Yaptığımız röportajda Kahramanmaraş BüyükşehirBelediyesinin şehrin geleceği ve imarla ile ilgili çok büyük destekverildiğinin altı çizildi. Gerçekleştirdiğimiz röportajın ayrıntıları şuşekilde:

 

SİZİ KISACATANIYALIM?

 

İsmim Sıddık Sezal,1961 Kahramanmaraş doğumluyum. İlk,orta ve lise eğitiminden sonra 1978 yılında İstanbul Mimar Sinan güzel sanatlarüniversitesi mimarlık bölümüne girerek 1982 yılında mezun oldum. Daha sonrayedek subaylığımı mimar olarak Ankara genelkurmay inşaat emlak dairesindeyaptım. Şehrimizde 36 yıldır mimarlık, müteahhitlik ve inşaat malzemeleripazarlaması yapmaktayım.2004 yılından itibaren üç dönemdir ve 14,5 yıldırbelediye meclis üyesi olarak görev yapmaktayım. Büyükşehir belediyebaşkanımızın ve meclisimizin görev vermesiyle 4,5 yıldır büyükşehir belediyesi imarve bayındırlık komisyonu başkanlığını yürütmekteyim.

 

BÜYÜKŞEHİRBELEDİYESİ İMAR VE BAYINDIRLIK KOMİSYONU GÖREVLERİ NELERDİR. KISACA BAHSEDERMİSİNİZ?

 

5216 saylı büyükşehir belediyesi kanuna göre büyükşehirkapsamındaki ilçe belediye meclisleri tarafından alınan imara ilişkin kararlarbüyükşehir belediye meclisi tarafından onaylanarak yürürlüğe girer. İlçebelediye meclisinde onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişiklikleri,büyükşehir belediye meclisi tarafından imar ve bayındırlık komisyonuna havaleedilir.1/5000 ölçekli nazım imar planı ve değişiklikleri doğrudan Büyükşehirebaşvurulur ve meclis tarafından yine imar ve bayındırlık komisyonuna havale edilir.Her mecliste 30 ila 60 arasında dosya komisyonumuza havale edilir. Komisyonumuzbu teklifleri uygun görerek veya değiştirerek tadilen uygun görerek veya uygungörmeyerek meclise görüşünü iletir. Mecliste oylanarak karara bağlanır. Ayrıcakomisyonumuz büyükşehir belediyemizin imarla, ulaşımla ilgili her türlü hizmetve projelerinde ilgili bürokratlarla istişare toplantıları yapar.

 

İMARLA İLGİLİ,ŞEHRİN GELECEĞİ İLE İLGİLİ ÇOK ÖNEMLİ KARARLARIN MECLİSTE ONAYLANMASINDA ETKİLİOLAN KOMİSYON GÖRÜŞLERİNİZİ HANGİ KURALLARA, HANGİ PRENSİPLERE GÖREOLUŞTURUYORSUNUZ.

 

Yerel yönetimlerin faaliyetlerinin en az %70 inin imarlailgili olduğunu düşünüyorum. Şehrimizin ve ilçelerimizin alt yapı ve üstyapısorunları çözülmüş, sağlıklı konutlarda iskan edilebilen, park, çocuk bahçesi,eğitim tesisi, sağlık tesisi, spor alanları gibi donatı alanları yeterli olan,daha yaşanabilir bir planlamaya sahip olması için büyük bir sorumluluğuüstlendiğimizin bilincindeyiz. Kararlarımızda 3194 sayılı imar kanunu, planlıalanlar imar yönetmeliği ve mekânsal planlar yapım yönetmeliği gibi ilgili tümmevzuatı göz önüne alarak, vicdani sorumluluk ve hakkaniyet ilkeleriyle, kulhakkı gözeterek hareket etmekteyiz. Mevzuata uygun olsa dahi şahıslara rantsağlayan plan değişikliklerini komisyon olarak uygun görmüyoruz. HES, GES, RES  (hidroelektrik santrali, güneş enerji santrali,rüzgâr enerji santrali)gibi enerji projelerini, yol, kavşak gibi ulaşım projelerini,turizm ile ilgili plan ve değişikliklerini özetle şehrimize değer katan herprojeyi destekleyerek hızlı bir şekilde karar alınması için gayretgösteriyoruz.

 

HÜKÜMETİMİZ İSKÂNBARIŞIYLA İMARA AYKIRI YAPILARI BİR ÜCRET KARŞILIĞINDA BİR DEFALIKYASALLAŞTIRIYOR. BU KONUYU NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?

