3 Kasım 1839’da İstanbul Gülhane Parkı’nda Mustafa Reşit Paşa tarafından Tanzimat Fermanının ilan edilmesiyle sanatçılar, yapıtlarında sosyal konulara değinerek eserlerini çıkarmışlardır. Özellikle de Şinasi tarafından 1860’ta ilk özel Türk gazetesinin (Tercüman-ı Ahval) çıkarılmasıyla Tanzimat edebiyatı başlamış oldu. Bu dönemde edebiyatımızda birçok yenilik olmuş, sanatçılar Batı’dan alınan yeni türlerle (makale, deneme, tiyatro, öykü, roman…) yapıtlar vermeye başlamışlardır.

Tanzimat dönemi, biçim ve içerik özellikleri bakımından ikiye ayrılır.

TANZİMAT I. DÖNEM EDEBİYATI ÖZELLİKLERİ

  • Sanat toplum için anlayışını benimsemişlerdir.
  • Klasisizm (roman…) ve Romantizm (şiir) akımının etkisi görülür. 
  • Bu dönemde roman, öykü, tiyatro, makale, deneme, eleştiri, fıkra gibi yazı türleri edebiyatımıza girmiştir.
  • Sanatçılar Fransız edebiyatını örnek almışlardır.
  • Bu dönem sanatçıları, edebiyatın yanında siyasetle de ilgilenmişler ve devlet adamı kimliğiyle ön plana çıkmışlardır.
  • Dilde sadeleşmeyi savunmuşlardır ancak başarılı olamamışlardır.
  • Divan edebiyatını eleştirmişler fakat aruzu kullanmaktan da vazgeçememişlerdir.
  • Hem hece hem de aruz ölçüsünü kullanmışlardır.
  • Tanzimat II. dönem ve Divan edebiyatına nazaran dili oldukça sadedir.
  • Şiirde estetik değil; içerik ön plana çıkmıştır.
  • Edebiyatı bir araç olarak kullanmışlardır topluma fikirlerini yaymak için.
  • Şiirde bulunmayan yeni kavramlara yer vermişlerdir: adalet, eşitlik, hürriyet, özgürlük gibi…
  • Parça güzelliği yerine bütün güzelliğine önem vermişlerdir.
  • Şiirlere başlıklar verilmiştir.
  • Kafiye kulak için anlayışını benimsemişlerdir.
  • Öykü ve roman türleri teknik bakımdan kusurludur.
  • Türlerinin ilk olmaları yönüyle beklenmedik tesadüflere sıkça yer verilir, olay akışı kesilerek okuyucuya bilgiler verilir.
  • Romanlarda, cariyelik kurumunun kötülüğü ve yanlış Batılılaşma işlenmiştir.
  • Kişiler bütün yönüyle ele alınır, iyiler her zaman ödüllendirilir; kötüler ise cezalandırılır.
  • Mekan olarak İstanbul ve İstanbul’un seçkin mekanları ele alınır.
  • Konular günlük hayattan ve tarihten alınır, uzun tasvirler yapılır.
  • Türk edebiyatı romanla ilk defa Yusuf Kamil Paşa’nın Fenelon’dan çevirdiği Telemak tercümesiyle karşılaşır.
  • İlk yerli roman ise 1872 yılında Şemsettin Sami tarafından Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat adlı romandır.
  • İlk hikaye ise Ahmet Mithat Efendi tarafından yazılan Letaif-i Rivayat adlı eseridir.
  • Batılı anlamda ilk öykü kitabı ise Samipaşazade Sezai’nin Küçük Şeyler adlı yapıtıdır.
  • Yayımlanan ilk tiyatro eseri Şinasi’nin Şair Evlenmesi’dir.
  • Sahnelenen ilk tiyatro eseri Namık Kemal’in Vatan yahut Silistre adlı eseridir.
  • Edebiyatımızda ilk resmi gazete 1831’de çıkarılan Takvim-i Vakayi’dir.
  • Yarı resmi gazete 1840’ta İngiliz W.Churchill tarafından çıkarılan Ceride-i Havadis’tir.
  • İlk özel gazete 1860 yılında Şinasi ile Agah Efendi’nin çıkardıkları Tercüman-ı Ahval’dir.
  • 1862’de ise Şinasi tek başına Tasvir-i Efkar gazetesini çıkarır.
  • Ahmet Mithat Efendi Tercüman-ı Hakikat, Devir, Bedir gibi gazeteleri çıkarır.
  • Muhbir, Hürriyet, Basiret, İbret gibi gazeteler de çıkarılır.
  • Sanatçılar:

ŞİNASİ 

  • İlk özel gazeteyi çıkarmıştır (Tercümanı Ahval) Agah Efendi’yle.
  • İlk makaleyi yazmıştır (Tercümanı Ahval Mukaddimesi).
  • İlk tiyatroyu yayımlamıştır (Şair Evlenmesi).
  • İlk defa noktalama işaretlerini kullanmıştır yapıtlarda.
  • İlk şiir çevirilerini yapmıştır Fransızca’dan
  • Tanzimat edebiyatı Şinasi ile başlar.
  • Halk, vatan, millet kavramlarını ilk o kullanır.
  • Parça güzelliği anlayışı yerine bütün güzelliği, konu birliği görüşünü savunur.
  • Dilde sadeleşmeyi savunur.
  • Şiirleri yalın ve akıcıdır.
  • Klasisizm akımını benimser.
  • Eserleri: Şair Evlenmesi (tiyatro); Müntehabat-ı Eş’ar (şiirlerinden seçmeler); Durub-u Emsal-i Osmaniye (atasözü derlemesi);Tercüme-i Manzume (çeviri şiirler); Tasvir-i Efkar, Tercüman-ı Ahval (gazete); Divan-ı Şinasi (şiir kitabı).

ZİYA PAŞA 

  • Yenilikçi düşünceye sahip olsa da Divan şiiri geleneğinden bir türlü kopamaz.
  • Heceyle yazdığı Zafer-name dışında daima aruzu kullanmıştır.
  • Terkib-i Bent ve Terci-i Bent’leriyle tanınır.
  • Asıl ününü sosyal konularda yazdığı hicivleriyle elde edilir.
  • Halk dilinin yazı dili olmasını, halk şiirimizin değerlendirilmesini isteyen Şiir ve İnşa makalesiyle Tanzimat edebiyatçıların ideallerine katılmıştır.
  • Eserleri: Zafer-name (hiciv); Terkib-i Bent, Terci-i Bent (şiir); Harabat (Divan şiiri antolojisi); Rüya (röportaj-eleştiri); Defter-i Amal (anı); Eş’ar-ı Ziya (şiir kitabı); Engizisyon Tarihi, Endülüs Tarihi, Emil, Tartuffe (çeviri).