Pazarcık MYO Konferans Salonunda 12.12.2019 tarihinde düzenlenen toplantıya Pazarcık MYO Müdürü Dr. Öğretim Üyesi M. Fetih YANARDAĞ, Müdür Yardımcısı Dr. Fikret IŞIK,  İktisadi ve idari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Nusret GÖKSU, Prof. Dr. M. Mustafa KISAKÜREK, Öğretim Görevlileri ve çok sayıda öğrenci katıldı.

Öğretim Görevlisi Mesut BİLGİNER, öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada “Hz. Mevlânâ’yı düşünür veya hümanist olarak anlatmak yetersiz kalır. Düşünmek tabi ki çok önemlidir. Nitekim Rabbimiz pek çok âyet-i kerimede düşünmeyi ve aklımızı kullanmayı emretmektedir. Mesela Âlî imran Suresinin 191. Âyetinde meâlen “Onlar ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah'ı anarlar; göklerin ve yerin yaratılışını düşünürler: "Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın, Sen münezzehsin. Bizi ateşin azabından koru" buyrulmaktadır. Dikkat buyurulsa önce ibadet ve akabinde tefekkür emredilmektedir. Yâni ibadet etmeden sadece düşünme yeterli değildir. Hz. Mevlânâ da bütün bir hayatını ibadet ve tefekkürle geçiren bir mürşit, Peygamber Efendimizin aşığı büyük bir veli ve Mevlevîliğin Piri’dir. O, kendisini bir rubaide şu şekilde ifade etmektedir;

Ben yaşadığım müddetçe Kur'ân'ın kölesiyim.
Ben, Muhammed Mustafa'nın yolunun toprağıyım.
Kim benden bundan başkasını naklederse
Ondan da şikâyetçiyim, o sözden de şikâyetçiyim.”

Bilginer sözlerine şöyle devam etti; “Hz. Mevlânâ, zahir ve batın ilimlerde üstad, emsalsiz bir bilgindir. Tefsir, Hadis, Fıkıh konusunda uzmandır. Matematik, Astronomi ve Kimya ilimlerini biliyor. Zaten Arabça ve Farsçayı sular-seller gibi biliyor. Rum Papazlarla konuşacak kadar Rumca ve Yahudilerle konuşacak kadar İbranice biliyor. Dikkat buyurun arkadaşlar, bunların sadece birinin bir kısmını bilene şimdi HOCA diyoruz.

Bilginer, Mevlevihaneler konusunda da bilgi vererek şunları söyledi: “Osmanlı’nın olgun dönemlerinde İran’dan Yunanistan’a; Balkanlardan Kuzey Afrika’ya kadar 130 kadar Mevlevihane kurulmuştur. Bunlardan 90 kadarı bu günkü ülkemiz sınırları içindedir. Maraş Mevlevihânesi de bunlardan biridir. Maalesef sadece 30 kadarının binası günümüze kadar ulaşabilmiştir. Maraş Mevlevihânesi, 1-3 Şubat 1920 tarihlerinde Fransız işgal kuvvetleri tarafından yakılmıştır. Biz, bu geleneği yaşatabilmek için 1995 yılında Kahramanmaraş Hz. Mevlânâ Kültürü; Tasavvuf Musikisi ve Folklorünü Araştırma ve Yaşatma Derneği’ni kurduk; hâlen çalışmalarımız devam etmektedir.”

Konferansın sonunda, Pazarcık MYO Müdürü Dr. Öğretim Üyesi M. Fetih YANARDAĞ tarafından Mesut BİLGİNER’e Teşekkür Belgesi verildi.  HABER: MUSTAFA KÖMÜ

Editör: Haber Merkezi