Geçtiğimiz günlerde sonuçları düşündürücü bir araştırma yapıldı. Söz konusu araştırmanın ilginç sonuçlarından   birkaçı aktarayım; “Yurttaşların % 75’i dua ediyor, % 10’u ara ara, hiç dua etmeyen sadece % 6, kararsız % 4. Devam edelim; “Eş seçiminde din çok önemli” diyen % 51. Bunlar namaz kılmasa da, öyle anlaşılıyor ki, dini kültürel bir kimlik ve aidiyet görüyorlar. “Kısmen önemli” diyen % 24, “önemli değil” diyen % 20, kararsız % 5. “Eşinin kendi kadar dindar olmasını isteyen” % 30, daha dindar olmasını isteyen % 45, kendinden daha az dindar olmasını isteyen % 15, kararsız % 10. Bu rakamlara göre insanların, dini daha çok bir iffet sorunu olarak gördükleri anlaşılıyor. “Selamunaykum” diyen % 41, “Merhaba-Günaydın” diyen % 24, “Nehaber” % 30, % 5 kararsız.. Oy vereceği adayın dindar olmasına önem veren % 51. Bu da çok önemli. Toplumun şuuraltında din olumlu, güven verici, dürüstlükle ilgili bir imaja sahip. “Kısmen önemli” gören % 24, önemsiz gören % 20, görüş yok: % 5.  Ayrıca“Halife ister misiniz?” sorusuna, “evet” diyenler  % 54. Günahta pişmanlık oranı % 90. Demek ki insanlarımız, bir yaratıcıya inanıyor ve onlar için“Günah” kavramı var ve bu konuda pişmanlık yaşıyorlar. “Hayır” diyenler, pişmanlık duymayanlar % 2. Bu konuda cevap vermek istemeyenler % 8. “Gusül abdesti alır mısınız” diye sormuşlar. ”Evet” diyenlerin oranı % 65, ara sıra “gusül” alanlar % 17, bilmeyen-almayan % 13, görüşü yok % 5. Durum bu. Durum bu ama, beni en çok bu soruya gelen cevap tedirgin etti. Demek ki insanlarımızın çoğu temel dini bilgilere sahip değiller… Bu araştırma sonucu sizlerde nasıl bir izlenim bıraktı bilmiyorum ama şahsen kendim insanlar öyle söylendiği gibi çok dindar olmadığı sonucuna vardım  Hadi % 60 diyelim. Ancak dindar olmasa da insanlarımız eşlerinin ahlaklı ve değerlerine sahip olması gerektiğini inanıyor. Ha birde şunu belirteyim  bu sonuçlar hangi bölgeden alınmış  bilmiyorum, sanki deniz kenarı illeri kapsıyar gibi geldi bana. Neyse…   FARKLI DÜŞÜNENLER YOK DEĞİL Bu anket sonuçlarına yönelik olarak geçtiğimiz günlerde biz yazı kaleme alan hemşehrimiz Yazar Abdurrahman Dilipak diyor ki; “Buradan çıkan sonuç Kur’anî çerçevede “Müslim” denilebilecek insan sayısı ülkemizde % 50 civarında.. % 30 kadar Deist var. Yani bir dine değil, ama tanrısal bir gücün varlığına inanıyor. % 10’u ise herhangi bir dine inanmıyor. Yani Ateist. % 10’u ise Agnostik.. Yani, bu işleri bilinemeyeceğine inanıyor, bu konuda bir görüşü yok, bilmiyor. Bu kamuoyu araştırmasının gerçeği ne kadar yansıttığını bilmiyorum. O zaman başka kuruluşların da bu alanda daha kapsamlı çalışmalar yapması gerekiyor. Biz ülke içinde kendi sorunumuzu çözüp, diğer kardeşlerimize örnek olmak ve sorunlarının çözümüne gayret göstermemiz gerek.. Ben hiçbir zaman umutsuz olmadım. “Karanlığın en koyu anı, aydınlığa en yakın olduğu zamandır.. Gerçek artık bütün çıplaklığı ile ortada. İnşallah bu saatten sonra herkes daha dikkatli olacaktır.. Çocuklarımızı İmam Hatib’e göndermekle bitmiyor bu iş. Kızlarımızın başını örtmesiyle bitmiyor.. Başörtülülerin yüzde kaçı namaz kılıyor biliyor musunuz? Artık internet var. Kimsenin bir yere gitmesi gerekmiyor, her şey evinizde. Bu gerçekten kaçmak da öyle kolay değil. Kaçmak yerine bu nesneyi, doğru yönde, iyi bir şekilde kullanmak gerek.. Gençlerin kendi kendilerine sahip çıkmaları gerek. Kendi aralarında okuma grupları, arkadaş grupları oluşturmalılar. Arkadaşlarına sahip çıkmalılar.. Bu iş “kendini kurtaran kaptan” şeklinde olmaz.. Hepimizin birbirine yardım etmesi gerek.. Yaratılış gayemize uygun yaşamalıyız. Yoksa varacağımız yer ateş çukurundan başka bir yer olmaz. Çok fazla sekülerleştik, ruhaniyetimizi, yaratılış gayemizi unuttuk. Din, sanki, ideolojik, politik, dünyevi hedeflerimizin aracı oldu. Oysa tersi olması gerekirdi. Bu değerlendirmeye katılırsınız veya katılmazsınız, doğru anket sonuçları düşündürücü! Hadi kalın sağlıcakla.