Yetenek Açığı Küresel Bir Sorun: Türkiye'nin Durumu
Bu oran, 2014’teki yüzde 36’lık seviyeden ciddi bir artış gösterdi. ManpowerGroup tarafından 42 ülkede gerçekleştirilen 2025 Küresel Yetenek Açığı Araştırması, iş dünyasında nitelikli eleman bulma konusunda ciddi sıkıntılar yaşandığını gözler önüne seriyor.
Türkiye, Küresel Yetenek Açığındaki Yeri
Araştırmanın sonuçları, Türkiye’nin yetenek açığı konusunda 42 ülke arasında 21. sırada yer aldığını gösteriyor. 2024 yılında aynı seviyede kalırken, 2023 yılına kıyasla bu oran artmış durumda. Küresel çapta Almanya, yüzde 86’lık oranla en fazla zorluk çeken ülke olurken, Türkiye’nin komşusu olan İsrail ve Portekiz de bu konuda üst sıralarda yer alıyor. Amerika Birleşik Devletleri ise yüzde 71 ile daha düşük bir seviyede yer alıyor.
Bu küresel sorunun etkileri, yalnızca firmaları değil, ülkelerin ekonomik büyümelerini de doğrudan etkiliyor. Türkiye’de özellikle sağlık & yaşam bilimleri sektörü, yüzde 85’lik yetenek açığıyla en büyük sıkıntıyı yaşayan alan olarak dikkat çekiyor.
Sektörel Bazda Yetenek Açığı
Türkiye’de sektörlere göre yetenek açığına bakıldığında, sağlık & yaşam bilimleri, yüzde 85’lik oranla en fazla nitelikli iş gücüne ihtiyaç duyulan sektör olarak ön plana çıkıyor. Diğer sektörler ise sırasıyla şu şekilde:
-
Finans ve Gayrimenkul: Yüzde 80
-
Tüketim Ürünleri ve Hizmetleri: Yüzde 78
-
Bilgi Teknolojileri: Yüzde 75
-
Endüstriyel Ürünler ve Malzemeler: Yüzde 74
-
Enerji ve Altyapı Hizmetleri: Yüzde 73
Bu oranlar, işverenlerin sektörel bazda karşılaştıkları yetenek açığını ortaya koyuyor ve bu durum, büyüyen ve değişen endüstrilerde nitelikli iş gücüne olan ihtiyacın arttığını gösteriyor.
Şirket Büyüklüğüne Göre Yetenek Açığı
İş gücü açığı, şirket büyüklüğüne göre de değişiyor. Türkiye’de, çalışan sayısı 1.000-4.999 olan şirketler, yüzde 80 ile en yüksek yetenek açığına sahip. Onları, 250-999 çalışanı olan şirketler takip ediyor. Küçük ve orta ölçekli işletmeler ise genellikle daha az zorluk yaşamakta. Çalışan sayısı 50-249 olan şirketler, yüzde 74 ile en az yetenek açığı yaşayan grubu oluşturuyor.
Yetenek Açığının Etkileri ve Çözüm Önerileri
ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Feyza Narlı, nitelikli iş gücüne erişim zorluklarının her geçen yıl arttığını ve Türkiye’de sağlık & yaşam bilimleri gibi kritik sektörlerde bu sorunun daha da belirginleştiğini vurguladı. Narlı, şirketlerin büyüdükçe daha kompleks hale gelen organizasyon yapıları ve bu yapıların nitelikli aday bulmayı zorlaştırdığını belirterek şu önerileri sundu:
-
İşe alım süreçlerini esnek hale getirmek: Firmalar, daha geniş aday havuzlarına ulaşabilmek için işe alım süreçlerini hızlandırmalı ve daha esnek hale getirmelidir.
-
Eğitim ve gelişim programlarına yatırım yapmak: Yetenek açığını kapatmanın en etkili yollarından biri, mevcut çalışanları eğitmek ve gelişimlerine katkı sağlamaktır.
-
Kapsayıcı iş ortamları yaratmak: Çalışan bağlılığını artıran stratejiler geliştirmek, nitelikli iş gücünü elde tutmada önemli bir rol oynar.
