Radyasyon Ölçümü’nün hayatımızdaki öneminin arttığına işaret eden Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi (KİÜ) Elbistan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Tıbbi Hizmetler ve Teknikleri Bölümü, Optisyenlik Programı Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Adnan Özdemir: “Şuan her ne kadar yalnızca radyasyon alanında çalışan insanların aldıkları doz miktarlarının belirlenmesi ve takip edilmesi için radyasyon ölçümü yapan aletlere (yani kişişel dozimetrelere) ihtiyaç duysalar da günümüz de yarının ne getireceği bilinmiyor. Olası bir atom silahı ya da kirli bomba (etrafa radyoaktivite yayan ) içeren nükleer bir saldırı tehdidi olması durumunda insanların dozimetreye olan ihtiyacı artacak. Üzerinde daha önceden taşıdıkları dozimetreler sayesinde, hastanelerde portatif okuyucuların bulunduğu sistemler ile doktorlar insanların aldıkları radyasyon geçmişini bilecek ve tedaviyi ona göre şekillendirecektir. Zaten şuan devam eden ve Çukurova Üniversitesinin yürüttüğü ikinci NATO projemizde bu konu ile çok uluslu ortaklar ile çalışıyoruz.Yeni bir TLD dozimetrelerinin araştırılması bu konuda önemli olmaktadır.”ifadelerini kullandı.
4 kez Nobel Fizik Ödülü almaya hak kazanan Lebedev Fizik Enstitüsü ile çalışmalarının devam edeceğini dile getiren Özdemir: “Ortak çalışmalarımız ortak projelerimiz olacak. Şuan 2. makale için çalışmalarımız devam ediyor. Dünya’nın neresinde olursa olsun, bilim insanları olarak misyonumuzu gerçekleştirip bilimsel çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. İnsanlığa faydalı olmak adına yapılan tüm bilimsel faaliyetlerde yer olmaya özen gösteriyoruz.”dedi.
Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi (KİÜ) Elbistan Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Tıbbi Hizmetler ve Teknikleri Bölümü, Optisyenlik Programı Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Adnan Özdemir’in, “Hidrotermal Koşullar Altında Sentezlenen Tm+3 Katkılı Floroelpasolit Cs2NaYF6 Kristallerinin Termolüminesans Dozimetri Özellikleri” başlıklı makalesi, Sources Citation Index (SCI) kapsamında Q1 dergi listesinde yer alan Journal of Luminescence’da Elsevier yayınevi tarafından yayımlandı.
Radyasyon Ölçümü’nün hayatımızdaki önemi
Radyasyon Ölçümü’nün gelişen teknoloji ile birlikte hayatımızda daha da kritik bir öneme sahip olduğunu belirten Özdemir: “Şuan her ne kadar yalnızca radyasyon alanında çalışan insanların aldıkları doz miktarlarının belirlenmesi ve takip edilmesi için radyasyon ölçümü yapan aletlere (yani kişişel dozimetrelere) ihtiyaç duysalar da günümüz de yarının ne getireceği bilinmiyor. Olası bir atom silahı ya da kirli bomba (etrafa radyoaktivite yayan ) içeren nükleer bir saldırı tehdidi olması durumunda insanların dozimetreye olan ihtiyacı artacak. Üzerinde daha önceden taşıdıkları dozimetreler sayesinde, hastanelerde portatif okuyucuların bulunduğu sistemler ile doktorlar insanların aldıkları radyasyon geçmişini bilecek ve tedaviyi ona göre şekillendirecektir. Zaten şuan devam eden ve Çukurova Üniversitesinin yürüttüğü ikinci NATO projemizde bu konu ile çok uluslu ortaklar ile çalışıyoruz. Yeni bir TLD dozimetrelerinin araştırılması bu konuda önemli olmaktadır.”dedi.
