Kahramanmaraş'ta Milli Mücadele kahramanı Sütçü İmam vefatının 103. yılında anılıyor

Türk milletinin bağımsızlık yolculuğunda simge isimlerden biri olan Sütçü İmam, 31 Ekim 1919’da Fransız işgal kuvvetlerine karşı ilk kurşunu sıkarak, Kahramanmaraş Milli Mücadelesi’nin başlangıç noktası oldu. Aradan geçen 106 yıla rağmen bu cesur çıkış hâlâ hafızalarda. 25 Kasım 1922’de hayatını kaybeden Sütçü İmam, ölümünün 103. yılında dualarla, ziyaretlerle ve akademik çalışmalarla anılıyor. Onun başlattığı direniş, Maraş halkının omuz omuza verdiği bir kurtuluş destanına dönüştü.

1872 yılında Fevzipaşa Mahallesi'nde doğan Sütçü İmam’ın asıl adı Hüseyin’dir. "Kireçcioğulları"ndan Ömer Efendi ile "Tiyeklioğulları"ndan Emine Hanım’ın oğludur. Geçimini süt satarak sağladığı ve Uzunoluk Camisi’nde gönüllü imamlık yaptığı için halk arasında “Sütçü İmam” ismiyle anılmaya başlamıştır. Şehrin Fransızlar tarafından işgal edilmesinin ardından yaşanan bir olay, onu tarihe taşıyan kırılma noktası olur.

Fransız askerlerinin Türk kadınlarının peçesini zorla açmaya çalışması ve buna karşı çıkan üç Müslüman erkeğin vurulması üzerine Sütçü İmam, dayanamaz. Silahını çeker, düşmana “Durun bre densizler! Köpek soyları! Gün hesap günüdür” diyerek ateş eder. Bu olay, halk arasında direnişin başlangıcı sayılır ve Maraş’ta kurtuluş mücadelesinin sembolü haline gelir.

Kurtuluşun ardından Maraş Kalesi’ndeki topun başında görev alan Sütçü İmam, Halife Abdülmecit’in tahta çıkışı vesilesiyle yapılan 101 pare top atışı sırasında, barutun ateş alması sonucu ağır yanıklar geçirir. Kaldırıldığı Alman Eğitim Hastanesi’nde 25 Kasım 1922’de hayatını kaybeder. Cenazesi, Bektutiye Çınarlı Camisi bahçesinde, asırlık bir çınarın yanına defnedilir.

Sütçü İmam’ın adı yalnızca sözlü tarih anlatılarında değil, Kahramanmaraş’ın her köşesinde yaşatılıyor. Uzunoluk Meydanı’nda ona ithaf edilen bir anıt ve çeşme, Kıbrıs Meydanı’nda Kurtuluş Anıtı, Bektutiye Camisi'ndeki türbesi, ismini taşıyan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, okul, cadde ve mahallelerle birlikte bu miras halkın belleğinde kalmaya devam ediyor.

Sütçü İmam’ın torununun torunu Mehmet Elbistanlı, dedelerinin sadece kendi aileleri için değil, tüm Türkiye için bir kahraman figürü olduğunu söylüyor. "Sorumluluğumuz büyük, onun torunu olmak büyük bir gurur ama aynı zamanda bilinçli yaşamak zorundayız" diyerek, bu mirası layıkıyla taşıma gayreti içinde olduklarını vurguluyor.

Fevzipaşa Mahallesi Muhtarı Sıddık Gemci, böyle bir kahramanın doğup büyüdüğü sokaklarda muhtar olmanın kendisi için onur verici olduğunu belirtiyor. “Türkiye’nin her yanından ziyaretçiler geliyor. Bu sadece Maraş’ın değil, tüm ülkenin tarihidir” diyor.

KSÜ Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Cengiz Şavkılı, Sütçü İmam’ın yalnızca bireysel bir kahraman değil, halkın içinden çıkmış bir direniş sembolü olduğunu vurguluyor. “Fransızlar kadınların peçesini açarken yaşanan olay, toplumun namusuna yapılan bir saldırıydı. Sütçü İmam’ın bu çıkışı, halkı birleştiren kıvılcım oldu,” diyerek tarihî önemi özetliyor.