On bir ayın sultanı olan Ramazan ayı müslümanların en önemli aylarındandır.

Çünkü bu ayda Müslümanlar Yüce Allah emrettiği için oruç tutmaya başlarlar.

Evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da cehennem azabından kurtuluş olan Ramazan ayı, ilâhi kazançların yanında mübarek bir aydır.

Birliğin, beraberliğin, dayanışmanın arttığı, sevgi dolu yuvaların bu ayın bereketi ile dolduğu büyük bir aydır Ramazan ayı.

Şu ekonomi kıtlığında biz ona Bereket ayı diyoruz.

Oruç tutup aç olan insanların, yoksulların yerine kendimizi koyarak aslında onların ne kadar çok zorluk çektiğini anlarız ve bunun için de bu aya yakışan işler yapmaya çalışırız.

Kısacası Empati kurabilme becerisinin en çok geliştiği birlik beraberlik olgusunu anladık.

Kahramanmaraş birlik beraberliğe önem veren bir kent.

Yardımlaşmaya önem veren bir şehir, ibadete her zaman açık bir il.

Şehirde Fakir olan ailelere maddi olarak destek sağlar, öğrencileri evlere davet eder onlara güzel güzel iftar sofraları hazırlar.

Kısacası Nefislerin terbiye edildiği aydır Ramazan ayı.

Sadece Ramazan aylarında değil her zaman birlik, beraberlik, dayanışma içinde olmalıyız.

İslam dini olan bu yüce dinimizi hayatımıza aktarmalıyız, Dinimizi yaşamalı ve yaşatmalıyız. Kültürümüzü, maddi ve manevi değerlerimizi, örf ve adetlerimizi korumalıyız. 

Ramazan Ayı bitince de aynı güzellikler ile, iyi niyetler ile yolumuza devam etmeliyiz.

Yetim ve öksüzleri sevindirmeliyiz, yaşlılara evlerimize iftara çağırarak onları mutlu etmeliyiz. 

Oruç tutarken biraz zorlanabiliriz fakat nefsimize yenik düşmemeliyiz. 

Aç olduğumuz için hemen sinirlenmemeliyiz, sabırlı olmalıyız.

Yani bu ay bize nice yeni alışkanlıklar kazandırabilir.

Mesela; Oruç bize irademizin ne kadar sağlam olduğunu gösterdi.

Sofra kurulmuş, üzerinde çeşit çeşit yiyecekler hazır olduğu, bizi onları yemek için engelleyecek hiçbir insan olmadığı halde, Allah’a olan saygımızdan, ezan okunmadan elimizi sofraya götüremedik.

Bence şu mübarek ayın tadını çıkarmalıyız, Maraş Kalesinden atılan topun sesini kulaklarımızda hissetmeliyiz.

Birde özellikle dikkat etmemiz gereken konu oruç tutmayan insanların dedikodusunu yaparak ya da onların kalbini kırarak orucumuzu vesveseye vermemeliyiz.

Her yerimiz oruç tutmalıdır özellikle de dilimiz.