Türkiye'de ekonominin lokomotif sektörlerinden inşaat sektörü maalesef her gün farklı sorunla karşılaşıyor.

Özellikle Pandemi döneminin oluşturduğu durağanlığı üzerinden atmaya başladığını, hükümetin konut stoklarının erimesine büyük katkısı olan kredi ve ödeme kolaylıklarıyla ilgili uygulamasının sektörü rahatlattığını, ev sahibi olmak isteyenlerin kampanyalı satışlara büyük ilgi gösterdiğini dillendiren Mütahitler, Ruhsatta gecikmeye çözüm istiyor.

Kentteki dönüşüme ayak uydurmak için Ruhsat sorununun Belediyelerde hızlanmasını ile getiren Müteahhitlerimiz yeni yaşam alanları üretmek için gerekli girişimleri yapacak durumdadır ancak arsa bulma konusunda büyük zorluklar yaşanmakta ve Arsa bulsalar da Projelerinin onaylanması Ruhsatlanması için Belediyelerdeki gecikmelerden şikayetçiler.

Arsa maliyetlerinin çok yüksek olması ve yeterince arsa bulunamaması sektörde oluşan canlılığın devam etmesini engellemekte.

Bu anlamda yerel yönetimlere görev düşmektedir.

Özellikle kırsal alanda yer alan Metropol İlçemiz Dulkadiroğlunda Ruhsat almada yaşanılan sıkıntılar Mütahitleri bezdirmiş durumda…

Mütahitler, “Kentimizde ciddi, riskli binalar var, Kentsel dönüşümle birlikte daha doğru işler yapma imkân bulacağız. İnşaat sektörünün canlılığının devam etmesi ve konut satışlarındaki arzulanan düzeye ulaşılması için belediyelerin gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyoruz.

Bizde bu dönüşümü yapmak istiyoruz.

Ama bunu yaparken de milletin rızasını alarak yapmak istiyoruz.

Biz bu kentin insanlarıyız.

Bu kentte üretmek, yapmak ve satmak istiyoruz.

Ama bunu yaparken de çocuklarımızın da yaşayacağı dünyayı düşünerek yapmak gerekiyor.

Kentimizi doğru yapılaştırmak istiyoruz.

Projelerimiz hazır, Belediyelere sunuyoruz…

Belediyeler ise bize dönüşü aylar alıyor, Hal böyle olunca arsa sahibi de sıkıntı çıkarıyor.

İşler ilerlemeyince Mütahitler, yalancı, dolandırıcı oluyor.

Bizler işlerimizin hızlı ilerlemesi için ruhsatlarımızı Belediyeden hızlı bir şekilde almak istiyoruz” diyorlar.

Gerçekten inşaat sektörü Türkiye’de her geçen gün gelişiyor.

Tabi sektörde haksız rekabette oluşmadı değil.

Özellikle TOKİ ’lerin bir şekilde sektörde haksız rekabet yarattığının hep beraber farkındayız.

Ben burada bunu tartışmak istemiyorum.

Ama önümüzdeki günlerde bu yapının ülkemize neler kazandırdığını neler kaybettirdiği hep beraber daha iyi anlayacağız.

Sorunlarımızı kurumsal yapı içerisinde tartışarak ortak akıl oluşturabilinir.

Daha yaşanabilir, daha güzel, marka değeri yüksek, yapı kalitesi yüksek bir şehir Kahramanmaraş olacaktır.

Çünkü sorunlar ancak tartışılırsa çözülebilir.

Kalın Sağlıcakla…