 

Yıllardır inşaat sektörünün içindeyim. Şehrimizde 30 yıldır,özellikle son 15 yıldan daha eski, inşaat ruhsatı bile alınmadan yapılan blokblok apartmanları, inşaat ruhsatı alındığı halde, ruhsatındakinin iki katıbüyük yapılan binaları, plandaki inşaat hakkından daha fazla kullandığındanyapı kullanma izni alamayanları çok iyi biliyorum. Bu binalar yıktırılamıyor veçok uzun yıllardır da kullanılıyordu. Ülkemizde büyükşehirler başta olmak üzereyapılmış ve bir türlü kullanım, ruhsat ve imar izni alamamış tahminen 12-13milyon civarında konut bulunuyor. Yapı kayıt belgesi alınması ve sonrasında katmülkiyetine geçilmesi neticesinde yaklaşık. 50 milyar Türk lirası kaynakbekleniyor. İmar barışı ile elde edilen gelir kentsel dönüşüm uygulamalarındakullanılacak. Bunlar tespit altına alınıyor. Ancak bu imar hakkı parsele verilmiyor.Yıkılıp tekrar yapılacağı zaman mevcut plandaki imar hakkı kullanılabilecektir.İskân barışını bir milat olarak değerlendirip, bundan sonra imara aykırı yapıyapılmaması için gerekirse hapis cezası bile düşünülebilecek ceza veyaptırımların olabileceği yasal düzenlemeler yapılması gerektiği kanaatindeyim.

 

ŞEHRİMİZİN BÜYÜKŞEHİROLMADAN ÖNCEKİ DÖNEM İLE BÜYÜKŞEHİR OLDUKTAN SONRAKİ DÖNEMİ ŞEHİRCİLİK VEBELEDİYE HİZMETLERİ AÇISINDAN DEĞERLENDİRİR MİSİNİZ?

 

Şehrimiz eskiden beri komşu iller olan Gaziantep, Adana veKayseri ile mukayese edilerek onlardan daha az geliştiği ifade edilirdi.  Ancak bu iller onlarca yıldır büyükşehirdi vebüyükşehir olmanın artı nimetlerinden istifade ediyorlardı. Büyükşehir olduktansonra ilin bütününe tek merkezden sevk ve idare olan hizmetler daha kolay vedaha etkili ulaşmaya başlamıştır. On bir ilçemize ayırım yapılmadan ulaşım, altyapı,park ve yeşil alan, sosyal hizmetler büyükşehir belediyemiz tarafından götürülmektedir.Her başkan dönemini, ülkenin o dönemdeki ekonomik durumu, gelir kaynakları ve imkânlarıgöz önüne alınarak değerlendirilmesi kanaatindeyim. Eski başkanlarımız Ali Sezal,Hacı Ali Özal, Hanefi Mahçiçek, Mustafa Poyraz, kendi dönemlerinde ülke imkânlarıyla,siyasi beceri ve kabiliyetleriyle güzel hizmetler yapmışlardır. Ancakbüyükşehir olmamızla birlikte, bu dönemde, başkanımız Fatih Mehmet Erkoç veekibi, belediyeciliğin her dalında geçmiş dönemlerle mukayese edilemeyecekgüzel hizmetler hayata geçirilmiştir.

 

İNŞAAT SEKTÖRÜNÜNDE İÇİNDE OLAN BİRİSİ OLARAK SIKINTILI OLAN BU DÖNEMDE SEKTÖRÜN GELECEĞİNİNASIL GÖRÜYORSUNUZ?

 

Türkiye’de tüm Avrupa’nın 10 katı yüklenici bulunuyor. 80milyona yakın nüfusa sahip ülkemizde bugün yaklaşık 330 bin müteahhit varken,80 milyonu aşkın nüfuslu Almanya’da bu sayı sadece 2 bin 700, tüm Avrupa’da ise25 bin civarındadır. Çevre ve şehircilik bakanı murat kurum inşaat veşehircilik adına önemli yasal düzenlemeler hazırladıklarını belirterek, “artıkönüne gelen inşaat yapamayacak, müteahhit olamayacak. Firmaları maliyeterliliği ve tecrübesi doğrultusunda sınıflandıracağız” demiştir. Artık buyasal düzenlemelerin kaçınılmaz olduğu kanaatindeyim. Sektördeki konut veişyeri stok birikiminin ve malzeme fiat artışlarının en kısa zamanda düzenegirmesini ümit ediyorum. İnşaat sektörü Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biridirve 250 farklı yan sektörü beslemektedir. Ben hem inşaat sektörünün hem de ülkeekonomisinin şuan bazı sıkıntılar olmasına rağmen geleceğinin çok parlakolduğunu düşünüyorum. 

 

HABER-FOTO YAŞARERİKLİ

 

Editör: Haber Merkezi