Sağlıklı doğdu, yoğun bakımda yaşamını yitirdi
Ankara’da yaşanan bir bebek ölümü, sağlık hizmetlerinde ihmal iddialarını ve kamuoyundaki adalet beklentisini yeniden gündeme taşıdı. 28 Mart 2023’te, hamileliğinin 35. haftasında özel bir hastanede dünyaya gelen Ahsen Meva Çetiner adlı bebek, doğum sonrası solunum sıkıntısı nedeniyle yoğun bakıma alındı. Doğumundan 3 gün sonra fenalaşan bebek, farklı hastanelere sevk edildi ancak 17 günlükken hayatını kaybetti.
Bebeğin ölümüne ilişkin hazırlanan Adli Tıp raporu, kafa travmasına bağlı kafatası kırıkları ve yaygın kanamaların etkili olduğunu ortaya koydu. Bunun üzerine 6 sağlık çalışanı hakkında 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Aile: “Sapasağlam teslim ettik, beyin ölümüyle geri aldık”
Anne Hacer Ersoy Çetiner, doğum sonrası bebeğinin genel sağlık durumunun iyi olduğunu, sadece hafif bir solunum sorunu nedeniyle yoğun bakıma alındığını belirtti. Ancak 3. günün sabahında hastaneden gelen bir telefonla bebeğin durumunun kötüleştiğini öğrendiklerini söyledi. Hastaneye gittiğinde, bebeğinin başının şiştiğini, gözünün morardığını ve tepkisiz olduğunu ifade etti:
“Bebeğimi sapasağlam doğurdum, maskeyle görüp kokusunu içime çekemeden aldılar. Bize sadece bedenini bıraktılar.”
Baba Ahmet Çetiner ise olayın ardından kızlarının Ankara Üniversitesi Cebeci Hastanesi’ne sevk edildiğini, burada doktorların durumu “adli vaka” olarak değerlendirdiğini aktardı. Aile, bebeğin ölümünün ardından yaşanan sürecin üzerinin örtülmeye çalışıldığını savunarak sorumluların yargılanmasını talep etti.
Adli Tıp raporu: Travma, doğumdan 3 gün sonra gerçekleşti
İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda:
-
Bebeğin ölümünün, kafa travmasına bağlı kafatası kırıkları ve beyin kanaması nedeniyle olduğu belirtildi.
-
Travmanın, doğumdan sonra 31 Mart 2023 tarihinde gece 00.00–07.00 saatleri arasında meydana gelmiş olabileceği değerlendirildi.
-
Hastanede tutulan hasta izlem kayıtları incelendiğinde, bebeğin bu zaman diliminde ağır travmaya maruz kaldığı anlaşıldı.
Bu bulgular doğrultusunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, hastanede görevli başhekim, yardımcısı, iki doktor ve iki hemşire hakkında “taksirle ölüme neden olma” suçlamasıyla dava açtı. Yargılama, Ankara 75. Asliye Ceza Mahkemesi'nde devam ediyor.
Avukat: “Taksir değil, sorumluluk çok daha ağır”
Aile avukatı Merve Uçak, sürecin sadece bir ihmal değil, ciddi bir denetim ve sorumluluk sorunu olduğunu vurguladı. Açıklamasında, hastanede görev yapan bazı hekimlerin çalışma izni olmadığını, nöbetçi doktorun ise bebeği bir kez bile muayene etmediğinin tespit edildiğini aktardı:
“Bu olay bir kaza değil, sistematik bir ihmal zinciridir. Taksirle ölüme sebep olma değil, çok daha ağır sorumluluklar söz konusudur.”
Uçak ayrıca, devlet hastanelerinde görevli bazı doktorların özel hastanede nöbetçi olarak çalıştığını, ancak bu kişilerin bebeğin durumuna kayıtsız kaldığını belirtti. Ailenin adalet talebinin, sadece kendi çocukları için değil, başka bebeklerin benzer acılar yaşamaması adına olduğunu da sözlerine ekledi.
Soruşturma devam ediyor: Duruşmalar yakından izleniyor
Sanıklar hakkında açılan davada ilk duruşmalar yapılırken, hastane yönetiminden iki kişinin ilk duruşmaya katılmadığı öğrenildi. Mahkeme süreci devam ederken, kamuoyu da olayın takipçisi olmaya devam ediyor.
Aile ve kamuoyu, Ahsen Meva’nın ölümüne yol açan ihmalin tüm yönleriyle aydınlatılmasını ve sorumluların hak ettikleri cezayı almalarını istiyor.
