Çekmeköy’de bir restoranda yemek yerken boğazından bıçaklanarak öldürülen Cumhuriyet savcısı Ercan Kayhan’ın cinayetiyle ilgili olarak katil zanlısı Mustafa Can Gül’ün babası İsmail Hakkı Gül açıklamalarda bulundu. Baba, oğlunun 13 yaşından itibaren savcının arkadaşının işlettiği restoranda çalıştığını ve savcıyla baba-oğul gibi bir ilişki kurduğunu belirtti.
İsmail Hakkı Gül, “Savcı, oğlumu kendi evladı gibi bilirdi. Hatası olursa uyarır, kızardı. Ben arayıp sorduğumda ‘Mustafa Can neredesin?’ diye cevap vermezdi. Beni baba yerine koymuyordu, annesini de arayıp sormuyordu” ifadelerini kullandı. Baba, oğlunun savcıyla ilişkisine müdahale etmeye çalıştığını ancak başarılı olamadığını anlattı.
Cinayetten önce savcının oğluna yönelik uzaklaştırma kararı aldırdığını aktaran baba, “Savcı, kendi silahını kendisi yetiştirdi. Çok uğraştım, aradım oğlumu, ‘Duyduklarımdan dolayı üzülüyorum sana evladım. Kendini kötü yola sürüyorsun, perişan ediyorsun bizi’ dedim ama dinletemedim” dedi.
Baba, oğlunun alkol ve sigara kullandığını, ilişki ve maddi anlaşmazlıklar nedeniyle savcıyla aralarının bozulduğunu belirtti. “Kız arkadaşı oldu, para istedi, alamayınca araları gerildi. Çok uğraştım ama oğlumu savcıdan koparamadım. Mustafa Can ailesinden uzaklaştı, tek odalı bir yerde kalıyordu” diye konuştu.
Cinayet günü yaşananları da anlatan baba, “O gün oğlumla yemek yedik, kandilimizi kutladık. Sonra oğlum çıktı, gitti. Varmış oraya ve olan olmuş. Ben evladımdan böyle bir şey beklemezdim. Bu olaydan sonra işimden oldum” ifadelerini kullandı.
İsmail Hakkı Gül, savcının oğluna uyguladığı mesafeli tutum ve yaşanan anlaşmazlıkların, trajik olayın perde arkasında etkili olduğunu belirtti. Olay, İstanbul’da hem adli süreç hem de toplumsal tartışmalar açısından yankı uyandırmaya devam ediyor.
