Eleştiri konusuna yazılarımda zaman zaman yer veriyorum.Bu günde aynı konuyu düşüncelerime göre yeniden ele almak istedim.

İnsanlar olumsuz yorumlar duymaktan hoşlanmazlar ama ,çoğu zamanda maalesef çevrenizden eleştiri alabiliyorsunuz.Aslında kişi eleştirilere kulak verdiği müddetçe ,farklı bakış açıları hakkında bilgi sahibi olur, davranışlarını sorgular ve gözden geçirir fakat,bu eleştiriler olur olmaz her şeyde yapılmamalıdır.Toplumumuzdaki bazı kişiler kendi eleştirilecek yönlerini görmeyip,karşısındakini acımasızca eleştiren psikolojik tiplerdir.Hatta bunu kendilerinde hak olarak görürler.Hiç kimse diğerinin tıpkısı değildir.Birlikte yaşanılan ortamda farklı görüş ve fikirlerde olan kişiler mutlaka olacak.Aile ,çevre,kültür,eğitim insan karakterini bir çok yönde etkilediği için bunlar davranışlara yansır.Bu yansımalar karşısında ,bazı kişiler,eleştiri karşısında içine kapanır,üzülür.Bazıları da öfke ile savunmaya veya saldırmaya geçer.Oysa bakış açınıza ters gelen yönleri gördüğünüzde onun tepkisini çekecek şekilde eleştirmeden,bir dost gibi kelimeleri yumuşatarak,kırmadan söylemeye çalışmakla,O kişinin söylenenlere kulak vermesini,düşünmesini,kendini sorgulamasını,dersler almasını sağlarsınız.Bu şekilde farklı bakış açıları hakkında bilgi sahibi olur ve davranışlarını sorgular,gözden geçirir

Eleştirileri hoş görüp sindirebilmek bir erdemdir ama her etkinlik bir emeğin ürünüdür.Ortadaki emeğin hem olumlu hem de eleştiriye açık yanları vardır mutlaka.Önce güzel yönlerini görüp onu dile getirerek kişiyi motive ettikten sonra ,”şu yönlerini yeniden ele alsan” veya “bunu böyle yapmışın ama fikrimce bir de şu açıdan düşünsen” gibi kendi görüşünüzü ona incitmeden,iğnelemeden aktarabilirsiniz.Sonuçta sizinki de  kendi görüşünüz,kendi özel fikrinizdir.Farklı bir bakış açısıdır.

Her insan, düşüncesinde ve uygulamasında bağımsızdır.Onu mutlaka benim görüşüm doğrudur çizgisine çekemezsiniz.Kimse dört dörtlük bir yapıda yaratılmamıştır.İlişkide olduğu kişilere ters gelen yönleri olabilir.O bunları kendine göre doğru bulduğu için değiştiremez.Konu şayet onun için olumsuz boyuttaysa ve o bunun farkında değilse ,o zaman incitecek şekilde eleştirme yerine,kırıcı olmayan bir dille uyarmak daha etkili olur.Kırıcı olmayan uyarıcı sözler ,ilişkileri pekiştirir,insanları sizden uzaklaştırmaz,hatta dostlukları kuvvetlendirir.

Bazı insanlar eleştirmeyi çok severler, her fırsatta çevresindekilerin çeşitli yönlerini sanki kendileri  hiç hatasızmış gibi,akıl vererek eleştirirler.Dikkat ederseniz o kişilerin bulunduğu ortamlarda, ona fırsat verecek konuşmalar yapılmamaya özen gösterilir. Aslında , insanlar önce arada bir kendi öz eleştirilerini yapabilmeli,tarafsız bir gözle bakarak “benim, toplumun kabul ettiği doğrulara ters düşen yönlerim nelerdir?” diyerek davranışlarını

gözden geçirmeli. Bunu zaman zaman hepimiz yapabilsek çevremizde çok daha huzurlu bir ortam yaratabilir ve ailemizle ,çocuklarımızla,eşimizle ,çevremizle daha az sorun yaşarız.

Yazının konusu ile ilgili iki örnek vermek istiyorum:

“Yemek çok tuzlu olmuş,bir türlü az tuz atmayı öğrenemedin” yerine” yemek güzel olmuş ama,tuzu biraz daha az olsa iyi olmaz mıydı?”   veya  bir sanat eserine bakarken,sanatçının hevesini  kıracak sözler yerine,önce güzel yönlerinden bahsedip,sonra “bence şu kısmı şöyle de yapabilir ,miydin acaba?” gibi fikir söylemek daha doğru olmaz mı?

İğne batırıp acıtmak yerine,pamuktan bir top atmak çok daha iyi olur diye düşünüyorum.