Mart ayı 2020’den bu yana Türkiye’nin corona virüs salgınına karşı aldığı tedbirleriyle hem devlet hem de millet olarak dünyaya örnek göstermiştim. Türk halkının ABD halkından, AB ülkelerinden İtalyan, Fransız, İspanyol ve İngiliz halkına göre ne kadar bilinçli hatta bu viral hastalık karşısında ne kadar duyarlı diye bahsetmiştim. 29 nisan 2020 tarihli “Dünyanın corona virüsle imtihanı” başlıklı makalemde ifade edildiği gibi “Dünya ülkelerinden kendilerini en gelişmiş gören, en uygar, en temiz ve üstün gören ülkeler bugün bu pandemi karşısında acze düşen ülkeler olduğunu gördük. Türkiye bu ülkeler içerisinde en tedbirli, bilinçli ve ölüm oranı en az olan ülkeler arasında yer almıştır. Yine bu gelişmiş ülkelerin sağlık sektörünün ne kadar yetersiz kaldıklarını en basitinden maske, eldiven ihtiyaçların karşılanmasında bile sınıfta kaldıklarına dünya ülkeleri şahit olmuştur. Dünyada Corona virüs pandemisi yaşanırken bir çok gerçekler gün ışığına çıkmıştır. Hem devlet olarak hem vatandaş olarak Türkler dünyaya örnek olmuştur. Dünya Türkleri gıpta ile izlemiştir.”  Yukarda bahsedilen Türklere birde yasak sonrası yaşananlara bakın! Vallahi hicap duyuyorum…

Ramazan bayramında hatta devlet tarafından yasakların kaldırılmasıyla halkımızın bu pandemiyle mücadelede pek duyarlı olmadıklarını müşahede ettik. Yani illa yasaklar, kısıtlamalar tekrar mı getirilsin! Yapmayın Allah aşkına! Devlet yöneticileriyle başta sağlık bakanı olmak üzere insanlarımızın bilinçlenmesi için sürekli basın yayın organlarıyla bilgilendirme yapıyor, aman dikkat! maske, mesafe ve temizlik konusunda maksimum düzeyde hassas olalım diyorlar. Devlet olarak alınan bir çok tedbirlerin yanı sıra milletinde tedbirlere uyması gerekir ama nafile! Bu pandemi sürecinde sadece devlet eliyle alınan tedbirlere bağlı değil aynı zamanda millet olarak, fert olarak bizlerinde bu tedbirlere en üst seviyede uymamız gerekir! Devlet bu pandeminin çok ciddi sonuçlar doğuracağını gördüğü için çok sıkı tedbirler almıştı hatırlayın! Evde aylarca garantinaya alınmıştık…Sokağa çıkma yasakları, işyerleri her yer kapatılmıştı! Çünkü bu Corona virüs ile mücadelede ne bir kimyasal ilaç nede aşısı vardı…Salgın hastalık dünya çapında 195 ülkeye yayılmıştı. Günde binlerce insan ölüyordu…Dünyada bir çok ülke kendilerini izole etmişlerdi…Çünkü virüsün şakası yoktu, bulaştığı insanları öldürüyordu…Bazı milletler virüs hakkında pek bilgi sahibi olmadığı için Hindular gibi sosyal mesafe konusunda ilginç yöntemler geliştirdiler.

Şimdi Türkler bu Hinduların pozisyonuna gelmiş bulunuyorlar. Türkiye’de bazı insanlar Virüs konusunda bilgi sahibi olmadıklarından aynı Hindular gibi devleti radikal yöntemlere zorluyorlar. Hepimiz hatırlıyoruz değil mi? Bu yasaklar kalksın diye plajlarda 1m aralıklarla şenzloglar, plaj şemsiyeleri yerleştirip sosyal mesafeye uyacağız diye söz vermiştiniz! Bakın plajlara iğne atsan yere düşmez! Düğünler bir süreliğine yasaklanmıştı! Yasak kalksın diye ellerine 1m’lik değnekler alıp halay çekeriz dediler, şimdi ne yapıyorsunuz? omuz omuza, el ele halay çekiyorsunuz! Dolmuşçular, Otobüsçüler tek yasak kalksın sosyal mesafeye uyarız %50 dolulukta taşımacılık yaparız demişlerdi şimdi ne yapıyorlar koyun iskif eder gibi 20 kişilik dolmuşa 50 kişi dolduruyorlar…İstanbul’da İstiklal caddesi pandemi döneminden önceki yoğunluğu geçmiş durumda! Bu mu sizin sosyal mesafe anlayışınız?  Hele o maskeleri bileklerine, kollarına, çenesine ve kafasına takanlar yok mu? Bunlar zaten virüsü gözle göremedikleri için virüsün varlığına inanmayan tipler!

Yetkililer sürekli milletimizi uyarıyor, lütfen düğünlerde, cenazelerde sosyal mesafeye uyalım diyorlar ama nafile kardeşim! Kurban bayramı boyunca caddelerde, çarşılarda, AVM’lerde yan yana tıklım tıklım insanlar. Sırt sırta, kol kola caddelerde, dolmuşlarda bulundunuz bunun acısını 15 gün sonra göreceksiniz! Mesire alanlarında, plajlarda tedbirsiz şekilde tatil yaptığını sananlar aslında ölüme davetiye çıkardınız! Yine vaka sayısı yükselişe geçecek, ölüm oranı artacak… Yapmayın lütfen kendimize, sevdiklerimize hatta neslimize yazık ediyorsunuz!

Pandeminin seyrini bu yaz sıcaklarında sıfır düzeyine çekelim ki, eylülde anasınıfı, ilkokul ve milli eğitim okulları, üniversiteler eğitim öğretim dönemine başlayacaklar. Çocuklarımızın istikbali ile oynuyorsunuz yapmayın Allah aşkına! Evet Milli Eğitim ve üniversiteler uzaktan eğitim ile çocuklarımızı mağdur etmemeye çalışıyorlar ama örgün eğitim gibi randımanlı olmadığını milletçe test ettik.

Virüse karşı henüz aşı bulunmuş değil tek çare maske, sosyal mesafe ve hijyenik olmak…Ölümü düşündüğünde bu üç tedbiri yaşamak o kadarda zor olmasa gerek!