Aydemir Akbaş kimdir, kaç yaşında öldü? Rol aldığı filmler ve hayatı

1936 yılında İstanbul’un Feriköy semtinde doğan Aydemir Akbaş, Arnavut kökenli bir baba ve Trabzonlu bir annenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Galatasaray Lisesi mezunu olan Akbaş, gençliğinde gazetecilik yaptıktan sonra Altan Erbulak’ın yönlendirmesiyle tiyatro sahnesine adım attı.
Tiyatronun usta isimleriyle aynı sahneyi paylaşan Akbaş, Gülriz Sururi, Ayfer Feray, Nisa Serezli ve Ali Poyrazoğlu topluluklarında oyunculuk yaptı. Sahnedeki yeteneğiyle kısa sürede adından söz ettirmeyi başardı.

“Keşanlı Ali Destanı”, “Direkler Arası”, “Zilli Zarife” ve “Ferhat ile Şirin” gibi oyunlarda yer aldı. 1960 yılında askerlik görevini tamamladıktan sonra tiyatroya tam zamanlı olarak yöneldi.

Aydemir Akbaş’ın sinema yolculuğu 1964 yılında Atıf Yılmaz’ın yönettiği “Keşanlı Ali Destanı” filmiyle başladı. Tiyatrodaki “Sipsi Selim” rolüyle dikkat çeken sanatçı, kısa sürede Yeşilçam’ın sevilen karakter oyuncularından biri haline geldi.
1970’li yıllardan itibaren özellikle komedi türündeki filmlerle geniş kitlelere ulaştı. İbrahim Tatlıses ile senaryo çalışmaları yaptı, birçok yapımda hem oyuncu hem senarist olarak yer aldı.

Kariyeri boyunca 127 filmde rol alan Akbaş, 8 filmin yönetmenliğini üstlendi, 33 filmin senaryosunu yazdı. Şafak Sezer ile birlikte yer aldığı “Kolpaçino” serisi, son dönem sinema izleyicisinin hafızasında özel bir yer edindi.
Ayrıca “Kutsal Damacana 2: İt Men”, “Alemde 1 Gece”, “Sünnet Çocuğu” ve “Kolpaçino 4 4’lük” gibi filmlerde de rol aldı.
Televizyonda ise 1970’lerde “Ahududu”, 2013 yılında “Altındağlı” dizisiyle ekranlara geldi.

Aydemir Akbaş sadece sahnede değil, perde arkasında da üretken bir isimdi. 1960’lı ve 70’li yıllarda Gülriz Sururi – Engin Cezzar Tiyatrosu’nun ortakları arasına katıldı. “7 Kocalı Hürmüz”, “Nikah Kağıdı”, “Düşenin Dostu” gibi oyunlarda hem oyuncu hem yönetmen olarak görev aldı.
Daha sonra kendi yazdığı senaryolarla sinemaya katkı sunmaya devam etti. Özellikle mizahi yönü kuvvetli filmleriyle tanındı. Sahneye ve sete duyduğu bağlılık, onun çok yönlü bir sanatçı kimliği kazanmasını sağladı.

Aydemir Akbaş, daha önce kolon, gırtlak ve bağırsak kanseri teşhisiyle üç ayrı dönemde tedavi gördü. İlk iki kanser mücadelesini kazanmasına rağmen, 2023 yılı başında yeniden kansere yakalandığını duyurdu. Uzun bir tedavi sürecinin ardından yoğun bakımda entübe edilen Akbaş, üçüncü mücadelesinde yaşamını yitirdi.
88 yaşında vefat eden sanatçının kaybı, sanat camiasında büyük üzüntü yarattı. Menajeri Özgür Aksoy, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada “Türk sinemasının koca çınarı vefat etmiştir.” sözleriyle acı haberi duyurdu.

Aydemir Akbaş, sadece ekran ve sahnedeki performanslarıyla değil, sanat dünyasına kazandırdığı hikâyeler, karakterler ve yorumlarla da hatırlanacak. Mizahi dili, doğallığı ve özgün tarzı onu farklı kuşaklardan izleyicilerin sevgilisi haline getirdi.
Türkiye’nin tiyatrodan sinemaya, komediden drama uzanan sanat yolculuğunun sessiz ama güçlü tanıklarından biri olarak, arkasında silinmeyecek bir iz bıraktı.