Zeka gelişiminde doğum ayı etkisi: ABD’de yapılan araştırma tartışma yarattı

Amerika Birleşik Devletleri'nde gerçekleştirilen geniş kapsamlı bir akademik çalışmada, çocukların zeka seviyeleri ile doğum ayları arasındaki ilişki mercek altına alındı. 6 ila 15 yaş arasındaki bir milyondan fazla öğrencinin akademik başarıları temel alınarak yapılan analizde, Eylül ayında doğan çocukların yaşıtlarına göre belirgin şekilde daha yüksek zeka seviyesine sahip olduğu tespit edildi.

ABD Ulusal Ekonomik Araştırma Bürosu’nun öncülüğünde gerçekleştirilen araştırma, yalnızca eğitim çevrelerinde değil, toplum genelinde de geniş yankı uyandırdı.

Notlar incelendi, doğum tarihleri ile başarı karşılaştırıldı

Araştırmacılar, geçmiş yıllara ait öğrenci notlarını detaylı bir şekilde inceledi. Hedef kitlenin 6-15 yaş grubundaki çocuklardan oluşması, eğitim sistemindeki gelişimsel farklılıkları daha net bir şekilde ortaya koymayı amaçladı.

Uzmanlar, öğrenci başarılarını analiz ederken çocukların doğum tarihleri ile bu başarılar arasındaki ilişkiyi inceleyerek doğum aylarının potansiyel etkilerini değerlendirdi. Veriler ışığında hazırlanan rapor, eğitim dünyasında ezber bozan yeni bir tartışma başlattı.

Eylül ayı doğumlular neden önde?

Elde edilen bulgulara göre, Eylül ayında doğan çocuklar, genel ortalamanın üzerinde bir akademik başarıya imza atıyor. Bu bulgunun şaşırtıcı olduğu kadar önemli sonuçlar doğurabileceği ifade ediliyor.

Araştırmanın dikkat çeken yönlerinden biri ise bu farkın doğrudan zeka seviyesiyle değil, dolaylı bir faktör olan okul başlangıç yaşıyla ilişkilendirilmesi. ABD’de çocuklar genellikle 6 yaşında ilkokula başlıyor. Bu nedenle Eylül ayında doğan çocuklar, sınıf arkadaşlarına kıyasla birkaç ay daha büyük olarak eğitime başlıyor.

Uzmanlardan açıklama: Zeka farkı değil, gelişim avantajı

ABD Ulusal Ekonomik Araştırma Bürosu tarafından yapılan açıklamada, Eylül-Aralık ayları arasında doğan çocukların, yaz aylarında doğanlara kıyasla okula başladıklarında daha olgun bir bilişsel seviyede oldukları belirtildi. Yetkililer, bu gelişimsel farkın okul hayatında avantaj sağladığını, ancak bunun kalıcı bir zeka üstünlüğü anlamına gelmediğini vurguladı.

Bürodan yapılan açıklamada, "Çocukların gelişim hızları ay ay değişebilir. Okula birkaç ay daha büyük başlamak, başlangıç seviyesinde belirli bir avantaj sağlayabilir ancak bu fark zamanla kapanır" ifadelerine yer verildi.

Pedagoglar: Eğitim sistemlerinde yaş farkı dikkate alınmalı

Pedagoglar ve çocuk gelişimi uzmanları, bu bulgunun eğitim politikaları açısından önemli sonuçlar doğurabileceğini belirtti. Uzmanlara göre, erken yaşlarda birkaç aylık farkın bile çocukların bilişsel ve sosyal gelişiminde etkili olabileceği göz önünde bulundurularak, eğitim sistemlerinde yaş aralığına dayalı düzenlemelerin gözden geçirilmesi gerekiyor.

Toplumsal etkiler ve yeni tartışmalar gündemde

Araştırma sonrası eğitim alanında yeni bir tartışma başlarken, bazı aileler çocuklarını okula başlatma zamanlamasını yeniden değerlendirmeye başladı. Özellikle Eylül doğumlu çocukların uzun vadede akademik başarılarının yüksek olması, veliler arasında "doğum tarihi planlaması" gibi sosyal eğilimleri de gündeme getirdi.

Uzmanlar ise bu tür kararların çocukların bireysel gelişimlerine göre verilmesi gerektiğini, yalnızca istatistiksel bulgulara dayanarak yönlendirme yapılmasının sakıncalı olabileceğini belirtiyor.

Muhabir: Serpil KARA