Samimi olma; içten, candan ve riyâsız olma durumudur.

Bu değerler insani değerlerdir ve bu değerlere sahip olunmadan insanlar samimi ilişkiler kuramaz, mutlu da yaşayamazlar. Araştırmalar şunu göstermiştir ki; insanoğlu yaşadığı sürece iki şeyi elde etmek için mücadele ederler: Bunlar “sevilmek ve onaylanmak” isteğidir.

Bu iki duyguya sahip olmak için insanlar bazen yanlış da yapabilirler.

Karşıdan samimiyet bekleme ve onaylanma isteği duygusal bir ihtiyaçtır.

İnsan ilişkilerinde samimiyet, fedakârlık, sevgi-saygı, nezaket, kanaat… gibi kavramların “ete kemiğe bürünüp” ortaya çıkması çok önemlidir.

Bireysel ve toplumsal yapının arzu edilen şekilde olması için bu kavramlar son derece önemlidir. İlişkilerimizdeki bağı bu kavramlar üzerinden kuramadığımız sürece kaliteli ve uzun süreli ilişkiler beklemek beyhudedir.

Ben şahsen bunun son derece önemli olduğunu biliyorum, dikkat etmeye de çalışıyorum.

Ancak ilişki monologla değil diyalogla olduğundan tek taraflı dikkatin bir işe yaramayacağını, muhatabını yoracağını da biliyorum.

Kısmen Yaşayan birisiyimdir de…

Konumuz Her zamanki gibi Spor ve Spor’un etken Kökeni olan ASKF ve Gençlik ve Spor…

Benim Spor Camiasında yaşadığım olayları hatta ASKF ile yaşadığım Kısır Döngüyü herkes bilir.

Her şeyin üzerine bir sünger çeksem de yaşanmış olaylar her zaman zeytin yağı gibi su üzerine çıkacaktır.

Lakin hiç kimse yaptığı ile kalmaz, zaman her şeyin ilacıdır.

Her Neyse konumuz Samimiyet.

Bizi samimiyet kurtarabilir ancak!

Samimiyetimizi yitirdik biz.

Ayartıcı araçlara -güce, paraya, makama mevkiye ve bütün değerlerimizi çözücü, her şeyi çürütücü, ruhumuzu çölleştirici üstelik de geçici! “dünya”ya yenildik o yüzden.

İnansın ya da inanmasın, insanı insan yapan, insanca bir hayat sürdürmesini mümkün kılan itici güç, samimiyettir oysa.

Samimiyet nedir peki?

Samimiyet, hayatın ruhudur.

Büyük cihaddır samimiyet: Kişinin dünyaya çeki düzen vermeden önce kendine bakması, kendine çeki düzen vermesi, aksi takdirde dünyaya hiçbir şey veremeyeceği şuuruna ermesidir.

İnsan, hayatın dokusunu, kokusunu, görünür görünmez boyutlarını, bu ruhla kavrar, bu ruhla tadar; bu ruhu koruyabildiği ölçüde hayatı anlamlı bir şekilde yaşar...

Nerede n çıktı Bu Samimiyet Meselesi diyecek olursanız;

Birtakım Ziyaretler doğrultusunda Sporun Taban birliklerini oluşturan ASKF’yi ziyaret eden Kahramanmaraş Gençlik ve spor İl Müdürü Cemil Boz’un ziyarette ifade ettiği cümleler…

 Bu şehrin sporunu hep birlikte kalkındıracağız, istişare şart, ayrı ayrı hareket edersek şehrin sporunu bir adım ilerletemeyiz temennisiydi.

İstişareye, samimiyet ve birlikteliğe inandığını ifade eden bir İl Müdürü…

Şehrimize kısa sürede etnik yapısına kadar her alanını araştırıp öğrenen bir İl Müdürü.

 Samimiyetin Üç Temeli: Mesele, Mesuliyet Ve Sual

Samimiyet aynı anda üç temel üzerinden yükselir ve meyve verir.

İlk temel, mesele sahibi olmaktır. İl müdürü Cemil Boz’da Sahiplenme konumunda.

İkinci temel, meselesini hayata geçirecek bir mesuliyetle donanmasıdır insanın.

Ve son olarak da, sual sorabilmesidir.

Mesela dile getirdiği Merkez Spor Salonu Kabulü ve yaşanan kriz ortamının çözüme kavuşturması gibi sorun çözme ve samimi hareket etme…

Samimiyetin bu 3 temel unsuru önemli.

Bu üç temel, etle tırnak gibi iç içe geçmiştir.

Biri eksik olunca, bina çöker; insan sendeler, düşer; enkaza kurban gider...

O yüzden meselesi olmayan insanın mesuliyeti de olmaz.

Mesuliyeti olmayan, mesuliyetinin farkına varamayan insanın, sual sormasını beklemekse, olmayacak duaya âmin demektir.

Samimiyeti bir ağaca benzetirsek: Kökü, mesele; dalları, mesuliyet; meyvesi, sual’dir samimiyetin.

Samimiyetini yitiren, insanlığını da yitirir...

Samimiyetini yitiren insan, insanlığını da yitirir’di oysa. Bu kaçınılmaz.

Biz de araçları amaç hâline getirdik; amaçlarımızı yitirdik...

Siyaseti, gücü, parayı, makamı mevkiyi kutsadık...

Ve samimiyetimizi kaybettik...

Duvara toslamak üzereyiz...

Toparlanıp kendimize gelmeliyiz vakit geç olmadan.

Biz Amatör Spor Kulüpleri olarak her zaman ifade ettiğimiz ‘Biz Bir Aileyiz’ cümlesinde bütünleşir isek Aile içi eğitimin en önemli ayağı samimiyettir.

İnsanlar alış verişte de, konuşmada da, tavır ve davranışlarda da hep samimiyet ararlar. Samimiyet olmayan bir ilişkide kalbe ulaşmak mümkün değildir.

Eğitimin yeri beyin değil, kalptir.

O halde samimiyet yoksa eğitim de yoktur, böyle bir ortamda çocuk yetiştirmek de boşa gayrettir.

Çünkü samimiyetsizlik içten gelmeyen yapmacık tavırlardır.

Kişinin gerçek karakterini yansıtmaz ve bu tür tavırlar muhataplarının üzerinde de beklenilen etkiyi oluşturmaz.

Bu Doğrultuda Samimiyetle yaklaşan Kahramanmaraş Gençlik ve spor İl Müdürü Cemil Boz’un Samimiyetine bizde gönülden katılmalıyız.

Tek kurtuluş yolumuz budur, Samimiyet Kalbin aynası, taşa kesilmiş kalbin anahtarıdır.

Kalın Sağlıcakla…