Birkaç günden bu yana, devam eden yangınların tüm insanların yüreğini yakıyor.  Çünkü biz millet olarak vatanına, toprağına ve doğal varlıklara sahipleniriz.

Ancak bu kadar sahiplenmesine rağmen birden bire çıkan yangınlar ortalığa ateş çemberine çevirdi.

Suçu terör örgütlerine atarken, gerçek suçluları bulmak ve ağırlaştırılmış cezalara çarptırılması kundaklama suçlarını önemli ölçüde azaltacaktır. “Bir husumet bin nasihatten evladır” diye geçmişten gelen atasözümüz var. Evet; yangınlara hazırlıksız yakalandık! Bundan ders çıkartıp acil tedbir almakta yetkililere düşüyor. Bizim yangın söndürme uçağımız yok deniliyor... Yunanistan’nın 38 tane yangın söndürme uçağının olduğu söyleniyor!  Bu kadar orman varlıklarına sahip olan ülkemizin neden yeteri kadar yangın söndürme uçağı ve yangın söndürme helikopterinin bulunmayışı? Bunlar eleştiri değil. Olması gereken hava aracı… Bir süre önce Orman Bölge Müdürü Mustafa Koç, yangın sezonunun başlaması nedeniyle basın mensuplarıyla bir araya geldi. Karadan araç ve gereçlerin gösterisi yapıldı.  Bizlerde gurur duyduk. Karadan söndürme araçlarının yanında havadan da söndürme araçlarının ne kadar önemli olduğunun farkına vardık.   Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay” Yangınların ilk çıktığında birkaç hava aracı olsaydı bu kadar ormanlarımızı yangınlara feda etmezdik” diye açıklamalarda bulunmuştu. Bunun siyasi tarafını düşünmeden haklı olduğunu ve eksiklerimizin ne kadar gerçek olduğunu anlatmaya çalışmıştı!

Anlaşıldığına göre bizim kara araçlarımız da pek eksiğimiz yok ama engebeli ve dağlık arazilere, kara araçlarının gidemeyeceği yerlere mutlak havadan müdahale şart olduğunu gördük.   

Geçmişi suçlayarak bir yere varamayız. İklim değişikliği ve havaların aşırı ısınması da ormanlarımızın korunmasını güçleştiriyor.

 Bu vatan bu topraklar ve bu doğal varlıklarımızı,  korumak ve kollamak hepimizin görevidir. Ormanlar yeni nesillere bırakacağımız paha biçilmez değerlerimizdir.

+++

Şimdi Devlet’e sahip çıkma zamanı; Orman bakanlığı tüm yanan orman alanlarının tek başına üstesinden gelmesi mümkün değil. Ama… Özel, kamu kurum ve kuruluşlara görev düşüyor. Her kurum ve kuruluş kendisine düşen alanın fidan dikimini ivedilikle gerçekleştirmelerini bekliyoruz.

Diğer taraftan:

Yangınla mücadele konusunda da hazırlıksız yakalandık dedik… Elbette bu defaki yangın önceden tahmin edilemeyecek kadar yaygın ve büyük. Türkiye’nin uçak, helikopter ve kara araçları ne kadar olursa olsun hemen söndürülebilecek bir afet değil.  

Bilim insanlarının açıklamalarına göre artık iklim değişikliğinden kaynaklanan hava sıcaklığı, bundan sonra artarak devam edeceği, kuraklıkla birlikte buna benzer afetleri her yıl yaşama ihtimalinin olduğunu da dile getiriyorlar.

 Orman teşkilatı orman yangınlarıyla bu zaman kadar başarılı performans sergilediler... Ama bu yangın değil ,

buna benzer afetlere karşı hazırlıklı olmalıyız.