Bir anlık hafıza kaybı, konsantrasyon bozukluğu, kafa karışıklığı, konuşmada ve günlük kelimeleri bulmada yaşanan zorluk... Koronavirüs geçiren her 10 hastadan biri ‘beyin sisi’ denilen bu durum nedeniyle soluğu hastanede alıyor. Nedir bu beyin sisi? Uzun vadede Alzheimer’a neden olur mu? Yok mu bir tedavisi? Hürriyet gazetesi yazarı Fulya Soybaş nörologlara sordu, gelen cevapları köşesine taşıdı. 

ÇAĞIN HASTALIĞI OLABİLİR

CerrahpaşaTıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, COVID-19 hastalarında baş ağrısı, halsizlik, hatta felce varan nörolojik bulguları bildiklerini ancak ‘beyin sisi’ ile son 2-3 aydır sıklıkla karşılaşmaya başladıklarını söylüyor. Araştırmaların beyin sisinin koronavirüs geçirildikten sonra aylarca devam edebileceğini gösterdiğini belirten Prof. Dr. Uludüz, hastanede koronavirüs tedavisi alan, yoğun bakımda yatan hastalarda ise daha yoğun görüldüğünü belirterek şöyle devam ediyor: “Yoğun bakımda tedavi görenlerin 3’te 1’i virüsü atlatanların ise 10’da 1’inde görülebiliyor. Sisli beynin nasıl oluştuğu konusunda uzmanlar arasında ortak bir fikir yok. Enfeksiyon esnasında oluşan bağışıklık sağlayıcı antikorların yanlışlıkla sinir sistemine saldırmasından ya da enfeksiyon nedeniyle hasar gören sinir hücrelerinin birbirlerine yanlış sinyaller göndermesi nedeniyle olabileceği ileri sürülüyor. ‘Her şey rüya gibi, net düşünemiyorum, sürekli unutuyorum’ diyorsanız dikkat!..”

UZUN VADEDE DEMANS YAPAR MI?

“Normalde kısa vadede, birkaç ay içerisinde hastanın doktor desteğiyle süreci atlatması olası. Ama uzun vadede bir hafıza problemi yaşatır mı? İşte burası soru işareti. Zira virüs beyinde yavaş yavaş ilerliyor. Beyin bariyerlerine kan yoluyla geçiş yaparak ulaşıyor. En çok etkilediği yer hafıza bölgesi. İşte bu bizim ‘Acaba çağımızın hastalığı beyin sisi olabilir mi’ endişesi yaşamamıza sebep oluyor.”

HAFIZAYI GÜÇLENDİRİN

Peki bu işin bir tedavisi yok mu? “Maalesef etkili bir tedavi yöntemi yok” diyor Prof. Dr. Uludüz ve yapılması gerekenleri şöyle özetliyor: “Hafızayı destekleyecek Omega3, B12, C ve D vitamini takviyeleri öneriyoruz. Ayrıca hafızayı desteklemek için bulmaca çözmek, açık havada yürümek gibi fiziksel aktiviteler yapın. İyi uyuyun. Uyuyamıyorsanız melisa, papatya çayı ya da yatmadan önce muz ekstresi öneririm. İyi beslenin: basit karbonhidratları ve şekeri hayatınızdan çıkarın.”

‘BUNADIM SANDIM’

GÜLYÜZ Torun, 58 yaşında. 1 ay önce baş ve eklem ağrısı, ateş ve nefes almada zorlanma belirtileri ile başvurduğu hastanede COVID-19 pozitif tanısı aldı. “Sonrası çok zordu” diyor ve şöyle devam ediyor: “Tedavim evde devam etti. Filyasyon ekibinin getirdiği ilaçları ekstra olarak da C, D ve B12 vitaminleri kullandım. Süreci hayli ağır atlattım. En çok kas ve baş ağrısı çektim. Kafamı dahi kaldıramayacak bir halsizlik, öksürük... Bu ağrıyı tarif edecek kelime yok. Maskesiz, umarsızca dolananları gördükçe ‘Bunları yaşayacaklarını bilseler böyle sorumsuzluk yapamazlar’ diyorum. Çünkü çekmeyen bilmez.”

İSİM VE ADRESLERİ UNUTTUM

“Neyse ki 20 gün içerisinde negatife döndüm. Ama kâbus bitmedi. Yataktan çıkamıyordum. Sürekli bir yorgunluk hali vardı. Sonra birden arkadaşlarımın adını unutmaya başladım. Kargoya bir kitap verecektim, 20 yıldır yaşadığım adresimi unuttum. Söylemek istediğim kelime dilimin ucuna kadar geliyor ama bir türlü kafamı toplayıp cümle kuramıyordum. Dedim, ‘Bunuyorum herhalde.’ Hemen doktora gittim.
Beyin sisi yaşadığım söylendi. Doktorumun tavsiye ettiği ilaçları kullanıyorum. Bol bol hareket ediyor, hafızamı güçlendirecek aktiviteler yapıyorum ama hâlâ her şey tam berrak değil.”

SİSLİ BEYİN İÇİN 10 İŞARET

1) Unutkanlık, dikkat dağınıklığı, odaklanma, konsantrasyon eksikliği

2) Sık sık eşya kaybetme, yapılacak işleri hatırlamada zorlanma, karıştırma

3) Karar verme güçlüğü, bir işi başlama ya da tamamlamada güçlük çekme

4) Uykuya dalmada ve sürdürmede
zorlanma, kalitesiz uyku

5) Düşünceleri toparlamada ve kelime bulmada zorlanma

6) Endişe ve kaygı hali, olumsuz düşüncelere yoğunlaşma

7) Sabah yorgunluğu, enerjisizliği, güne mutsuz başlama

8) Uyku atakları, kafa karışıklıkları, bilinç dalgalanmaları

9) Duygu durum değişiklikleri, gereksiz öfke nöbetleri

10) Bitkinlik, yorgunluk, tükenmişlik hissi

AŞI VE KORUNMA ÖNEMLİ

Nörolog Prof. Dr. Barış Topçular, beyin sisinin zihinsel bir bozulma olduğunu, MR ya da tomografide görülmediğini belirtiyor ve “COVID-19 sırasında ya da geçirdikten sonra konsantrasyonda zayıflama, bellek performansında düşme gibi semptomlarla ortaya çıkıyor. Bu belirtilerin büyük çoğunluğu aylar içerisinde azalma gösteriyor ama bazen, özellikle de yoğun bakımda yatan ya da nekahet dönemi uzun süren hastalarda kalıcı iz bırakma ihtimali de var” diyor. COVID-19 ile mücadele başlı başına sorunken bir de yan etkileriyle başa çıkmak/çıkmaya çalışmak hayli yıpratıcı. Asıl soru şu: “Bu yan etkilerden nasıl kaçacağız?” Prof. Dr. Topçular “En önemlisi COVID-19’a yakalanmamak. Tedbirlere uyacağız. Parantez açayım, son günlerde ‘COVID-19 aşısı olalım mı olmayalım mı?’ tartışmaları aldı başını gidiyor. Aşı bizi bu anlamda korumaya alacak” diyor, şöyle devam ediyor: “Yürüyüş, yoga, pilates yapmak, ayrıca TV karşısında oturmak yerine okumak, yeni bir şeyler öğrenmeye çalışmak beynin performansını arttırır. Bazen duruma ilaç ile de müdahale de gerekebilir ki o zaman nöroloji doktoru desteği ile tedavi planı çıkarılmalıdır.”

Editör: Haber Merkezi