Sevgili dostlar, Gündem bayağı hareketli ve maalesef ki savaş kızışmış durumda malum dolar ve Euro’daki artış ekonomimizi kötü etkilemekte savaşın gidişatının ekonomik olarak yön değiştirdiği söylenmektedir. Peki Neden? Aslında geçmişe bakacak olursak bu olay Türkiye ve Emperyalist güçler arası yaşanan kısır bir döngüden ibarettir. Cumhuriyetin kurulmasından bu güne birçok girişim olsa da sadece hatırlamak üzere yakın tarihteki olanlara bir bakalım 1980 darbesinden sonra Rölantide olsa taaki körfez savaşına kadar pata küt bir gidişat oldu ama Körfez savaşı çıktıktan sonra Merhum Özal tıpkı şimdiki gibi Emperyal güdümünden çıkıp bağımsızlık mücadelesi vermekte iken yine faiz lobicileri ve dış mihraklar vasıtasıyla dar boğaza itilmeye çalışıldı.1992 de ki Demirel hükümetinin de olayları çözememesinden mütevellit kriz büyüdü ve çiller hükümetinin meşhur 1994 de 5 Nisan kararları neticesinde bir kısım zengin oldu bir kısım iflas etti ama asıl olan TL deki değer kaybı olarak hanemize işlendi. Ve şuanda kuşatmasını yaşadığımız emperyal bankalar kazançlarına kazanç eklediler. Şu anda yaşanan olay tarihin tekerrüründen başka bir şey değildir. Ne zamanki bağımsızlık mücadelesi verilip millet nefes almaya başlasın, kendilerine bağımlı kılmak ve güdüm de tutmak adına bu oyunlar oynandı. Peki, şu an neler oluyor? Geçtiğimiz hafta bahsettiğim üzere düğmeye basıldı AB parlamentosu kararı çıktı, hatta ekonomik ambargo sesleri geliyor. Yani sen bana bağımlısın ben ne dersem o olacak yoksa sonuçlarına katlanırsın algısı oluşturulup kumandayı ellerinden düşürmeme gayretleri aşikâr. Bu savaş bayağıdır devam etmekte şimdiki yaşanan kur artışı ve dolaylı enflasyonun sebebi etki tepki olayıdır. Bilindiği üzere Avrupa ülkelerine hatırı sayılır bir ihracatımız vardır ama unutmamız gereken bir şey daha var sattığımızdan çok fazlasını da satın alıyoruz. Hatırlanırsa çok kısa bir zaman önce otomobil ÖTV lerin de az da olsa bir artış yaptık; artış yapılan otomobil gurubunun %90 lık gibi bir kısmını ithal ediyoruz. Dolayısı ile bu artış hemen ithalatta azalmaya sebep oldu bunun üzerine sen misin vergi artışı yapan dercesine hemen kurla oynayıp hesaplarını yine kendilerinin istediği seviyeye getirdiler. İçinde bulunduğumuz zamanda maalesef ki dışa bağımlılığımız aşikârdır. En baştan beri söylediğimiz şekliyle enerji bağımlılığı ve ithalattaki bağımlı olduğumuz ürün gurubu yani en başta otomobil ve elektronik gibi katma değeri yüksek olan şeyleri mutlaka ve mutlaka paramızın cebimizde kalması babında yerli olarak üretmemiz elzemdir. Reisin Dolarınızı TL ye çevirin talimatından sonra belli bir düşüş yaşansa da bu işin kalıcı olarak stabil olabilmesi için bahsettiğimiz şeylerin yapılması elzemdir. Zaten bu konuyla alakalı savunma sanayinde gözle görünür şekilde millileşme mevcut. Bunu sivil hayata taşıma gayreti olarak yerli otomobil projeleri ve birçok atılımı yapıldığı ve doğru yolda olduğumuzun resmi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu savaş Türkiye var oldukça devam edecektir. Önemli olan ise gerek fiziki gerekse bu tür ekonomik ve sosyolojik savaşlara karşı direncimizi artırmak için ilk önce sanayi anlamında millileşip sosyolojik dejenerasyon çalışmalarına tepkili olup özümüzü kaybetmememiz gerekliğidir. Bizler bu inanç çerçevesinde sonuna kadar elimizden geleni yapmaya gayret edeceğiz. Devlet bekası ve ülkemizi ilerletme adına milli duruşumuzu devam ettirmek ise tartışılmaz gerçeğimiz olmalıdır. Rabbim aziz devletimizi ve milletimizi korusun ve yüceltsin. Selam ve Saygıyla. Abdullah MARAŞLIGİL