“Lebedev Fizik Enstitüsü ile beraber çalışmalarımız devam edecek”
4 kez Nobel Fizik Ödülü almaya hak kazanan Lebedev Fizik Enstitüsü ile çalışmalarının devam edeceğini dile getiren Özdemir: “Evet ortak çalışmalarımız ortak projelerimiz olacak. Şuan 2. makale için çalışmalarımız devam etmektedir. Lebedev Fizik Enstitüsü hakkında kısa bilgiler vermek istiyorum. Rusya Bilimler Akademisi’ne bağlı Lebedev Fizik Enstitüsü 1934 yılında kurulan Rusya’nın en eski ve dünyada en prestijli enstitülerden biridir. Rusya’nın aldığı 5 Nobel Fizik ödülünün 4’ü Lebedev Fizik Enstitüsü’ndeki bilim insanları tarafından alınmıştır. Şeçkin bilim insanlarının çalıştığı enstitüde her biri Nobel almaya aday potansiyelli bilim insanlarıdır. Ruslar ile yapacağımız proje başvurusu için TÜBİTAK tarafından ilan edilecek başvuru çağrı programını beklemekteyiz. İlk bağlantıyı Ruslar benimle kurdu. Ruslar ile ortak proje çalışma teklifini mail yoluyla yaklaşık 1,5 sene önce aldım. Fakat o dönemde NATO projesinde doktora sonrası araştırmacı olarak çalışıyordum. Ruslar ile yapacağımız projenin, proje yürütücülüğünü yapabilmem için bir kadromun olması gerekiyordu. Aralık 2020’de Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi’ne Doktor Öğretim üyesi olarak atandım. Bu süre zarfında Ruslar ile irtibatı kesmedik. Ortak proje başvuru öncesi bir çalışma için kolları sıvadık. Zorlu pandemi koşullarına rağmen yaklaşık 10 ay süren çalışma sonucu ortak makalemiz Journal of Luminescence (Q1) dergisinde yayımlandı. Bilimsel derginin Q değerinden kısaca bahsetmek istiyorum. Derginin bulunduğu alandaki dergi sayısının dörde bölünmesiyle ortaya çıkan %25'lik dilimleri gösterir. Dolayısıyla 4 Q (Q1, Q2, Q3 ve Q4) değeri vardır. En yüksek kategori Q1 en düşük ise Q4. Yani Q1 indeksli dergiler alanlarında saygınlığını ifade eder. Şimdiye kadar yaklaşık ağırlıklı olarak Q1 ve Q2 indeksli 30 adet SCI bilimsel makaleler yayımladık. Sadece son 15 makalemizin bir tanesi hariç hepsi Q1 indeksli SCI dergilerinde yer alıyor. Makalelerimizin yaklaşık %70’i Q1 indeksli SCI makaleleridir. Dozimetre alanında başarılı çalışmalar yaptıkça bilim camiası tarafından fark ediliyor ve Dünya’nın en prestijli Fizik enstitülerinden ve üniversitelerden ortak çalışma teklifi de alabiliyorsunuz. Dünya’nın neresinde olursa olsun, bilim insanları olarak misyonumuzu gerçekleştirp bilimsel çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. İnsanlığa faydalı olmak adına yapılan tüm bilimsel faliyetlerde yer olmaya özen gösteriyoruz.”ifadelerini kullandı.
KİÜ lisansüstü öğrencilerine uluslararası çalışmalarda yer alma fırsatı
Türkiye ve Rusya arasında TÜBİTAK destekli ikili işbirliği çerçevesinde yeni bilimsel araştırma çalışmalarının da devam ettiğini ve Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi lisansüstü öğrencilerinin uluslararası çalışmalarda yer alma fırsatının doğacağını belirten Özdemir,son olarak şunları kaydetti: “Şuan ortak proje konumuzu tam olarak belirlemedik. Bilindiği üzere 2532-TÜBİTAK ile Rusya Temel Araştırma Vakfı (RFBR) arasındaki ikili iş birliği proje çağrıları alınmaktaydı. Fakat Rusya Temel Araştırma Vakfı yapısal ve köklü değişikliğe gitmiştir. Rusya’daki yeni araştırma kurumunun (ilgili çalışmalar devam etmekte) ve yeni oluşturulacak bu kurumun TÜBİTAK ile olan anlaşmasının devam edip etmeyeceği konusu görüşülmektedir. Yakın zamanda bu netleşecek. Beklentimiz anlaşmanın devam edeceği yönündedir. Bu süre zarfında ortak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Böylelikle Kahramanmaraş İstiklal Üniversitesi lisansüstü öğrencilerinin uluslararası çalışmalarda yer alma fırsatının doğacaktır. “
Adnan Özdemir
2007 yılında Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Fizik Bölümünü kazanan Özdemir, 2011 yılında 3.47/4 genel not ortalaması ile bölüm 2.si olarak mezun oldu. 2012 yılında Prof. Dr. Zehra Yeğingil’in danışmanlığında yüksek lisansa başladı ve Ocak 2015 yılında mezun oldu. Aynı yıl Şubat-2015’de doktoraya başladı ve 2018 Kasım ayında Dr ünvanını alarak mezun oldu. Bu süre zarfından ulusal ve uluslararası proje yürütücülüğünü yapan danışmanı Prof. Dr. Zehra Yeğingil önderliğinde BOREN ve 2 ayrı NATO projesinin birinde araştırmacı ve diğer NATO projesinde post-doktora (Doktora sonrası araştırmacı) olarak görev aldı. Bu projelerde dozimetre üretimi ve onun analizi kısmında deneyimler kazandı. Yurt içinde ve yurt dışı birçok bilimsel etkinliklere katılım sağladı. Ulusal ve uluslararası laboratuvarlara giderek kendi gelişimini sürdürmeye devam ediyor.
Dr. Öğr. Üyesi Özdemir’in, Rusya Bilimler Akademisi’ne bağlı ve 4 kez Nobel Fizik Ödülü almaya hak kazanan Lebedev Fizik Enstitüsü ile sürdürdüğü çalışma, radyasyon ölçümünü ve radyasyonun insan sağlığına zararlarını minimize etmeyi amaçlıyor.
Gökhan Dökücü