Lise son sınıf öğrencileri ve önceki yıllarda sınava katılarak istedikleri bölümlere yerleşemeyen adaylar, üniversite sınavında ter dökecek. Uzmanlar, arkadaşlık ilişkilerinin sınav başarısına direkt etkili olduğunu belirterek adayları uyardı.

Üniversite sınavının birinci oturumu olan Temel Yeterlilik Testi (TYT) bu yıl 20 Haziran’da, ikinci oturumu olan Alan Yeterlilik Testi (AYT) ile Yabancı Dil Oturumu ise 21 Haziran’da yapılacak. Sınava girecek aday öğrencilere uyarılarda bulunan Rehberlik ve Kariyer Uzmanı Muhammet Tosun, arkadaşlık ilişkilerinin sınav başarısına direkt etkili olduğunu belirtti. “Arkadaşlık ilişkileri sınav başarısını olumlu ve olumsuz yönde etkiliyor. Örneğin düzenli bir şekilde sınava hazırlanan arkadaşınız varsa o, sizi de düzenli çalışmaya teşvik edecektir. Sınava girecek adayın dikkati derslerde olmasa bile o arkadaş ders çalışmaya teşvik edecektir. Sınav motivasyonu, hedefi olmayan, ders çalışmayan arkadaşlar ise isteyerek ya da istemeyerek ders dışı etkinlikler için zamanınızı çalacaktır” diyen Nişantaşı Üniversitesi Rehberlik ve Kariyer Uzmanı Muhammet Tosun şöyle konuştu:

“Bir de yoğun yaşanan arkadaşlık duyguları var. Sınav döneminde arkadaşlar arasındaki kişisel konular çok yoğunsa bu durum derslere konsantre olmayı ciddi şekilde etkiler. Arkadaşlar arasında yaşanan gergin bağlantılar, gelgitler ve sorunlar sınav döneminde adayı ciddi şekilde meşgul eder. Aynı zamanda derslere odaklanmasını zedeler. O yüzden bu dönemde yoğun arkadaşlık bağlarını dondurmak ve sınav sonrasına ertelemek gerekir.”

“Kıyas, stres ve kaygıyı arttırabilir”

Arkadaşlar arasında yapılan başarı kıyasının aday öğrencide kaygı ve stres oluşturacağını söyleyen Muhammet Tosun, “Bir diğer nokta da beklentinin oluşturduğu kaygıdır. Arkadaşların sınava dair beklentileri birbirlerinden aday üzerinde baskı oluşturur. Örneğin hedefiniz için çok yüksek netler gerekmiyor ancak arkadaşlarınız çok yüksek netler yapıyorlar. Onlarla beraber olduğunuz için aileniz ya da öğretmenleriniz tarafından kıyaslanmaya maruz kalabilirsiniz. Bu sizde bir kaygı oluşturabilir. Ailelerin ve eğitimcilerin çok dikkat etmesi gereken bir konudur. Bu dönemde arkadaşlar arasında yapılan kıyas hem onların bakış açılarını hem de sınava karşı olan streslerini arttırabilir. Özellikle kalan zamanda adaylar duygusal olarak yoğun bir döneme giriyorlar. Bu yoğun dönemde arkadaşlar belki de birbirini ailelerinden daha fazla etkileyebiliyor. Böyle kritik bir önemde dışarıdan yapılacak müdahalelerde çok hassas ve profesyonel olmak gerekir. Çünkü birlikte aynı üniversiteye, aynı bölüme gitmeyi hedefleyen arkadaşlar var. Onların motivasyonunu kıyas yaparak bozmamak gerekir. Gözlemlerimizden yola çıkarak arkadaşlık ilişkilerinin sınav başarısına direkt etkili olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

"Yoğun arkadaşlık duyguları askıya alınmalı"

Öğrencilerin sınava yalnız başına gireceğini ve bireysel hedefler oluşturmaları gerektiğinin altını çizen Muhammet Tosun, “Aday öğrenciler bireysel bir çalışma programı ve bireysel bir hedef oluşturmaları gerektiğini bilmeliler. ‘Biz hep beraber doktor, avukat olacağız’ gibi bir hedef doğru bir hedef değildir. Kendilerini, meslekleri tanıyarak hedef belirlemeliler. Kıyasın sonucunda illa ki birileri üzülecektir. O nedenle kendilerini arkadaşları ile kıyaslamamalılar. Kalan zamanda daha yoğun arkadaşlık bağlantıları yaşamak yerine sadece dinlenme zamanlarında bir araya gelmelerini öneririm. Bir araya geldiklerinde de ders dışı konulardan konuşmalarında fayda olacağını söylemek isterim” dedi.

"Aileler adaya hedeflerini hatırlatmalı"

Ailelerin ise kıyaslamaya girmeden ölçülü olarak müdahale etmesi gerektiğini vurgulayan Muhammet Tosun, “Öğrenci motivasyonunu kaybetmişse ona hedefiyle ilgili baskı ve şiddet olmadan küçük hatırlatmalar yapmak lazım. ‘Üniversiteye bu sebepten hazırlanıyorsun, şunu olmak istiyordun değil mi?’ gibi hatırlatmalar yapılabilir” tavsiyesinde bulundu.

Kaynak: iha