-
Dijital becerileri önceliklendirmek: Dijitalleşmenin arttığı dünyada, dijital becerilere sahip çalışanlar her geçen yıl daha fazla talep görüyor. Bu sebeple, iş gücünün dijital becerilerini artırmak önemlidir.
Sonuç olarak, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu yetenek açığı, sadece şirketlerin büyümesini engellemekle kalmayacak, aynı zamanda ülke ekonomisinin sürdürülebilir büyümesini de olumsuz yönde etkileyecektir. Bu nedenle, işverenler, yetenek bulma ve geliştirme konusunda stratejilerinde hızlı bir şekilde değişiklik yapmalı, iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına yanıt verecek çözümler üretmelidir.
4 işverenden 3'ü nitelikli yetenek bulmakta zorlanıyor
2025 yılı itibarıyla dünya genelindeki işverenlerin yüzde 74'ü ihtiyaç duydukları nitelikli yetenekleri bulmakta zorlandıklarını belirtirken bu oran Türkiye'de yüzde 76 oldu. Sektörlere göre yetenek açığına bakıldığında ise Türkiye'de yüzde 85 ile sağlık & yaşam bilimleri en fazla yeteneğe ihtiyaç duyulan alan oldu. ManpowerGroup tarafından 42 ülkede 40 bin 413 işverenle gerçekleştirilen 2025 Küresel Yetenek Açığı Araştırması'na göre, dünya genelindeki işverenlerin yüzde 74'ü ihtiyaç duydukları nitelikli yetenekleri bulmakta zorlandıklarını belirtiyor.
Bu oran, 2014'teki yüzde 36'lık seviyeye kıyasla iki katına çıkarak ciddi bir küresel soruna işaret ediyor. Yetenek açığının yüzde 76 olarak ölçüldüğü Türkiye, 42 ülke içerisinde 21. sırada yer aldı. Türkiye'nin yetenek açığı 2024 yılında yine yüzde 76 seviyesinde iken 2023 yılında bu oran yüzde 72 idi.
Küresel çapta yüzde 86 ile Almanya işverenlerin vasıflı yeteneklere ulaşmada en çok zorluk çeken ülke olurken bu ülkeyi yüzde 85 ile İsrail ve yüzde 84 ile Portekiz takip etti. İtalya'nın yüzde 78 ile 13., Fransa'nın yüzde 76 ile 17., Çin'in yüzde 74 ile 25. ve ABD'nin yüzde 71 ile 29. sırada yer aldığı listeye göre yüzde 53 ile Porto Riko işverenlerin boş pozisyonları doldurmakta en az zorlanan ülke oldu. Bu ülkeyi her biri yüzde 59'luk oran ile Kolombiya ve Polonya takip etti.
Sektörlere göre yetenek açığına bakıldığında ise Türkiye'de yüzde 85 ile sağlık & yaşam bilimleri en fazla yeteneğe ihtiyaç duyulan sektör oldu. Diğer sektörlerde ise yetenek açığı oranları sırasıyla şu şekilde: Finans ve gayrimenkul yüzde 80, tüketim ürünleri & hizmetleri yüzde 78, bilgi teknolojileri yüzde 75, endüstriyel ürünler ve malzemeler yüzde 74, enerji ve altyapı hizmetleri yüzde 73, taşımacılık ve lojistik & otomotiv yüzde 71 ve iletişim hizmetleri yüzde 68.
EN AZ YETENEK AÇIĞI ÇALIŞAN SAYISI 50-249 OLAN ŞİRKETLERDE
Küresel çapta yüzde 86 ile Almanya işverenlerin vasıflı yeteneklere ulaşmada en çok zorluk çeken ülke olurken bu ülkeyi yüzde 85 ile İsrail ve yüzde 84 ile Portekiz takip etti. İtalya'nın yüzde 78 ile 13., Fransa'nın yüzde 76 ile 17., Çin'in yüzde 74 ile 25. ve ABD'nin yüzde 71 ile 29. sırada yer aldığı listeye göre yüzde 53 ile Porto Riko işverenlerin boş pozisyonları doldurmakta en az zorlanan ülke oldu. Bu ülkeyi her biri yüzde 59'luk oran ile Kolombiya ve Polonya takip etti.
