Ne yazık ki davranış eğitiminde çok önemli bir yeri olan ilişkilerdeki saygı kültürü, günümüzde gereği gibi uygulanamıyor. Çevremizi dikkatli bir şekilde gözlediğimiz zaman bu eksikliği en çarpıcı şekliyle görebiliyoruz. İnsanların çoğu, canlı cansız bütün varlıklara, o kadar duyarsız ve saygısız ki, zaman zaman içimizdeki isyanı bastıramıyoruz. İnsan karakterleri çok farklı hassas, ince düşünceli, duyarlı olanlar; kaba, acımasız ve vicdansız kişilerin davranışlarını kabul edemiyor, isyan ediyorlar. Onların tavırları, hareketleri toplumda kabul görmediği içinde aynı ortamda huzursuz oluyorlar. Saygı, insanı deşifre eden bir davranıştır. Gerek cemiyet hayatında gerek çalışma hayatında gerekse aile hayatında insanın gerçek yüzünü gösteren bir aynadır. Çocuklarımıza küçük yaşlardan öğretmemiz gereken öncelikli davranış biçimidir. Saygı çeşitli şakilerde ifade ettiğimiz, karşımızdakinden beklediğimiz bir tavırdır ve ailedeki eğitimle başlar. Birbirinin düşüncelerine, sözlerine, davranışlarına ve değerine duyulan bir histir. Sevgi ile birlikte içten gelen bir duygudur. Bu iki duygu ile barışık ailelerde yetişen çocuklar davranışlarıyla bunu gösterirler. Ayrıca insanların kendilerine de saygısı olduğu sürece, insan ilişkileri her zaman seviyeli yürütülür. Saygı ile ilişkili benim üzerinde durmak istediğim bir başka konu da, yaşam alanlarıdır. Sokaklar, parlar, meydanlar ve evin dışındaki her yer. Onları temiz tutmak korumak, onların bakımını yapan insanlara saygılı olmak ve kesinlikle zarar vermemek. Sokaklarda, caddelerde temizlik yapanların çabalarını gözlüyorum, gece gündüz ellerinde faraş ve süpürge. Onlar temizliyor, fakat maalesef insanlar arkasından kirletiyor. Ya yediği fıstığın, çekirdeğin, kabuğunu, ya elindeki Kağıda veya sigara izmaritini, hiç saygı duymadan yere atıyor. İnsanlar eşittir. Çalışan herkese saygı göstermek zorundayız. Ama maalesef toplumumuzda saygı duymak kültürü en büyük eksiğimizdir yetişkinlerle olan ilişkilere gelince: Onlar gençlerden genelde saygı beklerler ama, bu beklenti gençleri zorlayacak ölçüde abartılmamalıdır. Ebeveynler gençlerin Alacakları kararlarda, kendilerinin fikirlerini de almasını isterler. Gençlerin bu beklenti doğrultusunda davranmaları, güzel bir inceliktir ve saygının ifadesidir. Aralarındaki nesil farkından doğan görüş ayrılıkları, her iki kuşağın birbirine göstereceği saygı ile, ortak bir görüşte birleşerek, çatışmaya dönüşmemeli. Bu durum iki neslin arasındaki bağın kopmaması için önemlidir. Önümüzdeki günlerde kurban bayramını kutlayacağız. Aile bireylerinin hısım ve akrabaların böyle günlerde hatırlanması, aranması, ziyaret edilmesi saygının bir ifadesidir ve bağlılığı kuvvetlendirir. Gelenekler, adetler toplumdaki ayrışmayı önler, iletişimi güçlendirir bireyler birbirinden kopuk dağınık gruplar haline gelmez. Yaşamın her alanında, davranışlarınızı saygı ve sevgi çerçevesinde sürdürebilirsek, insan ilişkileri daha seviyeli ve uzlaşmacı bir şekilde devam eder. Sevgi ve saygıyla kalın.