Ayşenur Bölükbaşı, 25 yaşında genç bir anne, 1999 yılında Yozgat’ta dünyaya geldi. Hayatına, şiddet dolu bir evlilikle adım attı ve bir çocuk sahibi oldu. Evliliği boyunca fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kalan Ayşenur, sonunda boşanma kararı aldı. Ancak bu karar, hayatına mal oldu. Yozgat’ta yaşanan bu trajik olay, kadına yönelik şiddetle ilgili toplumsal farkındalık yaratmak adına büyük bir etki yarattı.
AYŞENUR BÖLÜKBAŞI KİMDİR?
Ayşenur Bölükbaşı, hayatının büyük kısmını ailesine ve çocuğuna adayan, genç yaşta evlenmiş bir kadındı. Evliliği, çok geçmeden şiddetle tanıştı. Hem fiziksel hem de psikolojik şiddet, Ayşenur'un yaşamını derinden etkiledi. Ancak bu zor yaşam koşulları karşısında Ayşenur, bir çıkış yolu arayarak mücadele etmeye başladı. Boşanma kararı alarak, şiddet dolu evliliğinden kurtulmayı hedefledi.
Boşanma aşamasında, çocuğuyla birlikte Çekerek ilçesinin Bazlambaç Köyü'ne taşınarak daha güvenli bir yaşam kurmaya karar verdi. Ancak, geçmişin karanlık izlerinden kaçmak kolay olmadı. Uzaklaştırma kararı alınmasına rağmen, Ayşenur'un eski eşi Yasin Bölükbaşı tarafından takip edilmeye devam edildi.
AYŞENUR’UN KORKUNÇ SALDIRISI
13 Aralık 2024 sabahı, Ayşenur’un hayatını değiştiren korkunç olay yaşandı. Boşanma aşamasında olduğu ve hakkında uzaklaştırma kararı bulunan Yasin Bölükbaşı, sabah saatlerinde Ayşenur’un yaşadığı eve baskın yaptı. O sırada küçük çocuğunun gözleri önünde, Ayşenur’u boğazından ve sırtından defalarca bıçakladı.
Küçük çocuk, annesini korumaya çalışarak eline bir kürek alarak saldırgana engel olmaya çalıştı. Ancak, saldırganın şiddeti karşısında çaresiz kalan çocuk, annesinin ölüm kalım savaşı verdiği o anları yaşamak zorunda kaldı.
AYŞENUR’UN HASTANEYE KALDIRILMASI VE AİLESİNİN ÇAĞRISI
Ayşenur, ağır yaralı olarak hastaneye kaldırıldı ve yoğun bakımda tedavi altına alındı. Hayati tehlikesi devam eden Ayşenur, ailesinin ve çevresindekilerin adalet talebiyle gündemde yer aldı. Ailesi, hem Ayşenur'un hayatta kalmasını hem de adaletin sağlanmasını beklerken, kadına yönelik şiddetle mücadelede eksik kalan koruma önlemleri yeniden gündeme geldi.
Ayşenur’un ailesi, olayı kamuoyuna duyurarak, kadınların boşanma süreçlerinde karşılaştığı güvenlik açıklarını ve koruma eksikliklerini vurguladı. Bu trajik olay, kadın hakları savunucuları tarafından büyük bir tepkiyle karşılandı.
TOPLUMSAL TEPKİ VE DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Ayşenur'un başına gelen olay, sadece ailesini değil, tüm Türkiye’yi derinden sarstı. Kadın örgütleri ve insan hakları savunucuları, Ayşenur için adalet talep etti. Sosyal medyada yapılan çağrılar, kadına yönelik şiddetle ilgili farkındalık yaratmayı amaçladı.
Aile tarafından yapılan açıklamalarda, sürecin hızlandırılması ve failin en ağır cezayı alması için kamuoyunun desteği istendi. Bu tür olayların tekrarlanmaması için devletin şiddet mağduru kadınları koruma anlamında daha etkin önlemler alması gerektiği vurgulandı.





