Musikili ibadet olarak da bilinen Enderun Usulü Teravih Namazı, Osmanlı döneminde İstanbul’da bütün camilerde icra edilirken günümüzde belli başlı camilerde ve dergâhlarda icra ediliyor.Kahramanmaraş’ta Enderun Usulü Teravih Namazı icrası ise Hz. Mevlana Kültürü ve Türk Tasavvuf Musikisi, Folklorunu Araştırma ve Yaşatma Derneği’nde gerçekleştiriliyor.Vatandaşların son yıllarda ilgi gösterdiği musikili teravih günden güne şehir şehir yayılmaya devam ediyor. Unutulan ve günümüzle birlikte merak uyandıran, insanların manevi iklimine ramazan ayı boyunca ram olan huzur, Enderun Usulü Teravih ile gönüllerde can buluyor.İlahiler ve salâvatlar ile manevi iklimin coşkusuna musiki sanatı ile eşlik etmenin verdiği huzur, Enderun Usulü Teravih namazını cazip hale getiriyor.Aşk makamında kılınan namaz ve teravih namazı sonrası yapılan semazen gösterisi ve musiki dinletisi ise Kahramanmaraş Hz. Mevlana Kültürü Derneğinin bir ayrıcalığı.Osmanlıdan kalma bir gelenek olan "enderun usulü" teravih namazı, Hz. Mevlana Derneği çatısı altında Kahramanmaraş’ta yaşatılmaya devam ediliyor.Kahramanmaraş Hz Mevlana Kültürü Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Bilginer, Enderun Usulü Teravih Namazını şu şekilde anlattı: “Köklü Ramazan geleneklerimizden biri olan Enderun usulü teravih, iki şekilde uygulanıyor. Birincisi imam müezzin topluluğunu makam geçkileri ile yönlendirir, ikincisinde ise makamlar arasındaki geçkileri müezzinler sağlar. İlk gecede müezzinler geçkileri sağlar. Fatiha'dan sonra okunan zammı sureler rastgele seçilmiyor. Manalarına bakılarak tertip ediliyor. Örneğin rahmet ayetleri, tesbih ayetleri ya da Hz. Muhammed (sav)'den bahseden ayetler tercih ediliyor. İlk on günde Ramazan ayına ulaşmaktan duyulan sevincin dile getirildiği ilahiler, ikinci on günde Allah'tan rahmet ve merhamet niyaz eden ilahiler söyleniyor. Son on günde ise Ramazan'ın uğurlanmasından duyulan hüzünlü ilahiler meşk ediliyor. Uygulama teravih namazının her dört rekatının Türk musikisinin değişik makamlarında eda edilmesini, bu makamlarda bestelenmiş ilahilerle süslenmesini içeriyor." Geleceğin Semazenleri Burada YetişiyorHz. Mevlana Kültürü ve Türk Tasavvuf Musikisi, Folklorunu Araştırma ve Yaşatma Derneği’nde semazenlik eğitimi de genç yaştan itibaren verilmeye başlanılıyor. 7 yaşından itibaren verilmeye başlanan semazenlik eğitimi ise usta semazenler tarafından gerçekleştiriliyor.Semazen eğitmeni Alaaddin Öter, semazenlik eğitimi ile gençleri kötü alışkanlıklardan da uzak tuttuklarını dile getirerek, " Bir semazenin yetişmesi kolay değil. Ciddi bir çalışmayla bir semazen en az iki yılda yetişiyor. Küçük yaşta alınan eğitim ile birlikte, öğrencimizin maneviyatını besliyor, ruhuna hitap ediyoruz. Böylece gençlerimizi kötü alışkanlıklardan uzak tutuyor, topluma yararlı birer bireyler haline getiriyoruz. Gençlerimize vatan, millet, anne ve baba sevgisini aşılıyoruz" dedi. 
Editör: Haber Merkezi