Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin Adana'daki yıkıcı etkileri sonrası ortaya çıkan bir skandal, vicdanları yaraladı. Adana'da çöken binanın enkazından çıkarılan altınları, hayatını kaybedenlerin acılı yakınlarına teslim ettikten sonra çeşitli bahanelerle geri alarak zimmetine geçirdiği tespit edilen polis memuru E.C. hakkında, emniyet teşkilatından iki kez ihraç kararı verildi. Soruşturmanın derinleştiği olayda, eski polisin önümüzdeki günlerde ağır ceza mahkemesinde yargılanacağı öğrenildi.
Enkazdan Çıkan Altınları "Savcılık İstiyor" Yalanıyla Topladı
Edinilen bilgilere göre, Kahramanmaraş depremlerinde Adana'nın Çukurova ilçesinde yer alan İhsan Bayram Sitesi C Blok'un yıkılması sonucu 82 vatandaş hayatını kaybetti. Enkazdan çıkarılan değerli eşyalar arasında bulunan altınlar, tutanakla 100. Yıl Şehit Rüstü Bayram Polis Merkezi'ne teslim edildi. Burada görevli polis memuru E.C., hayatını kaybedenlerin yakınlarına altınları polis merkezinde, güvenlik kameraları önünde resmi tutanakla teslim etti. Ancak iddialara göre, kısa bir süre sonra E.C., altınları teslim ettiği depremzedeleri telefonla arayarak "Ailenize ait başka altınlar da bulundu. Hepsini tek bir tutanakla teslim etmem gerekiyor. Bu nedenle verdiğim altınları geri getirin, savcılık incelemesi tamamlandıktan sonra size tekrar teslim edeceğim" şeklinde yalan beyanlarda bulundu. Ardından polis aracıyla mağdurların evlerine giderek altınları geri aldı. Hatta altınları bozdurduğunu söyleyen bir vatandaşa, tanıdığı bir kuyumcuda yeniden yaptırıp kendisine teslim etmesini istediği de öne sürüldü.
Ailelerin Şüphesiyle Ortaya Çıkan Vurgun
Aradan geçen zamana rağmen altınların geri teslim edilmemesi ve polis memuru E.C.'nin çelişkili ifadeler vermesi üzerine depremzede aileler şüphelenmeye başladı. Aynı apartmanda gelini ve iki yeğenini kaybeden Avukat Nazan Akça Subaşı'na ulaşan mağdurlar, durumu aktardı. Avukat Subaşı'nın Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı suç duyurusu ise ilk etapta takipsizlik kararıyla sonuçlandı. Ancak Avukat Subaşı'nın Sulh Ceza Mahkemesi'ne yaptığı itiraz üzerine takipsizlik kararı kaldırıldı ve soruşturma izni verildi. Bunun üzerine Emniyet Genel Müdürlüğü, olayla ilgili müfettiş görevlendirdi.
İki Kez İhraç Edildi, Yargılanması Bekleniyor
Müfettişlerin yürüttüğü titiz inceleme sürerken, şüpheli polis memuru E.C. görevinden istifa etti. Ancak Emniyet Genel Müdürlüğü Teftiş Kurulu Başkanlığı, E.C. hakkında zimmet, görevi kötüye kullanma, irtikap, denetim görevinin ihmali, rüşvet ve resen tespit edilecek diğer suçlardan dolayı iki kez 'devlet memurluğundan çıkartma' cezası verdi. İddianamenin hazırlanmasının ardından, eski polisin önümüzdeki günlerde ağır ceza mahkemesinde yargılanmasına başlanacağı öğrenildi.
Avukat Subaşı: "Milyonluk Vurgun Söz Konusu"
İhlas Haber Ajansı'na konuşan Avukat Nazan Akça Subaşı, "Depremlerin yarattığı büyük acının ardından insanlar canlarının derdine düşmüşken, devletin bir polis memurunun altınları zimmetine geçirmesi kabul edilemez bir durumdur. Başsavcılığa yaptığımız şikayet üzerine dönemin savcısı, polisin idari amiri olduğu gerekçesiyle dosyayı takipsizlik ile kapattı. Ancak Sulh Ceza Mahkemesi bu kararı bozdu. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün soruşturması sonucunda polis memuru hakkında iki kez meslekten ihraç kararı verildi" dedi. Polis memurunun delilleri karartmaya çalıştığını da belirten Subaşı, "Görevli polis hakkında soruşturma açılınca tutanakların tarihlerini dahi değiştirmiş. Teslim tarihlerini farklı göstererek kendisini haklı çıkarmaya çalışmış. Savcılık dosyasında tüm bu sahtecilikler mevcut. Benim tespit edebildiğim kadarıyla bile milyonluk bir vurgun söz konusu" ifadelerini kullandı. Depremzedelerin hala altınlarına kavuşamadığını vurgulayan Subaşı, "Vatandaşlar devlete ve polisine güvenerek altınlarını geri verdi ancak sonrasında dolandırıldıklarını anladılar. Umuyoruz ki bu tür haysiyetsiz ve hırsız kişiler kamu görevinde bulunamaz ve görevini layıkıyla yapan polislerimizin itibarı zedelenmez" şeklinde konuştu.
Depremzede Özgen: "Altınlar Gitti, Bir Daha Göremedik"
Depremde oğlunu, hamile gelinini ve torununu kaybeden Osman Özgen ise yaşadığı acı olayı şu sözlerle anlattı: "Biz cenaze için Kayseri'ye giderken eşim altınlarımızı oğlumun evine bıraktı. Döndüğümüzde deprem olmuştu. Canımızın derdindeyken enkazdan altınların çıktığı haberini aldık. Karakola gittiğimizde bize iki bilezik teslim ettiler ancak eve geldiğimizde polis arayarak 'o altınlar sizin değil, geri verin' dedi ve altınları aldı. O altınlar gitti, bir daha da göremedik." Polis memurunun kendilerini aylarca oyaladığını belirten Özgen, "Polisi arayıp altınları istediğimde bana sürekli 'enkaz çalışmaları bitsin, sonra vereceğim' diyerek geçiştirdi. Savcılığa gittim, onlar da karakola yönlendirdi. Biz hala altınları beklerken komşulardan dolandırıldığımızı öğrendik. Şikayetçi olduk, şimdi görevden alınmış. Görevden alınmadan önce bile çocuklarımızı arayıp 'altınları bulacağız' diyerek yalan söylemiş" ifadelerini kullandı.
Şüpheli Polis Suçlamaları Reddetti
Öte yandan, meslekten ihraç edilen polis memuru E.C.'nin savcılık ifadesinde suçlamaları reddettiği öğrenildi. E.C.'nin, altınları teslim ederken karışıklık yaşandığını ve bu nedenle bazı kişilerin altınlarını tekrar aldığını iddia ettiği belirtildi.




