Diz Kireçlenmesi Sinsi ve Tehlikeli Bir Süreç Olabilir
Türkiye’de özellikle 50 yaş üzerindeki bireylerde sıkça görülen diz kireçlenmesi (osteoartrit), yaşam kalitesini sessizce düşüren bir halk sağlığı sorunu haline geliyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Özgür Oktay Nar, bu hastalığın yalnızca yaşlanmanın bir sonucu olmadığını belirterek, genç yaşta geçirilen diz travmaları, fazla kilo ve genetik faktörlerin de hastalığı tetikleyebileceğini ifade etti.

"Geçici Yorgunluk" Sanılan Ağrılar, İlerlemiş Osteoartrit Olabilir
Diz osteoartritinin eklem kıkırdağının zamanla aşınıp yapısının bozulmasıyla ortaya çıktığını kaydeden Dr. Nar, “Hastalık genellikle sinsi ilerler ve çoğu zaman fark edilmez. Dizde ağrı, sertlik, şişlik ve hareket kısıtlılığı en yaygın belirtilerdir” dedi.
Özellikle merdiven çıkarken veya çömelme esnasında şiddetlenen diz ağrılarının dikkate alınması gerektiğini söyleyen Dr. Nar, birçok hastanın bu tür belirtileri yaşlılığa ya da günlük yorgunluğa bağlayarak önemsemediğini, bu durumun hastalığın ilerlemesine neden olduğunu aktardı.
Erken Tanı Hayati Önem Taşıyor
Dr. Nar, diz osteoartritinde uygulanacak tedavi yöntemlerinin hastalığın evresine göre şekillendiğini ifade ederek şunları söyledi:
“Erken evrede ilaç tedavisi, egzersiz programları ve kilo kontrolü ile semptomlar büyük ölçüde hafifletilebilir. Ancak ilerlemiş vakalarda eklem içi enjeksiyonlar ve protez cerrahisi gibi girişimsel yöntemler gündeme gelir.”
Hareketsiz Yaşam Tarzı ve Obezite, Risk Faktörlerini Artırıyor
Modern yaşamın getirdiği hareketsizlik, masa başı işler ve fast food temelli beslenme biçimlerinin osteoartrit riskini ciddi şekilde artırdığını vurgulayan Dr. Nar, diz sağlığını korumak adına şu önerilerde bulundu:
· Düzenli egzersiz ile diz çevresindeki kasların güçlendirilmesi
· İdeal kilonun korunması ile diz eklemlerine binen yükün azaltılması
· Sağlıklı yaşam tarzı ve bilinçli hareket alışkanlıklarının kazandırılması
Uzman Uyarıyor: Sessiz İlerliyor, Ama Hayatı Sessizce Kısıtlıyor
Diz kireçlenmesi her ne kadar toplumda yaşlılara özgü bir hastalık gibi algılansa da, aslında her yaştan bireyi etkileyebilen ve erken müdahaleyle kontrol altına alınabilen bir rahatsızlık. Bu nedenle diz ağrısı yaşayanların geç kalmadan ortopedi uzmanlarına başvurması büyük önem taşıyor.





