Suriye siyasetinin son yıllarda en çok merak edilen isimlerinden biri olan Ahmed Şara, ülkedeki muhalif güçlerin şekillenmesinde kritik rol oynuyor. Peki, Ahmed Şara kimdir, nasıl bir kariyere sahip ve Suriye’de hangi adımları attı? İşte tüm detaylar…
Ahmed Şara Kimdir? Kökeni ve Çocukluğu
1982 yılında Riyad’da doğan Ahmed Şara, çocukluğunu Şam’ın Mezze semtinde geçirdi. Golan kökenli köklü bir aileden gelen Şara’nın babası Hüseyin Şara, Baas rejiminin muhalif figürlerinden biriydi. Babasının kuzeni Faruk Şara ise Suriye’de eski Dışişleri Bakanı ve Devlet Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı. Bu köklü aile geçmişi, Ahmed Şara’nın politik ve ideolojik formasyonunda etkili oldu.
Savaş ve Örgütlenme Süreci
ABD’nin Irak’ı işgalinin ardından Ahmed Şara, Irak’a geçerek silahlı mücadeleye katıldı. DEAŞ’ın temellerini atan Irak el-Kaidesi’nde aktif rol aldı. 2005-2006 yıllarında ABD tarafından tutuklanarak Bucca Kampı’na gönderildi. Buradan çıktıktan sonra, Irak el-Kaidesi’nin Ninova sorumluluğunu üstlendi.
2011 yılında Suriye’de başlayan ayaklanmada, İslam Devleti lideri Bağdadi’nin desteğiyle Nusra Cephesi’ni kurdu. Ancak Bağdadi’nin örgütü Nusra Cephesi’ne bağlama girişine karşı çıkarak, grubun el-Kaide’ye bağlı olduğunu resmen açıkladı. 2017’de Nusra Cephesi’ni Heyet Tahrir Şam (HTŞ) olarak yeniden yapılandırdı ve el-Kaide ile bağlarını tamamen kopardı. HTŞ, kısa sürede Suriye’nin en güçlü muhalif grubu hâline geldi.
İdlib Yönetimi ve Sosyal Politikalar
Ahmed Şara, HTŞ’yi hem askeri hem idari olarak yöneterek İdlib’de altyapı hizmetleri, sosyal yardımlar ve yerel yönetim projelerini hayata geçirdi. Diğer muhalif gruplarla stratejik iş birlikleri yaptı ve “Suriyelileşme” politikası izleyerek küresel cihat söyleminden uzaklaştı. 2024 sonunda muhaliflerin Halep operasyonunun liderliğini üstlenerek önemli bir askeri başarıya imza attı. Esed rejiminin çöküşünün ardından Suriye Arap Cumhuriyeti’nin Geçiş Dönemi Cumhurbaşkanı oldu.
Ahmed Şara’nın Dış Politika Vizyonu
· Türkiye: Türkiye’nin desteklediği muhalif gruplarla yakın iş birliği yaptı ve sınır ötesi operasyonlara destek verdi. Rejimin çöküşünden sonra Türkiye ile kurduğu diplomatik temas öncelikli oldu.
· İsrail: İsrail’i işgalci bir devlet olarak tanımlayarak bu konudaki duruşunu net biçimde açıkladı.
· Rusya: Rejimin çöküşünün ardından diplomatik temas kurarak iş birliği sinyalleri verdi.
· İran: Söylem bazında mesafeli bir duruş sergileyerek İran ile ilişkileri sınırlı tuttu.
· Arap Ülkeleri: Katar ve Suudi Arabistan ile hızlı bir şekilde diplomatik ilişkiler geliştirdi.
· Batılı Güçler: ABD, İngiltere ve AB ile doğrudan temas kurarak uluslararası desteği artırmayı hedefledi.
Ahmed Şara, hem askeri hem siyasi alanda attığı adımlarla Suriye’de muhaliflerin lideri olarak öne çıkıyor ve ülkedeki geçiş dönemi siyasetine yön veriyor.





