Maya Portakal Bitargil kimdir, ne iş yapıyor, ailesi kimdir?

Sanatla iç içe geçmiş bir ailenin yeni kuşak temsilcisi olan Maya Portakal Bitargil, Türkiye’nin kültür ve sanat sahnesine entelektüel bir katkı sunan sayılı isimlerden biri. Katıldığı sergiler, yürüttüğü projeler ve sanatla toplumu buluşturma çabalarıyla öne çıkan Portakal, yalnızca bir aile mirasını devam ettirmekle kalmıyor; aynı zamanda çağdaş sanatla toplumu entegre eden önemli bir rol üstleniyor.

Maya Portakal, Türkiye’nin sanat alanındaki en köklü ailelerinden biri olan Portakal ailesinin üçüncü kuşak temsilcisi olarak öne çıkıyor. Raffi Portakal’ın kızı, Zuhal Hanım’ın evladı olan Maya Portakal, küçük yaşlardan itibaren sanatın merkezinde büyüdü. Paris’te aldığı sanat tarihi eğitimi ile akademik yönünü güçlendiren Portakal, sanata hem duygusal hem de bilimsel bir bakış açısıyla yaklaşıyor.

Kendini sanatı halka ulaştırmaya adayan Portakal, bu yolun zaman zaman zorlu ve yoğun tempolu olduğunu belirtse de, bu geleneği sürdürüyor olmaktan gurur duyduğunu dile getiriyor.

Portakal ailesinin sanatla olan ilişkisi, Maya Portakal’la başlamadı. Aile kökleri, 1883 doğumlu Yervant Portakal’a kadar uzanıyor. Yervant Portakal, Osmanlı döneminde 30’dan fazla müzayede düzenleyerek Türkiye’de modern müzayedeciliğin öncüsü oldu. Onun ardından bayrağı Aret Portakal devraldı. Ailenin bugünkü lideri olan Raffi Portakal, bu mirası 20. yüzyılın sonlarına taşıdı.

Raffi Portakal, yalnızca bir antika uzmanı değil, aynı zamanda Türkiye'nin sanat hafızasını şekillendiren önemli bir iş insanı olarak biliniyor. Bu derin sanat geçmişi, Maya Portakal Bitargil'in çalışmalarında da hissediliyor.

Maya Portakal yalnızca müzayedelerle değil; aynı zamanda sanatı topluma yayma amacıyla yürüttüğü sosyal ve kültürel projelerle de dikkat çekiyor. Sergi küratörlüğü, kültür etkinlikleri, sanat koleksiyonları yönetimi gibi birçok alanda etkin bir rol oynayan Portakal, özellikle çağdaş sanatla halk arasında bir entelektüel bağ kurma gayesi taşıyor.

Sanatı daha erişilebilir ve kamusal kılma anlayışıyla hareket eden Portakal, “elit bir alan değil, yaşayan bir ifade biçimi” olarak sanatın yaygınlaşmasına katkı sunuyor.

Portakal ailesi, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan zengin bir geçmişe sahip. Raffi Portakal’ın anne tarafı 1915 tehciri sürecinde zorlu zamanlar yaşamış; dedesi Boghos Ağa, çocuklarını kurtarabilmek için farklı ailelere emanet etmek zorunda kalmıştır. 6-7 Eylül Olayları’nda da zarar gören aile, Beyoğlu’ndaki iş yerlerinin tahrip edilmesi üzerine bir süre Brezilya’ya gitmiş, ardından Türkiye’ye dönerek hayatlarına yeniden başlamıştır.

Bu köklü geçmiş, Maya Portakal’ın hem kişisel hem kültürel kimliğini şekillendirmede önemli bir yer tutmaktadır.

Maya Portakal Bitargil, sadece sanat dünyasında değil, aynı zamanda iş dünyasında da güçlü bir kadın figürü olarak konumlanıyor. Babası Raffi Portakal’a duyduğu saygı ve yakın ilişki, onu bu mirası daha ileriye taşımaya motive eden önemli bir unsur. Mükemmeliyetçi yapısı ve sanata olan tutkusu, onu kendi kuşağının en dikkat çeken sanat profesyonellerinden biri haline getiriyor.