Türkiye’de eşyalı kiralık evlerin yaygınlaşması, kiracı–ev sahibi ilişkilerinde yeni tartışmaları beraberinde getirdi. Son dönemde özellikle evden çıkışlarda, kiracılardan “beyaz eşya çalışır raporu” talep edilmesi dikkat çekiyor. Bu uygulama, sektörde ilk kez gündeme geldi ve tartışmalara yol açtı.
Uzman Görüşü
Uzmanlar, rapor taleplerinin sektörde alışılmış bir yöntem olmadığını belirterek, özellikle kısa süreli kiralamaların yoğun olduğu bölgelerde bu tür taleplerin arttığını vurguladı.
Sorunun Temeli
Ev sahipleri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlıkların temelinde, eşyaların bozulmasından kimin sorumlu olduğu konusu yer alıyor. Kanuna göre, kira süresince eşyaların kullanılabilir durumda tutulması ev sahibinin yükümlülüğü. Doğal yıpranmalar ve zamanla oluşan hasarlar ev sahibinin sorumluluğunda bulunuyor.
Olağan dışı zararlar ise durum değiştiriyor. Kiracının hor kullanımı, darbe veya bilinçli tahribat gibi durumlarda oluşan zararların bedeli kiracıya yükleniyor. Güven, bu ayrımın hukuki açıdan kritik olduğunu vurguladı.
Hukuki Çerçeve
Yargıtay kararları da bu ayrımı teyit ediyor. Boya ve badana örneklerinde, normal kullanım sonucu oluşan yıpranmaların kiracıya yüklenemeyeceği; olağan dışı zararların ise kiracı tarafından karşılanması gerektiği belirtiliyor.
Beyaz eşya raporu talepleri yeni olsa da, hukuki çerçevenin Yargıtay içtihatlarıyla şekilleneceği öngörülüyor. Önümüzdeki dönemde, benzer davaların artması bekleniyor.