Sektörlere göre yetenek açığına bakıldığında ise Türkiye'de yüzde 85 ile sağlık & yaşam bilimleri en fazla yeteneğe ihtiyaç duyulan sektör oldu. Diğer sektörlerde ise yetenek açığı oranları sırasıyla şu şekilde: Finans ve gayrimenkul yüzde 80, tüketim ürünleri & hizmetleri yüzde 78, bilgi teknolojileri yüzde 75, endüstriyel ürünler ve malzemeler yüzde 74, enerji ve altyapı hizmetleri yüzde 73, taşımacılık ve lojistik & otomotiv yüzde 71 ve iletişim hizmetleri yüzde 68.
EN AZ YETENEK AÇIĞI ÇALIŞAN SAYISI 50-249 OLAN ŞİRKETLERDE
Şirket büyüklüğüne göre yetenek açıklarına bakıldığında ise ülkemizde ilk sırada yüzde 80 ile ilk sırada çalışan sayısı 1.000-4.999 olan şirketler yer aldı. Bunu yüzde 78 ile çalışan sayısı 250-999 olan şirketler izledi. Sonrasında yüzde 77 ile çalışan sayıları 10-49, yüzde 76 ile çalışan sayısı 5 binden fazla, yüzde 75 ile çalışan sayısı 10'dan az olan şirketler yer aldı. Çalışan sayısı 50-249 olan şirketler yüzde 74 ile en az yetenek açığı yaşayan şirketler oldu.
EN ÇOK NİTELİKLİ İŞ GÜCÜ ARANAN ALANLAR ARASINDA ÜRETİM İLK SIRADA
EN ÇOK NİTELİKLİ İŞ GÜCÜ ARANAN ALANLAR ARASINDA ÜRETİM İLK SIRADA
Araştırma, Türkiye'de yetenek açığının özellikle belirli sektörlerde yoğunlaştığını ortaya koyuyor. En çok nitelikli iş gücü aranan alanlar arasında yüzde 30 ile üretim ilk sırada yer alırken bunu her biri yüzde 27'lik oranla mühendislik ve satış & pazarlama alanları izledi. Operasyon & lojistik ile idari işler & ofis destek alanları yüzde 20 ile, dördüncü ve beşinci sıralarda yer aldı. Bu alanların ardından yüzde 19 ile sürdürülebilirlik ve çevre, yüzde 18 ile IT & data, yine her biri yüzde 12'lik oranlarla İK ve ön ofis & müşteri hizmetleri alanları geldi. Son sırada ise yüzde 7 ile ESG/danışmanlık, risk yönetimi ve yönetişim alanı bulunuyor.

ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Feyza Narlı, araştırmada ortaya konulan verilerin nitelikli iş gücüne erişimde yaşanan küresel zorlukların her geçen yıl daha da arttığını gösterdiğini belirterek, "Türkiye'de yetenek açığının yüzde 76 seviyesine ulaşması, iş dünyasının en kritik meselelerinden biri haline gelirken özellikle sağlık & yaşam bilimleri sektöründe yüzde 85'e varan oranlar konunun ciddiyetini ortaya koyuyor. Bu durum yalnızca şirketlerin büyüme hedeflerini değil, aynı zamanda ülke ekonomisinin sürdürülebilir büyümesini de doğrudan etkiliyor. Diğer yandan şirketler büyüdükçe daha kompleks organizasyonlar ortaya çıkıyor ve bu da nitelikli adaylara erişimi zorlaştırıyor. Bu noktada kurumların işe alım süreçlerini daha esnek hale getirmeleri, eğitim ve yetenek geliştirme programlarına yatırım yapmaları büyük önem taşıyor. Aynı zamanda kapsayıcı iş ortamları yaratmak, çalışan bağlılığını artıran stratejiler geliştirmek ve dijital becerileri önceliklendirmek de yetenek açığını kapatmada kilit rol oynuyor. ManpowerGroup olarak kurumlara, bu zorlukların üstesinden gelebilmeleri için yenilikçi çözümler sunmaya ve iş ortaklarımıza aradıkları nitelikli yetenekleri bulabilmeleri için yardım etmeye devam edeceğiz.” diye konuştu.
Kaynak: İGF