Prof. Dr. Oktay Yeğen: "Çocukluğumda köyde ne hastane ne ilaç vardı, bitkilerle tedavi olunuyordu"
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nden 2009 yılında emekli olan Prof. Dr. Oktay Yeğen, 83 yaşında olmasına rağmen çalışmalarını ara vermeden sürdürüyor. Kepez’deki evinde bir odasını laboratuvar haline getiren Yeğen, 45 yıldır kekik bitkisi üzerinde yaptığı araştırmalarla bilime katkı sağlıyor.

45 Yıllık Bilim Yolculuğu
Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Fitopatoloji Anabilim Dalı'nda profesörlük yapan Yeğen, 1985-1996 yıllarında rektör yardımcılığı görevini yürüttü. Emeklilik sonrası da araştırmalarından kopmayan bilim insanı, özellikle kekik bitkisi ve onun şifa veren özellikleri üzerine yaklaşık 50 bilimsel yayın gerçekleştirdi.

Köyde Bitkilerle Tedavi Geleneği
Yeğen, çocukluğunda Akseki köyünde ne hastane ne ilaç olduğunu, insanların doğal bitkilerle tedavi edildiğini aktardı. "Büyüklerimiz bizi doğal maddelerle iyileştirirdi" diyen Yeğen, bu deneyimlerin onu ziraat fakültesine yönlendirdiğini söyledi.

Kekik Yağının Mucizesi
Almanya’da kekik yağı üzerine laboratuvar çalışmaları yaparken, kokusunun bile etkisini fark ettiklerini belirten Yeğen, “Alman araştırmacılarla Akdeniz ve özellikle Akseki kekiklerinin önemini ortaya koyduk” dedi. Dünya genelinde 50’ye yakın kekik türü olduğunu ancak Akseki kekiklerinin ayrıcalıklı olduğunu vurguladı.

Kekik Yağının Endüstriyel ve Sağlık Alanındaki Kullanımları
Prof. Dr. Yeğen, Akseki kekik yağının zirai mücadeleden ev hayvanları parazit kontrolüne kadar çok geniş bir kullanım alanı olduğunu söyledi. Son dönemde pandeminin etkisiyle kekik yağı talebinin arttığını ancak karışımların gerçek kalitesini olumsuz etkilediğini ifade etti.

Bilim İnsanından Geleceğe Mesaj
“Bitkilerle tedavi geleneksel tıbbın temelidir. Doğanın sunduğu bu zenginliği doğru kullanmak hepimizin sorumluluğudur” diyen Yeğen, genç bilim insanlarına da kekik gibi yerel bitkiler üzerine araştırma yapmaları çağrısında bulundu.

Kaynak: iha