Uzun vadeli bakım, çoğu kişi için gündemde olmayan ama ilerleyen yaşlarda kritik bir konu olarak öne çıkıyor. Medicare ve Medicaid verilerine göre, 65 yaş üstü insanların en az %70’i hayatlarının bir döneminde bir tür uzun süreli bakım hizmetine ihtiyaç duyacak. Ne var ki, çoğu kişi bu konuda hazırlıklı değil.
Uzmanlar, Medicare’in yalnızca hastanede en az üç gün kalan hastalar için nitelikli huzurevi bakımı sağladığını, Medicaid’in ise gelir ve varlık koşullarına bağlı olduğunu belirtiyor. Özel sağlık sigortalarının büyük çoğunluğu ise gözetim veya kişisel bakım hizmetlerini kapsamayabiliyor. Dolayısıyla erken planlama, hem finansal hem de duygusal istikrar için hayati önem taşıyor.
Bu konuda ünlü aktör Rob Lowe, deneyimlerini paylaşarak farkındalık yaratıyor. Lowe, babasına 50 yaşında lenfoma teşhisi konduğu ve annesi hastalandığında yaşadıklarını örnek gösteriyor. O ve kardeşleri, sevdiklerine bakabilmek için işlerinden izin aldı. Lowe, “Uzun vadeli bakım planlaması sessiz kalınırsa, hazırlıksız yakalanmak anlamına gelir. Konuşmak zor ama gerekli” diyor.
Uzmanlar, ailelerin bu konuda adım atmaları için bazı pratik öneriler sunuyor:
-
Açık olun: Konuyu gündeme getirin ve diğer aile üyelerinin görüşlerini sorun.
-
Düşünün: Sevdiklerinizin geçmişini, değerlerini ve beklentilerini öğrenin.
-
Başkasının deneyimini paylaşın: Tanıdığınız birinin bakım sürecini örnek olarak konuşmak, tartışmayı başlatabilir.
-
Bilgi paylaşın: Makale, bağlantı veya istatistikler sunarak konuyu somutlaştırın.
-
Tavsiye isteyin: Planlarınızı paylaşın ve onların görüşlerini alın.
-
Fırsatı değerlendirin: Konu açıldığında, örnekler üzerinden neler hissettiklerini sorun.
-
Yazın: Endişelerinizi ve görüşmek istediğiniz konuları yazılı olarak aktarın.
-
Yardım alın: Aile üyelerinden biriyle konuşmak daha rahat olabilir, süreci paylaştırın.
Uzmanlar, bu adımların aile içinde sağlıklı ve yapıcı bir tartışma ortamı oluşturduğunu, uzun vadeli bakım planlarının hem kişisel hem de finansal güvence sağladığını vurguluyor.
