Dün ilimizde yayın hayatını sürdüren Manşet Gazetesini ziyaret ettim. Arkadaşlar toplantıdayken bu arada bende gazetenin haberlerine göz attım. Basın İlan Kurumunun ilimizde düzenlendiği bir toplantının haberi dikkatimi çekti.

Haberin giriş kısmı şöyleydi: “Basın İlan Kurumu (BİK) ve Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı (DOĞAKA) ortaklığında Kahramanmaraş’ta Gazetecilere yönelik “Yeni Medyada Reklamcılığın Geliştirilmesi” konulu seminer düzenlendi. Ticaret ve Sanayi Odası Toplantı salonunda düzenlenen seminerde, yerel gazete ve televizyonun reklam departmanında çalışan personellere Uzman danışman Cihat Zafer Demirel, sunum yaparak reklamcılığın geliştirilmesini anlattı. Program katılan BİK Genel Müdürü Rıdvan Duran, seminer sonrası açıklamalarda bulundu. Dijitalleşmeyle birlikte gazetelerin daha çok okunduğuna vurgu yapan Duran, “Gazeteler eskisinden daha fazla okunuyor aslında, çünkü insanlar daha kolay ulaşabiliyor. Hani bir kağıt materyale ulaşmak için satın almaları gerekebiliyordu ama bugün telefondan bile gazete okuyabiliyorlar. Dolayısıyla tirajların düşmesi demek gazetelerin az okunduğu anlamına gelmiyor. Aslında aksine çok daha fazla okunuyor ama sektör alan değiştiriyor” ifadelerini kullandı…”

Şahsen bu haberden bir gazeteci olarak yazılı basının yavaş yavaş sona ereceğini, yerine dijital gazeteciliğin öne çıkacağı çıkarımını yaptım.

Sonra geçen hafta Bugün Gazetesi Sahibi Mehmet Yüzbaşıoğlu’nun bu konuda yani yazılı basının yaşadığı sıkıntıları anlatan o makaleyi düşündüm, ardından da bu yazıyı yazma kararı aldım.

YAZILI VE SOSYAL MEDYA SAVAŞINI KİM KAZANACAK?

Hemen kendi cevabı yazayım, bana göre bu yazılı medya sahiplerine bağlı. Eğer gazete sahipleri işlerinin gereğini yerine getirirlerse, yazılı medya hiçbir zaman yerine sosyal medya ya bırakmaz, çünkü sosyal medya yazılı medya gibi güvenli değildir!

Gelelim yazılı ve sosyal medya savaşına. “Günümüzde çok bariz bir şekilde geleneksel medya ile sosyal medyanın bir soğuk savaş içinde olduğu aşikardır. Geleneksel medyanın yayın organları çok büyük kitleleri kapsamaktadır. Tek taraflı bir medya olduğu için medya içeriğini bizlere sunar ve karşılığında biz bunları tüketiriz. İçerik üzerinde değişiklik, yorum yapamaz ve içeriği paylaşamayız ve direkt olarak bağlantımız yoktur. Sadece tek taraflı bir medya olmasının yanı sıra maliyeti de yüksektir. Bu özelliklerinin yanı sıra Geleneksel Medyada sonuç her zaman daha net olur.

GELENEKSEL MEDYA NEDEN SANCILI?

Sosyal Medya gelişen bilgisayar, internet ve mobil teknolojisi ile ortaya çıkan, kullanıcıların zamandan ve mekândan bağımsız bir şekilde interaktif olarak etkileşimde bulundukları sanal medya ortamlarıdır. Geleneksel medya dediğimiz, yazılı ve görsel basında yani gazete, televizyon ve diğer araçlarda, iletişim tek yönlüdür. Ancak, sosyal medya araçlarında hedef kitle ile karşılıklı etkileşim mevcuttur.

Belli başlı sosyal medya araçları mobil iletişim, internet tabanlı medya ve sosyal medyadır. Sosyal medya kavramı Türkiye’de son birkaç yılda kullanılmakla beraber, dünyada biraz daha geriye gidiyor. Türkiye’de en önemli bölümleri youtube, instagram, twitter, facebook, snapchat, swarmvb…(Kay. Mutlu Doğdu)

Bu konuya yarın da devam edeceğim ancak bu bölümde şu önemli saplamayı yapmak isterim. Bence işinin gereğini yapmayan her sektör zamanla gereksiz duruma düşer.

Bakınız sosyal medya kaybettiği güvenden dolayı, birkaç yıl içinde şeytanilerin oyuncağı haline gelecek ve has düşünenler bu sosyal medyadan çıkacak. Çünkü sosyal medya yuvaları bile yıkıyor!

Ancak yazılı medyada muhatap vardır, hukuki ölçülerle hareket etmekte, sorumluluğu vardır. Bunun için gazete sahipleri işlerini ciddiye alırsa ve işlerinin gereğini yaparlarsa eskiden olduğu gibi günümüzde ve gelecekte de güçlü kalmaya devam edecektir. Örneğin yerel gazeteler ilan almadan da ayakları üzerinde durmayı öğrenmeleri gerekir…

Şimdilik kalın sağlıcakla.