Geçtiğimiz hafta emtia piyasalarında öne çıkan iki önemli başlık vardı: birincisi, Federal Reserve (Fed) tarafından alınan faiz kararı ve Başkanı Jerome Powell’un açıklamaları; ikincisi de Donald Trump ile Şi Cinping arasında gerçekleşen görüşme ve bu görüşmenin emtia piyasalarına yansımaları. Bu iki unsur; değerli metallerden baz metallere, petrolden tarım emtiasına kadar geniş bir yelpazede fiyatlamaları etkiledi.
ABD-Çin Görüşmelerinin Emtia Fiyatlarına Etkisi
Donald Trump ile Şi Cinping Güney Kore’de bir araya geldi. Görüşme sonrasında Trump, Çin’in büyük miktarlarda soya fasulyesi ve diğer tarım ürünleri alacağını ifade etti ve nadir toprak elementleri konusunda “hiç bir engelin kalmadığını”, tarifeler konusunda da çok yakında bir anlaşma yapmayı hedeflediklerini belirtti.
Şi Cinping ise görüşmenin başında “Çin ve ABD’nin dost ve ortak olması gerektiğini, bunun tarihin öğrettiği bir ders ve gerçekliğin bir gereği olduğunu” vurguladı; ayrıca, “Çin’in kalkınması, ABD’nin ‘Amerika’yı yeniden büyük yapma’ vizyonuyla çelişmiyor” ifadesini kullandı.
Bu açıklamalar, özellikle tarım emtiaları (örn. soya fasulyesi), baz metaller ve nadir toprak elementleri piyasalarında fiyatlama açısından belirleyici oldu.
Tarım Emtialarında Talep Dalgası
Görüşmenin ardından Çin’in tarım ürünleri alımı yönündeki mesajı ile, özellikle soya fasulyesinde fiyatlar yükseldi. Analistler, Çin’in taahhütlerinin daha çok soya fasulyesine odaklandığını; mısır ve buğday için doğrudan alım sözü verilmediğini bu yüzden bu ürünlerdeki yükselişin sınırlı kaldığını belirtiyorlar. Brezilya’da ekimin mevsim normallerinin üzerine çıkması ise arz yönlü endişeleri azalttı.
Baz Metaller ve Nadir Topraklar
Baz metal fiyatlarında, ABD-Çin görüşmesinden önce olumlu beklentilerle yükseliş kaydedilmişti; ancak, görüşmenin ardından kar satışları ve aynı zamanda Fed cephesinden gelen şahin mesajlarla birlikte baskı altında kaldı. Özellikle Bakır’da arz endişeleri olsa da, Çin imalat sektöründeki durgunluk ve “her şeyin fiyatlanmış olabileceği” yorumları yükselişi sınırladı.
Fed Kararı ve Powell’ın Mesajları Piyasaları Sarstı
Fed, beklendiği gibi politika faizini 25 baz puan indirerek %3,75–4,00 aralığına çekti. Kurumun açıklamasında; ekonomik faaliyetin ılımlı seyrettiği, istihdam artışlarının yavaşladığı ve enflasyonun yılbaşından bu yana yükseldiği belirtildi. Fed ayrıca bilanço küçültme sürecinin 1 Aralık’ta sona ereceğini duyurdu.
Powell ise karar sonrası yaptığı değerlendirmede:
“Aralık toplantısında politika faizinde daha fazla indirim yapılması kesin değil, bundan oldukça uzak. Politika önceden belirlenmiş bir rotada değil.”
ifadelerini kullandı. Bu açıklamalar, piyasaların Aralık ayında faiz indirimi bekleyişini zayıflattı.
Piyasa Yansımaları
-
Dolar endeksi yükseldi.
-
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi artış gösterdi.
-
Değerli metallerde yükseliş potansiyeli sınırlanırken, riskli varlıklara yönelim değişti.
Bu gelişmeler, emtia piyasalarının sadece arz-talep dinamiklerine değil, para politikasına da son derece duyarlı olduğunu bir kez daha gösterdi.
Değerli Metaller: Altın, Gümüş, Paladyum ve Platin
Değerli metaller haftayı karışık bir seyirle tamamladı.
-
Altın ons fiyatı, önceki hafta görülen rekor seviyelerden düşüşüne devam etti.
-
Platin de altına paralel değer kaybetti.
-
Gümüş ve paladyum ise sanayi metali özellikleri ve gelen tepki alımlarıyla hafif yükseldi.
Örneğin: paladyumda yaklaşık %0,6, gümüşte %0,2 değer kazanımı; altın ve platin de sırasıyla %2,7 ve %2,3 oranlarında değer kaybı yaşadı.
