Yaratılmışların en tehlikelisi insan olduğu gibi, en mükemmeli de yine insan olabiliyor. Şöyle ki; “Şeytan ateşten yaratılmıştır, işi gücü kötülüktür, isyandır, kibirlenmedir; melekler ise nurdan yaratıldığı için iyiliği temsil ederler. İnsan, terbiye edilmemiş nefsiyle şeytana yakınken, kalbi durumu ile de melekler hatta meleklerden daha üstün olabilme istidadına sahiptir. Yanılmıyorsam Tın Suresiydi şöyle anlatılır bu durum. İnsan kimi zaman Alâ-yi illiyyîne yücelir, hatta en yücesi, en ileri noktasına ulaşır, cennetteki üstün makama varır. Kimi zaman ise”, esfel-i sâfilîne yani aşağıların aşağısı, sefillerin en sefili olur, cehennemin dibini boylar…

Şimdi bu bilgiyi verdikten sonra konuya girelim inşallah.

Yol arkadaşlarımdan birisi, kendisi aynı zamanda komşum 70 yaşlarında, yani virüs dolayısı ile yasaklılardan, oldukça da sıkıntılı günler geçiriyorlar. Bu dostum ile daha doğrusu ağabeyim ile her gün, kısa da olsa söyleşi yaparız, iyi okuyucularımdan birisi, yazdıklarımın ötesini sorgular. Dünde böyle oldu, yine yazmadıklarında yine üstü kapalı, örtülü sözler vardı: “Anlat bakalım dünya da neler oluyor? ABD yıkılacak, batı batacak demişin. Virüs ABD’nin işi mi, Çin’in mi…? Sordu da sordu, hangi soruya cevap vereceğimi şaşırdım!

Bence kendisine: “Sen neler düşünüyorsun?” diye sorusunu soru ile geçiştirmeyi çalıştım. Net bir cevap verdi. “Vallahi ben onu bunu bilmem, dünyanın galiba çivisi çıkmak üzere dedi. “

İNSANA VARLIK BATAR

Söyleşiye devam ettik, ona şeytani düşüncede olanların hiçbir zaman kazanamayacağına, şeytan ve ava nesinin kaybeden olacağını, son hükmü Cenab-ı Allah’ın vereceğini, ancak iyilerin mutlaka, kötülere karşı mücadele etmesi gerektiğinin altını çizdim.

Evet, şu zamanda, eskiden de insan hep bugüne benzer savaşlar çıkartmışlardır. İsterseniz yakın tarihe göz atıp, atom bombaları ile yüzbinlerin bir anda öldürülüşünü düşünün. İsterseniz, Moğol İstilasını tefekkür edin. İnsanoğlu pek az zaman diliminde Asrı Saadeti yaşamıştır. Hatta o dönemde bile fitneyi ateşlemiş, şeytanı sevindiren olmuştur.

Oysa şu Küreyi Arz altına insanlık huzur içinde yaşayabilir, şu dünya nimetleri bilmem kaç milyar insana daha yeter. Ancak rahat durdurmuyor nefsimiz, çılgınlar gibiyiz, israf, ahlaksızlık tavan yapmış. Dünyanın bir tarafından aç insanlar, diğer tarafında obezler hastaneleri işgal ediyorlar.

Hemen yanı başımızda fakir aç yatarken, biz tok yatabiliyoruz. Böyle olunca da komşumun ifade ettiği gibi, Dünyanın Çivisi Çıkıyor…

Bunun nedeni acaba nedir? Çünkü insanoğlu, insan olmak için uğraşı vermiyor, yani vicdanı kör, kalbi paslı yaşamakta…

İKİ ŞEYTAN SAVAŞIRSA

Şu günlerde dünyada en büyük iki şeytan yeni bir savaş planı yapıyor. Çünkü, ABD, Rusya, Çin, İngiltere, İsrail, Fransa gibi ülkelerde, bilmem kaç ton virüs üretilmiş durumda. Acaba bunlar insanlığın iyiliği için mi üretildi, kim bu virüsün sahipleri?

Sonra atom bombaları yığıldı, bize medeniyetin beşiği diye gösterilen ülkeler bu silahları yaptılar ve şu anda iddialara göre, bütün insanlığı üç defa yok edecek kadar bomba varmış, daha hidrojen bombasından bahsetmiyorum! Acaba niçin?

Evet şu anda iki büyük şeytan savaş halinde, peki sonuç ne olabilir? Yani iki şeytan savaşırsa, kim kazanır? Elbette yine şeytan kazanır!

Yapılması gereken, tek kelime ile Allah’a(cc) sığınmak. Yeryüzünü huzur gelmesini istiyorsak, O’na sığınmaktan başka çaremiz yok.

Eğer, iyiler kötülerden daha fazla gayret etmez ise, korkarım yol arkadaşımın dediği gibi dünyanın çivisi çıkacak.

Hakkın, adaletin, iyiliği gelmesi için, kötülüğün gitmesi gerekiyor. İnsanlık mutlaka ayağa kalkmalı, yeniden abdest alıp, yeniden Müslüman olmalı.

Unutmayalım ki, tövbe kapası her zaman açıktır.

Yarabbi, kusurlarımızı ört, bizi zalimlerin ayakları altında çiğnetme.

Kalan sağlıcakla.