı sırasında Tatarların hükümdarı Sevinç Han, Moğol ülkesine savaş açar ve neticede İl Han’ı yener.

Yalnız küçük oğlu Kıyan ve yeğeni Nüküz eşleriyle kaçar, bir dağın eteğindeki zirveye yerleşirler. Zamanla çoğalırlar ve Ergenekon’a sığamazlar. Fakat geldikleri yeri unutmuşlardır bu yüzden bir çıkış yolu bulamazlar. Ama bir demirci, dağın demir kısmını eritip, bir çıkış yolu bulur. İl Han’ın soyundan gelen Türkler güçlenmiş, eski yurtlarına dönüp intikamını almışlardır atalarının.

Uygur Devri Destanları:

Türeyiş Destanı :

Eski Hun beylerinden birinin çok güzel iki kızı vardır. Bey, bu kızlarının ancak Tanrılarla evlenebileceğini düşünür.

Bunun içindir ki ülkesinin kuzey tarafına yüksek bir kule yaptırır. Buraya bir kurt gelir ve onun tanrı olduğunu düşünerek kızlarını everir. Bu evlenmeden doğan Dokuz Oğuzların sesi kurt sesine benzer.

Göç Destanı:

Uygurların yurdunda “HULİN” isimli bir dağ vardır. Bu dağdan TUĞLA ve SELENGE isimli iki ırmak çıkar.

Bir gece oradaki bir ağacın tepesine bir ışık indi. Halk bunu dikkatlice izledi.  Ağacın gövdesinde bir şişkinlik oluştu. Bu 9 ay 10 gün devam etti. Daha sonra ağacın gövdesi yarıldı ve 5 çocuk göründü.

Çocuklardan en küçüğü “Buğu Han” büyüyünce hükümdar oldu ve ülkeyi zengin etti. Daha sonra “Yuluğ Tiğin” isimli bir prens hükümdar oldu. Bu prens, Çinlilerle çok savaştı ve bu savaşa son vermek için bir Çin prensesi ile oğlu “Gali Tiğin”i everdi. Çinliler bu evliliğin karşılığı olarak “Kutlu Dağ” adını taşıyan kayayı istediler. Böylece ülkede kıtlık, kuraklık başgösterdi hatta Gali Tiğin öldü ve göç başladı.

Yaratılış Destanı:

Dünyanın nasıl yaratıldığı anlatılır.

İnsan ırklarının nasıl meydana geldiği izah edilir.

Şeytanın nasıl bir kötülük unsuru olduğu dile getirilir.

ÖZET:    Saka Devri Destanları: Alp Er Tunga – Şu 

              Hun Devri Destanları: Hun- Oğuz, Attila

              Göktürk Destanları: Bozkurt- Ergenekon

              Uygur Devri Destanları: Türeyiş- Göç- Yaratılış