.

Eleştiriyorum. Bu benim en doğal hakkım. Temel hak ve özgürlükler sınıfına girer eleştiri hakkı. Demokrasinin olmazsa olmazıdır.

.

Eleştiri olmadan geliştiri olmaz. Çokları eleştiriyi eksik bulma, zayıf bulduğu yerden vurma, karalama, kötüleme diye algılıyor. Vay ki vay! Ha, eleştireceksen sözüm ona “yapıcı” eleştireceksin. Kardeşim zaten eleştirinin temelinde yapıcılık var. Yıkıcı eleştiri olur mu?

.

Ben en iyisi işi baştan alayım. Eleştirinin tanımıyla başlayayım: Bir insanı, bir konuyu, bir yapıtı, doğru ve yanlış yönlerini bulup göstermek ereğiyle incelemedir eleştiri. Böyle bir inceleme sonucu genellikle yanlış görülenleri belirtme işi. Bu yanlışların nasıl düzeltilebileceğini de ifade etmek eleştiriye dahildir.

Eskiler buna “Tenkit” derlerdi. Eleştiri akla ve mantığa dayanır.

.

Yorum nedir peki? Yorum “ Bir olayın, bir durumun bireysel açıdan ifade edilmesine verilen addır.” Eleştiri gibi nesnel değil, özneldir. Duygu ön plana çıkar yorumda. Yorumda göklere çıkarabilrsin. Bu övgüdür. Yerin dibine de batırabilirsin bu sövgüdür. Nesnel bir yanı , genel geçerliliği yoktur.

.

Ben, aklımın erdiğince değer verdiğim bir şiiri, bir kitabı, bir sanat yapıtını eleştiririm. Gayem iyiye, güzele, doğruya, gerçeğe, mükemmele ulaşılmasına yardımcı olmak.

.

Fazla söze gerek yok. Somut bir örnek vereyim. Hollanda’da yaşayan şair ve yazar bir kardeşimiz var. Adı Serpil Emre. Serpil Emre; annesini ,kendi çocukluk ve gençliğini anlattığı bir roman yazmış. Bunu kendi imkanlarıyla kitap haline getirmiş. Kitabın Adı Mahi.

.

Mahi’yi eleştirel okudum. Bir dolu hatalar vardı. Eleştirdim. Hataları gördüğüm kadarıyla gösterdim. Bizim Köyden İnsan Manzaraları’nda ve Yozgat Gazetesinde “Mahi” başlığıyla paylaştım.

Serpil Emre okumuş. Eleştirilerimi çok yerinde buldu. Mahi’yi yeniden bastırdı. Yeni baskısıyla ”Mahi” kitap oldu. İnceledim ikinci baskıyı. Görüşlerimi “Mahi’yi Gördüm” adıyla yazdım yine Bizim Köyden İnsan Manzaraları’nda ve Yozgat Gazetesinde. Dileyen bu sitelerden arayıp okuyabilir.

Serpil Emre bir iletiyle teşekkür etti. Kötü mü oldu?

.

Boğazlıyan’da bir bürokrata kitaplarımı imzalayıp verdim.

-Eleştirilerinizi beklerim, dedim.

Muhatabım:

-Ne demek hocam? Ne haddimize? Estağfirullah, demesin mi?

Eleştirmeyi doğru bilmiyor demek ki.

Eleştiri değer vermektir dostlarım. “Dost acı söyler.” boş bir kelam değil.

Eleştiri, bir yazarı, bir şairi, bir sanatçıyı, bir iş insanını mükemmele götürür. Kemale erdirir.

.

Lütfen eleştiriden korkmayalım. Ben kendimi eleştiriyorum. Özeleştiri...Bir yazıyı defalarca yazıyorum. Düzeltiyorum. Eklemeler, çıkarmalar yapıyorum. Eleştirileri de saygıyla karşılıyorum.

.

Sözün özü, yorumlar sizi aldatmasın. Önemli olan eleştiridir. Kendinizi geliştirmek istiyorsanız eleştiriye açık olun vesselam.