Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi (DAUM) Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, depremle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Sözbilir, AFAD ve uluslararası sismoloji verilerine göre, depremi tetikleyen fayın kuzeybatı-güneydoğu yönünde uzanan, baskın eğim atımlı normal fay karakterinde olduğunu belirtti.
Prof. Dr. Sözbilir, “Bu deprem, 2011-2012 yıllarında Naşa-Simav civarında meydana gelen 5.7 büyüklüğüne kadar olan depremler sonrasında, Naşa’nın kuzeyindeki kesimlerde biriken stresin boşalmasıyla oluştu. 10 Ağustos 2025’teki Sındırgı depremi ile odak mekanizması benzer olsa da, sismik kaynakları farklı. Sındırgı depremi Simav Fayı’nın batı ucunda meydana gelmişken, bu deprem 80 kilometre doğudaki Yemişli bölgesinde gerçekleşti” dedi.
Artçı Depremler ve Risk Değerlendirmesi
Sözbilir, bölgedeki artçı depremlerin belirli bir süre deprem fırtınası şeklinde devam edebileceğini vurguladı. “2011-2012 yıllarında küçük ölçekli depremlerin ana şok sonrası yoğun tekrar ettiği bilinmektedir. Benzer bir aktivitenin tekrar etme olasılığı yüksek. Simav Fayı’nın tavan bloğundaki küçük ölçekli sintetik faylanmalarla ilişkili olan bu artçılar, bölgedeki sismik hareketliliğin göstergesidir” ifadelerini kullandı.
Bölgenin, Simav ve Naşa fayları nedeniyle Batı Anadolu’nun aktif fay hatları üzerinde yer aldığını hatırlatan Prof. Dr. Sözbilir, “Geçmişte yıkıcı depremlere sebep olan bu diri faylar, halen deformasyonunu sürdürüyor. Hem sismik kaynakların niteliğinin anlaşılması hem de risk azaltma çalışmalarının öncelik kazanması için acil adımlar atılmalı” uyarısında bulundu.




