Kahramanmaraş’ın Karayılan’ı kimdir?

Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde doğan Karayılan Molla Mehmet, babasının Ermeni çeteleri tarafından öldürülmesiyle başlayan mücadele yolculuğunu, vatan uğruna verdiği canla tamamladı. Peki, onu Anadolu’nun unutulmaz kahramanlarından biri yapan neydi? Genç yaşta yaşadığı kayıplar, cephede gösterdiği direnç, bölgesinde sağladığı adalet ve nihayetinde Fransızlara karşı verdiği mücadele… Karayılan’ın yaşamı, bir halk kahramanının nasıl doğduğunu gözler önüne seriyor.

Henüz 16 yaşındayken babası, Ermeni çeteciler tarafından öldürülen Molla Mehmet, bu olaydan sonra babasının lakabını alarak “Karayılan” ismiyle anılmaya başlandı. Peki, bu lakap sadece bir intikamın simgesi miydi? Hayır. Aynı zamanda onun cesareti, gözü pekliği ve direniş ruhunun sembolü hâline geldi. Kendi kendine okuma yazma öğrendi, imamlık yaptı, çevresinde adaletiyle tanındı. Her adımı, onu halkın gözünde sadece bir lider değil, bir umut figürüne dönüştürdü.

Fransız işgali başladığında Karayılan ne yaptı? Silaha mı sarıldı? Evet, ama daha fazlasını… Sahip olduğu 1600 baş hayvanı sattı, 500 altınlık geliriyle silah ve mühimmat aldı. Peki ya asker? Aşiretinden ve çevresinden 82 gönüllü topladı. Karabıyıklı mevkiinde Fransızlara ağır kayıplar verdirdi. Sadece cephede değil, Antep-Maraş hattında düşman takviyesini engelleyerek stratejik bir rol oynadı. Maraş’ın kurtuluşunda onun katkısı sadece silahla değil, akılla ve kararlılıkla sağlandı.

Maraş zaferinden sonra geri çekildi mi? Hayır. Mücadelesine Antep’te devam etti. Peki, ne zaman ve nasıl şehit düştü? 24 Mayıs 1920’de Sarımsaktepe’de göğüs göğse süren çatışmalarda Fransız birlikleriyle çarpışırken can verdi. O gün orada sadece bir savaşçı değil, bir milletin bağımsızlık iradesi hayatını kaybetti. Ancak Karayılan ölmedi; adı Anadolu’da bir direniş türküsüne dönüştü.

Aradan geçen yıllara rağmen Karayılan Molla Mehmet unutuldu mu? Hayır. Adı bugün hâlâ Kahramanmaraş’ta okullarda, caddelerde, anma programlarında yaşatılıyor. Onun mücadelesi, sadece bir dönemin kahramanlığı değil; nesilden nesile aktarılan bir vefa borcunun göstergesi. Peki, Karayılan’ı anlamak bize ne kazandırır? Belki de özgürlüğün ne kadar pahalı bir bedelle kazanıldığını bir kez daha hatırlatır.