Bu durum, yatırımcıların güvenli liman arayışında altına yönelimin zayıfladığını, ancak sanayi ile ilişkilendirilen metallerde alım fırsatlarının ortaya çıktığını gösteriyor.
Baz Metaller ve Enerji Emtiaları: Arz, Talep ve Gelişmeler
Baz Metaller
Baz metallerde fiyatlamada üç ana unsur öne çıktı:
-
ABD-Çin görüşmelerinden doğan olumlu beklentiler.
-
Çin’de imalat sektörünün daralmaya devam etmesi — örneğin, Çin Ulusal İstatistik Bürosu’nun verilerine göre imalat sanayi PMI Ekim 2025’te 49’a düştü.
-
Arz tarafındaki özellikler — bakırda arz yönlü endişeler hala var; nikelde Endonezya’daki üretim artışı nedeniyle arz fazlası baskı oluşturdu.
Sonuç olarak; bakırda yatay, alüminyumda %1,1 yükseliş, çinkoda %1 yükseliş, kurşunda %0,3 artış; nikelde ise %0,5 düşüş görüldü.
Enerji Emtiaları
Petrol fiyatları açısından; Fed’in aralıkta faiz indirimine ara verme ihtimali, ABD’de petrol üretiminin artış yönündeki verileri ve OPEC+ grubunun üretimi artırabileceği beklentisi negatif unsurlar oldu. Ancak, ABD ham petrol stoklarının yaklaşık 6,9 milyon varil azalması ve benzin stoklarının da 5,9 milyon varil düşmesi talebin yüksek seyrettiği algısı oluşturdu. Bu çerçevede Brent petrolün varil fiyatı haftayı yaklaşık %0,9 düşüşle tamamlarken, ABD doğal gaz fiyatları (%24,8 artış) dikkat çekti — özellikle sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ihracatı ve veri merkezi enerji talebi ile.
Tarım Emtiaları: Arz ve Talep Dengesi
Tarım emtialarında arz yönlü olumlu haberler fiyatları aşağı çekerken, talep yönündeki güçlü sinyaller yukarı yönlü destek sağladı.
-
Soya fasulyesi Çin talebi sayesinde haftanın ikinci yarısında yükseldi.
-
Mısır ve buğdayda ise yükselişler sınırlı kaldı çünkü Çin’in bu ürünlerde doğrudan alım taahhüdü vermediği görüldü.
-
Arz açısından Brezilya’da soya ve mısır ekiminin mevsim normallerinin üstüne çıkması piyasada 2025-2026 arzına ilişkin endişeleri azalttı.
Sonuç olarak, pirinçte fiyatlar %4,3 gerilerken; soya fasulyesinde %4, buğdayda %4,2 ve mısırda %1,8 oranlarında artışlar kaydedildi. Pamukta %2,1 artış; kahvede %2,5, şekerde %3,7 ve kakaoda %2,8 oranlarında değer kayıpları yaşandı.
Analist Görüşü: Altın İçin Eksi Yön Beklentisi
Capital Economics’in İklim ve Emtia Ekonomisti Hamad Hussain, altın fiyatlarının düşüşünde rallinin sürdürülemez olduğunun anlaşılması ve spekülatif talebin azalmasının etkili olduğunu belirtiyor. Hussain’e göre:
“Fed’in gelecek yıl politika faizini piyasaların beklediğinden daha az indirebileceği ve Fed’in bağımsızlığına ilişkin endişelerin azalabileceği öngörülüyor. Bunlar hesaba katıldığında altın fiyatları önümüzdeki yıl daha fazla gerileyebilir.”
Bu değerlendirme, değerli metallerde sadece kısa vadeli fiyat hareketleri değil, orta-uzun vadeli para politikası ve yatırımcı beklentilerinin de belirleyici olduğunu gösteriyor.
Tamamlanan haftada emtia piyasaları için üç ana dönüm noktası öne çıktı:
-
ABD-Çin görüşmelerinden gelen tarım ve sanayi emtialarına yönelik talep yönlü sinyaller,
-
Fed’in faiz indirimi kararı ve Powell’ın temkinli mesajları,
-
Çin’deki imalat sektöründeki daralma ile arz-talep dengelerindeki değişimler.
Bu üç unsur bir araya geldiğinde, emtia fiyatlarının artık sadece arz-talep temeline değil jeopolitik ve para politikası dinamiklerine de çok daha hassas hale geldiğini görmek mümkün. Önümüzdeki haftalarda özellikle Fed’in Aralık toplantsı, OPEC+ üretim kararı ve Çin ekonomisinden gelecek veriler piyasalar için kritik olacaktır.
Kaynak: Anadolu Ajansı





