Osmanlı Sarayının En Güçlü Kadını: Hürrem Sultan

Tarihe damga vuran kadın figürlerin başında gelen Hürrem Sultan’ın asıl kimliği hâlâ netleşmiş değil. Yüzyıllar geçmesine rağmen, onun hangi kökenden geldiği ve kimliği hakkında yürütülen tartışmalar canlılığını koruyor. Bazı kaynaklar, Hürrem’in Ukraynalı bir papazın kızı olduğunu savunurken, bazıları onu İtalyan kökenli bir soylu olarak tanımlıyor. "Rus cadısı" olarak anılması ise bu gizemin daha da büyümesine neden oluyor.


Saray Yolculuğu Nerede Başladı?

Hürrem Sultan’ın Osmanlı sarayına gelişiyle ilgili genel kanaat, onun bugünkü Ukrayna sınırları içerisinde yer alan Rogatin şehrinde doğduğu yönünde. O dönemde Lehistan Krallığı’na bağlı olan bu bölgede, Tatar akınlarında esir alındığı ve genç yaşta Osmanlı'ya getirildiği düşünülüyor. Ardından Manisa’da o dönem şehzade olan Kanuni Sultan Süleyman’ın yanına verildi ve burada saray içindeki yükselişi başladı.


Soyu İtalya’ya mı Dayanıyor?

Hürrem Sultan’ın kökenine dair Vatikan kaynaklarında yer aldığı iddia edilen bir belgeye göre, gerçek adının “Margherita” olduğu ve Siena’dan gelen bir İtalyan soylu aileye mensup olduğu öne sürülüyor. Ancak Osmanlı belgelerinde bu bilgiye rastlanmıyor. Konuya ilişkin açıklama yapan tarihçiler, bu iddianın doğruluğunun zayıf olduğunu ve eldeki kaynakların bunu doğrulamadığını ifade ediyor.


"Rus Cadısı" Söylemi Nereden Çıktı?

Dönemin yazılı belgelerinde ve şiirlerinde Hürrem Sultan için kullanılan “Rus cadısı” ifadesi, etnik bir tanım olmaktan çok coğrafi bir genellemenin sonucu. O dönem “Rus” kelimesi, kuzeyden gelen halkları kapsayan geniş bir anlam taşıyordu. Hürrem’in Ukrayna’dan gelmiş olması, bu şekilde adlandırılmasına neden olmuş olabilir.


Avrupa'da Farklı İsimlerle Anıldı

Hürrem Sultan, Batı kaynaklarında farklı isimlerle kayıtlara geçti: Roxelana, Roksana, La Rossa, Roza, Rozanna… Bu çeşitlilik onun Avrupa tarihindeki etkisinin ne kadar geniş olduğunu gösteriyor. Osmanlı kaynaklarında ise “Haseki Hürrem Sultan” olarak anılıyor. Hürrem adı Farsça kökenli olup, “neşeli” anlamına geliyor.


Haremden Devletin Kalbine: Hürrem’in Siyasi Gücü

Kanuni Sultan Süleyman’la yaptığı evlilik, Hürrem Sultan’ın sadece haremde değil, saray siyasetinde de söz sahibi olmasını sağladı. Oğulları ve damadı Rüstem Paşa ile birlikte devlet işlerine yön verdiği, hatta Şehzade Mustafa’nın idamında etkili olduğu ileri sürülüyor.


Mirasını Şehirlere Taşıdı

Siyasi nüfuzunun yanında, hayırsever kişiliğiyle de iz bırakan Hürrem Sultan; Kudüs ve İstanbul başta olmak üzere birçok şehirde vakıflar kurdu, imaretler yaptırdı. Özellikle İstanbul’daki Haseki Külliyesi, onun kalıcı eserlerinden biri olarak öne çıkıyor ve bulunduğu semte adını veriyor.

Kütahya'da son 1,5 ayda yaklaşık 1250 sarsıntı kaydedildi
Kütahya'da son 1,5 ayda yaklaşık 1250 sarsıntı kaydedildi
İçeriği Görüntüle

Tarihte İz Bırakan Bir Kadın Figürü

Modern dönemde dahi Hürrem Sultan’ın etnik kökeni tartışma konusu olmaya devam ediyor. 2019’da Ukrayna’nın Ankara Büyükelçiliği, türbesindeki “Rus asıllı” ifadesinin kaldırılmasını talep etti ve bu ifade “Ukrayna kökenli” olarak değiştirildi.


Hürrem Sultan’ın Kimliği Hâlâ Netleşmedi

Aradan geçen 500 yıla rağmen Hürrem Sultan’ın gerçek kimliğiyle ilgili farklı görüşler, iddialar ve belgeler tartışılmaya devam ediyor. Ancak kesin olan bir şey var ki, Hürrem Sultan sadece bir sultan değil; Osmanlı tarihine yön vermiş güçlü ve etkili bir kadın olarak hafızalara kazındı.

Editör: Yaşar Onur TÜRKÖN