Şüpheli yangının üzerinden 3 gün geçmesine rağmen binlerce sığınmacı sokaklarda kalıyor. Mültecileri istemeyen yerel halk ve ada yetkilileri, yeni bir kamp inşa edilmesine de karşı çıkıyor. Gıda ve barınmadan yoksun mülteciler, gece bastıran soğukla da mücadele ediyor.
YEREL HALK KARŞI ÇIKIYOR
Yunanistan Göç Bakanı Notis Mitarachi, MEGA TV’ye yaptığı açıklamada, yerel halkın sığınmacıları istemediğini belirterek, Ailelerin, savunmasız insanların ihtiyaçlarını karşılamaya hazırız ifadelerini kullandı. Bakan Mitarachi, Yerel yetkililerin buna karşı teklif ettiği şey ise, sığınmacıların tekneye binip Atina’daki Pire limanına gitmesi. Teknik olarak bu uygulanabilir bir plan değil, koronavirüsten dolayı daha fazla güvenlik sorunu oluşturacak diye ekledi.
MEZARLIKTA KAMP KURDULAR
Yunanistan tüm bu tartışmalar sürerken kamptaki yangından kaçan binlerce sığınmacı iki geceyi de dışarıda geçirmek zorunda kalırken, Yunan televizyonunun yayınladığı görüntülere göre bazıları mezarlıkta kamp kurmaya başladı. Afganistan’dan gelen 25 yaşındaki Zohra, “Moria bitti. 2 gündür yollardayız, su yok, yemek yok ve geceler çok soğuk oluyor” diye konuştu.
DÜŞMANCA MUAMELE
Yangından kaçmak zorunda kalmadan önce kampta kalanların bazılarının yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testleri pozitif çıkmıştı. Avrupa’daki 2015-2016’daki sığınmacı krizinin ardından, özellikle kamptaki nüfusun artmasıyla birlikte sığınmacılara karşı daha düşmanca ve sert olurken, adadaki yetkililer de hükümetin Moria’yı açık hava kampına dönüştürme planına karşı çıkıyordu.
Çocukları alacaklar!
Midilli adasında insani dram yaşanırken, Avrupalı ülkeler ise yine sığınmacı çocukları seçerek alma stratejisine devam ediyor. Moria kampındaki yangın nedeniyle sığınacak yeri kalmayan mültecilerden 400 çocuğun, 10 Avrupa ülkesine gönderileceği belirtildi. Mültecilere yeni bir yer sağlamak konusundaki çabalar sürerken Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer, 10 Avrupa Birliği üyesinin, toplam 400 refakatsiz çocuğu almayı kabul ettiğini duyurdu. Seehofer’in açıkladığına göre, başta Almanya ve Fransa olmak üzere 10 Avrupa ülkesi 100 ile 150 kadar çocuğa kapılarını açacak.