Sporcuların birçoğu spor yaşamlarına öğrencilik yıllarında okullarda başlamışlardır.

Bundan dolayı spor faaliyetleri yönüyle okullarımızın insan yaşamında çok önemli bir yeri vardır.

Okullarımız her eğitim ve öğretim yılı döneminde birçok branşta okullar arası müsabakalara katılmakta ve faaliyette bulunmaktadırlar.

Bununla beraber yine okul içerisinde turnuvalar, etkinlikler, çeşitli çalışmalarda yapılmaktadır.

Aslında sporun temel eğitiminin verildiği ve birçok yeni yeteneklerin keşfedildiği okullarımızın bir sporcu fabrikası olduğunu söylersek yanılmayız.

Değerli Okurlarım, Ülkemizde Beden Eğitimi ve Spor Derslerine yeteri kadar önem verildiğini söyleyemeyiz bu durum yöneticiden yöneticiye, öğrenciden öğrenciye, veliden veliye farklı sebeplerle de değişkenlik göstermektedir. Oysaki bir eğitim kurumunda Matematik, Türkçe ve Fen Bilgisi dersleri ne ise Beden Eğitimi, Görsel Sanatlar ve Müzik dersleri de odur.

Eğer bu dersler birbirini desteklerse öğrenci üzerinde çok yönlü bir gelişim elde etmiş oluruz. Öğrencilerimizin akademik başarılarının yanında onların sosyal, sportif ve sanatsal alanlarda da mutlaka bir branşta çalışma yaparak çok yönlü gelişimlerini desteklemeliyiz.

Aksi halde tek başına okul başarısı gerçek yaşamda başarılı olunacağının göstergesi de değildir.

Sporda gelişmiş ülkeler okul sporlarına verdikleri önemden dolayı bugün başarılı olmaktadırlar. Bu ülkelerde her okulun bünyesinde birer spor kulübü vardır.

Ülkemizde de geçmiş dönemde her okula bir spor kulübü kurma zorunluluğu getirilmişti.

Ama bu proje maalesef sürdürülebilir bir şekilde günümüze kadar taşınamadı.

Oysaki Okullarımız, kendi bünyeleri altında kuracakları kulüpler vasıtasıyla sportif faaliyetlerini iyi bir şekilde planlanması ve yapılması, bu faaliyetlerin yasal zemine oturtulması, daha kurumsal hale gelmesi ve Gençlik Spor bakanlığından gerekli desteklerin alınması noktasında kulüpleşme oldukça önem taşımaktadır.

Spor kulüplerinin dernek olarak kurulabileceği göz önüne alındığında dernekler ile ilgili yasal hükümler öne çıkmaktadır.

Hali hazırda dernekler ile ilgili hukuki düzenlemeler 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na paralel olacak şekilde 5253 sayılı Dernekler Kanunu’nda yapılmıştır.

Spor Kulübü tescil edilmesinin yolu bu şekilde başlamaktadır.
İlimizde 500 civarı okul varken maalesef Okul Spor kulübü sayımız ise yok denecek kadar azdır.

Kahramanmaraş'ta gün geçtikçe sayıları hızla artan özel okulların birçoğu lise mezunu Antrenör ve Beden Eğitimi Öğretmen olarak çalıştırıyor.

Hatta antrenörlük belgesi olanlar çalışanlarda işin ehli olmayan kişiler yani uzmanlık seviyesinde olmayan kişiler.

Kahramanmaraş'ta (C) kademe belgeli uzman antrenörler boşta gezerken özel okullar neden lise mezunu uzman olmayan antrenörlerle çalışıyor? Cevap çok basit...

Çünkü lise düzeyi kişiler asgari ücret ve aşağısına çalışmayı kabul ediyorlar fakat (C)kategori belgeli uzman antrenörler bu ücretlere çalışmıyorlar.

Özel okul yönetimleri için artık basketbolda ve diğer spor branşlarınsa başarılı olmanın bir önemi yok, onlar için sporla ilişkili branşlara az ücret ödemek önemli.

Ama burada asıl problem şu: pedogojik eğitimi olmayan hatta üniversite bile okumamış lise mezunu, uzman olmayan antrenörlerin çocuklarına eğitim verdiğinden haberi var mı? Ne yazık ki velilerde bilinçsiz olduğu için ve spora yeterli önemi göstermedikleri için yol tabiki de.

Özel okul için yüksek ücretler ödeyen velilerin de bu konuda bilinçli olması çocuklarının işin uzmanı olmayan lise mezunu kişilerden eğitim almasını da engellemesi buna itiraz edip çocuğunun verdiği paranın karşılığında kaliteli eğitim alması gerektiğini unutmaması lazım.

Özel Okullar Basketbol branşı başta olmak üzere birçok spor branşının lokomotifi'dir düşüncesindeyim.

Kalın Sağlıcakla…