Erdem Bayazıt'ın Hayatı ve İlk Yılları
Tam adı Adil Erdem Bayazıt olan şair, 18 Aralık 1939'da Kahramanmaraş’ta dünyaya geldi. Çocukluk ve gençlik dönemini doğayla iç içe, kışları Yörükselim Mahallesi’ndeki tarihi konakta, yazları ise Güzlek ve Çağsak yaylalarında geçirdi. İlgi alanı erken yaşta tarihi romanlara yönelen Bayazıt, lise yıllarında edebiyat öğretmenleri Yusuf Ziya Beyzadeoğlu ve Mustafa Atatanır’ın etkisiyle edebiyatla daha derin bağ kurdu. Aynı dönemde Cahit Zarifoğlu, Rasim ve Alaeddin Özdenören, Mehmet Akif İnan gibi dönemin önemli edebiyat isimleriyle birlikte çalışma imkânı buldu.
İlk Şiirler ve Edebiyat Ortamı
Erdem Bayazıt, edebiyat hayatına lise çağında “Hamle” dergisinde yayımlanan şiirleriyle adım attı. Nuri Pakdil ile birlikte çıkardığı “Hamle” dergisi ve “Hizmet” gazetesinde sanat-edebiyat sayfalarını hazırlayarak geniş bir edebi çevrenin parçası oldu. Şiir ve yazıları, “Büyük Doğu”, “Edebiyat”, “Mavera” ve “Yedi İklim” gibi dergilerde yayınlandı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olan Bayazıt, şiirdeki derinliği akademik bir altyapıyla da pekiştirdi.
Edebiyat Dünyasındaki Yeri: “Sebeb Ey” ve Ajans 1400
1972’de “Sebeb Ey” adlı ilk şiir kitabını yayımlayan Bayazıt, edebiyat çevrelerinde “Yedi Güzel Adam” olarak anılan isimlerden biri oldu. Cumhuriyet gazetesinde muhabirlik yaptı, Nuri Pakdil, Necip Fazıl Kısakürek, Sezai Karakoç gibi edebiyat ustalarından etkilendi. 1981 yılında Ajans 1400 ekibiyle Pakistan, İran, Hindistan ve Afganistan’a seyahat ederek belgeseller hazırladı. Bu yolculuklar, Bayazıt’ın eserlerine uluslararası bir boyut kazandırdı.
TBMM’de Sanat ve Çevreye Katkı
1987 yılında Kahramanmaraş milletvekili olarak TBMM 18. Dönem’de Milli Eğitim ve Çevre Komisyonlarında görev alan Bayazıt, sanatın toplumsal hayatla buluşması için çaba gösterdi. Sadece edebiyat değil, siyasette de halkın sesi olmaya çalıştı.
Şiirde Varoluş ve Derin Anlamlar
Bayazıt’ın şiiri, varoluşun anlamını sorgulayan bir yolculuk olarak tanımlanabilir. “Büyük Doğu” ve Sezai Karakoç’tan aldığı esinle, şiirde mesaj ve hikmet ön plandadır. Son şiirlerini “Risaleler” adıyla 1987’de yayımlayan usta, sanatını varoluşun hikmetini aramak olarak tarif etti. Kendi sözleriyle “Şiirim, varoluşun anlamını keşfetme yolunda yazılmıştır.”
Ödüller, Son Dönem ve Vefatı
Bayazıt, 1983’te “İpekyolu’ndan Afganistan’a” adlı eserinde topladığı seyahat izlenimleriyle Türkiye Yazarlar Birliği Basın Ödülü’nü kazandı. 1988’de “Risaleler” kitabıyla aynı kurum tarafından ödüllendirildi. Ayrıca Türkçe’nin 5. Uluslararası Şiir Şöleni’nde Yahya Kemal Büyük Ödülü’nü aldı. İstanbul’da yaşayan Bayazıt, 5 Temmuz 2008’de akciğer kanseri nedeniyle 69 yaşında hayatını kaybetti.
Erdem Bayazıt’ın Şiiri: Dua ve Derinlik
Şairin şiirlerinde doğa imgeleri güçlü bir yer tutar; güneş, dağ, deniz gibi öğelerle varoluş anlatılır. İlk şiirleri savaş ve başkaldırı temalarını da taşır, fakat zamanla şiirleri içe dönük, Allah’a yakınlık ve dua formuna dönüşür. Bayazıt’ın “Bulmak” şiirinden:
“Bir yol buldum öteye geçerek gözlerinden
İşte yeni bir dünya peygamber sözlerinden
Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm
Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm.”
İşte yeni bir dünya peygamber sözlerinden
Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm
Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm.”
Muhabir: SEFA BAŞER




