Rektör Can, “Gençlerimizin dinamizminden yaş almışların bilgi ve tecrübelerinden yararlanmaya devam edeceğiz. Toplumlar ve devletler hafızaları ve deneyimleriyle geleceklerini planlarlar. Geçmişin birikimlerinden faydalanmayan toplumlar gelecek planlamalarında isabetsizlikler yaşarlar. Tüm yaş almış büyüklerime selam ve saygılarımı sunuyorum.” ifadelerini kullandı.

KSÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü tarafından da 18-24 Mart Yaşlı Haftası münasebetiyle bilgilendirme yazısı yayımlandı:

 ‘Gençlikte günler kısa, yollar uzun; yaşlılıkta ise günler uzun, yollar kısadır’

Dünya ülkeleri önemli bir demografik değişim sürecinden geçmekte, genç nüfus yapısından yaşlanan nüfus yapısına geçiş yaşanmaktadır. Hem dünyada hem de ülkemizde sağlık alanındaki bilimsel ve teknolojik gelişmeler, hastalıkların erken dönemde tanı ve tedavisi gibi faktörlere bağlı olarak ölüm hızı azalmış ve insan ömrü uzayarak toplumlar içerisinde yaşlı nüfus artmaya başlamıştır.

Dünya Sağlık Örgütü 65 yaş ve üzerini (65-74 genç yaşlı,74 üzeri ileri yaşlı) yaşlı olarak kabul etmektedir. Günümüzde dünya nüfusunun yüzde 9,3’ünü yaşlı nüfus oluşturmaktadır. Ülkemizde ise yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı yüzde 9,1’dir. Türkiye İstatistik Kurumuna göre 2023 yılında Türkiye’de 65 yaş ve üstü birey sayısının yüzde 10,2’ye ulaşacağı tahmin edilmektedir.

Türk kültüründe yaşlılar önemli bir yere sahiptir. Yaşlı bireylere saygı, sevgi, merhamet, bağlılık duyguları ile yaklaşılmaktadır. Yaşlıların kendilerini güvende hissettikleri ortam aile ortamlarıdır. Yaşlının fiziksel açıdan güç kaybı yaşamaları ve beraberinde meydana gelen sağlık problemleri onların aile ile olan bağlarının güçlenmesinde etkili olmuştur. Yaşlılık evresinde fizyolojik, psikolojik ve sosyal açıdan desteklenmeleri yaşlı bireyler için hayati önem taşımaktadır. Ülkemizde yapılan bir çalışmada yaşlılarımızın yüzde 58,6’sının mutlu olduklarını beyan ettikleri, en önemli mutluluk kaynağının yüzde 71,4 ile aileleri olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Her daim hayat tecrübelerinden ve deneyimlerinden yararlandığımız yaşlılarımızın aile üyeleri tarafından desteklenmesi, onların yaşam kalitelerinin arttırılması ve kendilerini daha mutlu ve güvende hissetmeleri açısından büyük önem taşımaktadır. Yaşlılık dönemiyle birlikte yaşam döngüsünde birçok kronik hastalıkla mücadele etmeye çalışan yaşlılarımız bazen de uygun olmayan koşullarda yaşayıp ihmal ve istismara maruz bırakılabilmektedir.  Sadece 18-24 Mart Yaşlı Haftası’nda değil, 365 gün yaşlılarımızın kıymetini bilmeli, onların bizlere göstermiş oldukları fedakârlıkları göz önünde bulundurarak daha iyi yaşam koşullarında ve sevgiyle kalan ömürlerini geçirmelerini kendimize bir görev bilmeliyiz.

KSÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi öğretim elemanları ve öğrencileri ile her daim yaşlılarımızın yanında olduğumuzu ve ihtiyaçları olan her konuda elimizden gelen bütün fedakârlığı yapacağımızı ifade etmek istiyoruz. Bir toplum ancak yaşlıları ile geleceğe daha emin adımlarla yürüyebilir. Bu vesile ile tüm yaşlılarımızın yaşlılar haftasını en içten dileklerimizle kutluyor, hepsine sağlıklı bir ömür diliyoruz” iadelerini kullandı. (HABER: MELİHA KÜÇÜKÖNDER)

Editör: Haber Merkezi